Esselamün aleyküm dostlarım.Ben dünyaya geldikten sonra ailem beni istememiş ve yetimhaneye vermişler.
Orada arkadaşlarımla sohbet eder oyunlar oynar zil çalınca yemeğe gider oradan da odalarımıza çekilirdik.Hepimizin çeşit çeşit hayat hikayeleri vardı.Sanki abi kardeş gibiydik her daim birbirimizi korur kollardık.Yetim hanede en sevdiğimiz hizmetçilik yapan Nirgül ablaydı. Hep hak dinimiz olan İslam'ın güzelliklerini,emirlerini,yasaklarını, Allah'ı ve Resulü hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemi anlatırdı. Okadar hoş ve kibardıki herkes onu dinlemek için adeta can atıyordu. Tabi bu durumlardan hoşlanmayanlarda vardı. Oda yetimhane nin müdürü Cevat tı o kadar zalim,hor görülü,çocuk falan demeden elinden geleni ardına koymuyordu.Hep Nirgül ablaya bağırıp çağırıyordu.Cevat denilen adamın odasının önünden geçerken birisini tartaklarken duydum. Biraz yaklaşıp kulak kabarttığımda kulaklarıma inanamamıştım. İçeride Nirgül ablaya bağırıp çağırmaktaydı. Aralarındaki konuşmalar aynen şu şekilde geçiyordu;
Cevat:Sana kaçkere dedim bu çocuklara saçma sapan şeyler öğretmiyeceksin diye KAÇ DEFA TEKRAR EDEYİM.
Nirgül abla titrek sesle;şşş-eeyy eff-en efendim bb-ben ssadece.
Cevat;KES SESİNİ YOKSA SENİ ALDIĞIMA BİN PİŞMAN EDERİM!!ANLADIN MI BENİ?
Nirgül abla;Evet efendim anlıyorum.
Ben ister istemez çok sinirlenmiştim içeriye girip kafasını dağıtmak istiyordum Cevat denilen şerefsizin
ama yapamam yaşım o kadar genç değildi ama elbet bir gün bu dediğimi gerçekleştireceğim.Arkamdan bir ses duydum bu Yakup tu en çok sevdiğim can yoldaş dostumdu.Yakup;Olum ne yapıyorsun öyle gelsene buraya kafamızı kırdırmak mı istiyorsun?
YETİM HÜDDAM (Hüseyin);Yok olum kafamızı kırdırmak gibi bir fikrim yok. Sadece içerden gelen sesleri dinliyordum. Hem bu arada öyle yüksek seslen konuşulur mu?
Yakup;Özür dilerim kardeşim ne oldu ne duydun? Çok merak ettim hadi hemen söylesene.
Hüseyin;olum bir dursana şuradan ayrılalım ben sana herşeyi anlatıcağım. Az biraz sabırlı ol.
İşte tam bunları söyleyip arkamızı dönmüşken bir anda müdürün kapısı açıldı. Cevat bizi görünce şoka uğradı.
Cevat;Ne zamandan beri buradasınız?
Hüseyin; daha yeni geldik efendim.
Cevat;Hadi bakalım yemekhaneye KOŞ!!! KOŞ!!! KOŞ!!!
BİZ;"Tamam müdürüm" diyip hemen yemekhaneye inmiştik. Tabaklarını alan sıraya geçiyordu. Ben ve Yakup beraber aynı masaya oturmuş başımdan geçenleri tek tek anlatıyordum ki. Yakup ikinci yemeğini yemek istese bile ben anlatmaya devam edince oda dinlemeye doyamıyordu. Yemeklerimizi bitrmiş odalarımıza dönüyorduk Yakup durmadan soru soruyordu. Bende kısa ve net şekilde cevap veriyordum.hepimiz yataklarına geçmişti. Ben altta Yakup üstte yatıyordu. O sıra koridordan sesler duymaya başladım. Ne oluyor diye ayağı kalkacağım an.
BENİ BURAYA KADAR OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM ALLAH'A EMANET OLUN KENDİNİZE İYİ BAKIN HOŞÇAKALIN.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YETİM HÜDDAM HÜSEYİN
HorrorKüçük yaşta ailesi tarafından terk edilen bir gencin Hüddamlığa olan yolculuğu.