3

81 11 62
                                    

Medyaa<333

Bakugo'dan

İsminin shoto olduğunu öğrendiğim bu piç ve son derece yakışıklı olan varlık ile onun odasına gelmiştik. Sanırım keigo ve adı dabi olan piç de dabinin odasındalardı. Burada napıcaz ki? Üstelik bir ders, eğitim tarzı bir şeyden bahsettiler. Ben neler yapıcağımızı düşünürken bu yarım piç konuştu.

Yarım piç diyorum çünkü gerçekten bir yarım gibi gri ve mavi iki farklı gözü, kırmızı ve beyaz saçları, ve sol olan yani mavi gözünde bir yara izi, tam anlamıyla bir yarım, her bir parçası birbirinden farklı ve ne yalan söyleyeyim bu yarım piçe biraz düşmüş olabilirim.

S: Evet kirp- ay yani katsuki, şimdi bu odada ne yapacağımızı düşünüyorsundur. Çok basit iyi bir köle olman için seni eğiteceğim.

Eğitim mi? Ne eğitim mi? Bu beni nasıl eğitebilir ki? Üstelik ben hayvan mıyım?! Ve kölelik olarak beni nasıl eğiticek daha doğrusu ben nasıl bir kölelik yapıcam ki?

Bunları düşünürken odayı incelemeyi unuttuğumu fark ettim. Oda sanki ikiye ayrılmış gibiydi çok da büyüktü, odanın bir kısmı düzenli temiz ve çok beyazdı ama diyer kısmı... Hep kan vardı işkence aletleri, zincirler, silahlar ve daha bir sürü tehlikeli alet ve kan vardı, tamamen kırmızı... Evet oda resmen kırmızı ve beyaz olarak duruyordu beyaz kısım insana huzur ve mutluluk verirken, kırmızı kısım korku veriyordu.

S: hadi eğitime başlayalım. Fark ettiğin üzere odam iki renge ayrılmış biçimde tıpkı saçlarım gibi, şimdi oraya geç ve bekle.

Dediğini yaptım beyaz yerden, duvarlardan tut tavanın bile kan olduğu kırmızı yere geçtim. O sırada yanıma geldi tavandan sarkan iki zincir ve ucunda kelepçe olan zincirleri bileklerime bağladı, aynı şekilde yere sabitlenmiş olan zincirli kelepçeleri de ayaklarıma bağladı. Tamam açık konuşuyum korkmaya başladım...

O sırada shoto aletlerin olduğu yere doğru gidip aletler seçmeye başladı. Bi dk bu bana eğitim dedi işkence değil!!

B: sormaya korkuyorum a-ama o aletlerle n-ne yapıcaksınız?

Lanet olsun kekeledim!

S: bu aletlerle seni eğiticeğim. Yani bana göre eğitim sana göre işkence olabilir.

Deyip yanıma geldi. Elinde kırbaç vardı!! Tanrım nolur beni koru söz veriyorum bir daha pazardaki amcalara bulaşmıycam.

S: seni eğitirken kuralları da sayalım değil mi? Kural 1: ben ne dersem onu yapıcaksın.

Dedi ve elindeki kırbacı göğsüme doğru vurdu.

B: *acı içinde* agh

S: Kural 2: ben demediğim sürece bu odadan çıkmıycaksın, tabii şu takami'nin yanına gidebilirsin.
Kural 3: bu odanın beyaz kısmını hergün temizliyceksin ama kırmızı kısma elini dahi sürmek yasak.

Dedi. Ve bu sefer iki kırbaç vurdu bunlar daha sertti.

S: kural 4: ben bu odada yattığım her zaman yanıma gelip yanımda uyuyacaksın.

Bu sefer belime doğru vurdu.

B: Ah

S: ve bugünün son kuralı, sana ne zaman yeni kurallar söyliyeceğimde veya ceza aldığında, bu kırmızı kısımda beni bekliyceksin. Evet bugünlük bu kadar kural yeter değil mi~

Dedi. Ve elindeki kırbacı bırakıp tisörtümü çıkarttı (yırttı). Ve eline bir bıçak aldı. Tamam belki şimdi ayvayı yemişimdir...

B: b-b-bıçakla ne y-yapıcaksı-nız efendim?

S: katsukiciğim bilmem bilir misin ama senin kanın biz iblisler için çok özeldir, senin gibi bu kana sahip kişilere shiika denir. Bu shiika bizi güçlendirir ve hiç olmadığı kadar doygunluk sağlar, ufak bir damla kokusuyla bile çıldıra biliriz. Sende shiika olduğunu kimseye söylemiyceksin belki şu arkadaşın takami hariç kimseye~ ve asıl konumuza gelirsek seni öldürmeyeceğim kanından yararlanmayacağım anlamına gelmez~

Dedi ve bıçağı fazla derin olmuycak şekilde sapladı.

B: AHh a-acıyo-r!

S: merak etme işim bitince iyleştiririm~

Dedi ve yaraladığı yerdeki kanı dili yalamaya başladı. Bu çok... çok... çok tahuf ve huylandırıyor.

Dili ile yalamayı bırakıp bıçakladığı yeri gerçek anlamda emmeye başladı. Ve ellerini belimde birleştirdi. Emmeyi bırakıp dudağındaki kanı yaşayarak kanuştu

S: mmh leziz~ seni çok sevdim katsuki~~

B: efendim çok y-yoruldum ne zaman biticek b-bu şey.

S:yoruldun demek. Bu kadar çabuk yorulucağını tahmin etmemiştim.

Deyip zincirleri çözdü ve büyü ile yaralarımı iyileştirdi. Sonra beyaz kısma geçtik, dolaptan kendi tisörtlerinden birini alıp bana giydirdi. Ve yatağa yatıp yanını pat patladı. Bende yanına uzanıp arkam dönük bir şekilde uyumaya çalıştım. Tam uyuyacağım zaman kulağıma eğilip bir şeyler fısıldadı

S: katsuki~ hiç sex yaptın mı~

Dediği şey ile gözlerimi nasıl açtığımı bilmiyorum, nasıl yani bu şimdi ne ima ediyor? bana orospu mu demeye çalışıyor?! Yoksa beni mi sikcek?! Tanrım çıldırcam nolur namusum ile uyuyabiliyim.

B: TABİ Kİ DE HAYIR- (lan ne bağırıyorum ben adama valla siker ha köle gibi davransana be) y-yani tabii ki de h-hayır efendim. A-ama bu S-soruyu neden sordunuz?

S: he hiç merak ettim sadece. Bu arada bana bir daha bağırırsan hayal bile edemeyeceğin şeyler olur.

B: bağırdığım için özür dilerim efendim.

Dedim. Ve arkamı dönüp yatmaya devam ettim. O sırada shoto da bana doğru yaklaştı ve belimden sarılıp beni kendine çekti, aramızda bir milim bile yoktu ve kafasını boynuma gömüp derin derin nefesler aldı. Tanrım kalbim neden bu kadar hızlı atıyor ve tam arkamda bir iblis bana sarılarak uyuyor, A-ama onun kokusu çok... Güzel hoş, nazik ama aynı zaman da tam bir kaos...

Onun kokusu beni baştan çıkarıyor, hayatımda hiç bu kadar güzel bir koku görmedim ve garip bir şekilde şuan bu yakınlıktan bu boynumda hissettiğim o sıcak nefeslerden rahatsız olmam gerekirken aksine çok hoşuma gidiyor. Böyle yıllarca durabilir mişim gibi. Ben bunları düşünürken konuştu

S: iyi geceler katsukicim...

B: iyi geceler efendim...

Onun sesinin, kokusunun, sıcaklığının ve hissiyatının varlığı ve rahatlığı ile uykuya daldım...

~Bölüm sonu~

Evet bebeklerim nasılsınız 😉
Ben inanın nasıl olduğumu bilmiyorum ne iyi ne kötü

Bölümü beğendiniz mi? Eğer daha fazla yb istiyorsanız yorum+oy atınız❤️✨

Diğer bölüm dabi'lerin odasını görüceğiz °O°

Size bir soru: dabihawks shipi soft mu? Hot mu? olsun? 🤨

Evet kendinize çok çok çok çok iyi bakın birkaç değersiz sürtük yüzünden moralinizi bozmayın hepinizi öpüyorum bb❤️✨💍🔥🥰😘

dabihawks and bakutodo hikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin