istanbula yolculuk

377 13 0
                                    

Emin: songül gülüm uyan hadi konuşuyorduk ne ara uyudun la
Songül: hayır bırakmicam seni
Emin: songül kalk gülüm
Songül yerinden sıçrayarak uyanır
Emin: kabus gördün
Songül: iyi iyi misin
Emin: ben iyi de sen iymisin
Songül: iyim eve gidelim o
İkisi öğlene doğru eve vardı ikiside kahvaltı yapmadığı için emin songüle mutfağa gitti
Emin: hanımlar siz çıkın
Herkes çıkar ikisi yanlız kalır emin kapıyı kilitler
Songül : ne yapıyorsun açsana kapıyı
Emin: karımla başbaşa kalmanın bir yolunu deniyorum evet yumurtalar sende ister kızartma ister haşla diğerlerine bende
Songül : tamamdır
Emin çayı ısınması için demliğe koyar songül cezve arayıp bulamıyınca caydanlığa koyarak bişirir emin dolaptan herşeyi çıkarıp hazırlar songülün belinden sarılıp boynunu öper
Emin: yumurtaları çaydanlıkta pişirmek yerine şu onu. İçim alınmış makineyi kulanaydın ya la
Songül makineyi eline alıp
Songül: boşa isref
Emin: hı öyle diyorsun hadi çıkar pişti onlar
Songül : tamam
Songül çıkarıp soymaya başlar sonra kahvaltılarını yapıp ortalığı toplarla emin 'Songül'ü belinden tutup tezgaha çıkarır
Songül: sen ne yapıyorsun biri görücek
Emin: kapıyı neden kilitledim sence
Songülün boynunu öpmeye başladı tam gömleğini indireceken
Yaver: ağam iymisin
Emin: la havle iyi iyi ne var
Yaver : halil ağa seni çağırıyor
Emin: geldim
Emin songülün dudağını öpüp bir isırk bıraktı mutfaktan çıkıp gitti
Songül: oh bende odama gidiyim

Halil: istanbulda işler karışmış oğul eskiden abin bakıyodu şimdi sen gidip bakacaksın
Emin: giderim
Halil: karınıda götür siz gittikten bir hafta sonra ya verde gelir yardımcı olur
Emin: peki ne zaman gidicez 
Halil : iki gün sonra
Emin: tamam iyi akşamlar size
Halil: sanada fazla ses yapma dün uyuyamadık
Emin başını öne eğip sırıtarak içeri girdi silahların atış testi için kulandıkları odaya gidip 'Songül'ü çağırdı o gelene kadar telefonla burhanı arayıp
Emin: songülün abisi iki gün sonra olucak burhan
Burhan: tamam ağam
Telefonu kapatır
Songül: emin neden çağırdın buraya
Emin: burası ses gecirmiyo istediğin kadar bağır
Songül: neden bağıracakmışım
Emin songülün üstüne yürüyüp kapıya yasladı öpmeye başladı 'Songül'ü yere yatırdı
+18
Üstündekilerden kurtulup songülüde soydu songülün üstüne uzanıp onu öpmeye başladı songül inlemeye başladı sadi ona sürtündükce songül deli gibi bağırıyordu emini üstünden itip eminin üstüne cıktı
Songül: delirteceksin beni
Eminim erkekliğini içine yerleştirip zıplamaya başladı  emin hırıltılı bir şekilde nefes alıyordu
Emin hızla yer değiştirip hızlandı bir saat sonra ikiside beraber boşaldı

Emin ve songül kıyafetleri giyeceken kapının önünden halil ağanın sesi geldi
Emin sesizce
Emin: çabuk giyin ve şu silahların arkasına geç ikiside giyindi emin eline bir silah alarak  bakmaya başladı
Halil: emin ne işin var burda
Emin: şey öyle atış falan
Songül gülmemek için zor duruyordu
Halil silahı alıp aniden hedefe ateş etı songül birden bağırdı
Halil: kimin sesi o kadin mi var burda
Emin: ne sesi ses falan yok yanlış duydun herhalde
Halil: neyse gideyim ben
Halil gitin songul saçının yanına gelip gülmeye başladı
Emin: yırtık
Oda gülmeye başladı songülün elinden tutarak kapıyı açıp cıktı

Halil: ulan ben senin töve tövbe biliyorum sende bişey olduğunu

2gün sonra
Hava alanı
Emin: başla sağ cıkmıcak o adam
Buranın : yengeye ne diceksin abi
Emin: songülün haberi olmicak
Burhan : tamam abi
Telefonu kapatır
Songül: emin


zümrüt yeşiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin