Osamu Miya
01.03.2013 02:54Suna'nın gelmesini gerçekten beklemiyordum. Birkaç dakika boyunca tepkisizce durdum. Suna hala bana sarılmaya devam ederken nefesini boynuma veriyordu ve arada sırada kulağıma, "Miya-kun..." diye fısıldıyordu.
Sessiz kaldığım sürenin sonunda arkamı dönüp Suna'ya baktım ve gözlerinin kızarmış olduğunu fark ettim. Çok fazla içmiş olmalı. Ama tek neden bu olamazdı çünkü Suna'nın yanaklarında gözyaşı lekeleri vardı.
Onunla yüz yüze durduğumda belime sarıldı ve dudağıma yapıştı. Dilini ağzımın içine soktu ve dudaklarımı ısırdı. Ona karşılık vermeye çalıştım ama Suna o kadar hızlıydı ki ona yetişmeye çalışırken afallıyordum.
Bir süre daha hevesle beni öptükten sonra son kez dudağımı emdi ve geri çekilip gözlerime baktı. Gözleri dolmuştu. Ellerini yanağımda ve boynumda gezdiriyordu.
"Gelmeyeceksin sandım. Neden bu kadar geç kaldın? Bir sorun mu çıktı? Göz altların morarmış. Düzgün uyumuyor musun?"
Bana art arda sorular sorarken ben sadece onun davranışlarını izliyordum. Yeni tanıştığı birine bu denli yakın davranması ne kadar uygundu? Aman her neyse. Sonuçta bir çift ergenden başka bir şey değildik.
"Özür dilerim. Bekleyeceğini düşünmemiştim."
"Beklemeyecek olsam sence o gün teklifini kabul eder miydim, Miya-kun? Pekala yavşak olabilirim ve bazen fazlasıyla azgınca davranışlar gösteriyor olabilirim. Ama asla birinin duygularıyla oynamam."
Fazlasıyla haklıydı. Suna'yı sadece bir barmenin söylediklerine göre yargılamam saçmaydı. Ağzımı açıp tekrar özür dileyecekken Suna kulağıma yaklaştı.
"Unut gitsin. Şu an yanımdasın sonuçta, değil mi?"
Sırıttı ve kulağımdan uzaklaşıp elimi tuttu. Suna'nın sahibi olduğu bara girdik. İçeride sadece bir masa doluydu. İki kadın ve birkaç erkek... Masanın başındaki adam Suna'yı görünce ona seslendi.
"Oğlum nereye kayboldun birden? Akşamdan beri tek başına içiyorsun. Gel yanıma da biraz baba-oğul takılalım."
Sonra adam Suna'nın beni de fark etti ve kenetlenmiş ellerimizi gördü. Bir an şaşırdı ama sonra gülümseyerek ayağa kalktı. Bize doğru yaklaştı.
"Vay vay vay! Bir haftadır bana sürekli bahsettiğin delikanlı bu muydu, Rin? Tatlı çocukmuş."
Suna'nın babasından böyle sözler duymayı beklemediğim için utandım ve kafamı yere eğdim. Aşağıdan Suna'ya baktım ve onun pis pis sırıtarak bana baktığını fark ettim. Evet gerçekten tam bir yavşaktı.
"Niye başını eğdin, sevgilim. Kayınbabacığınla tanışmayacak mısın?" Suna bunları söyledikten sonra kafamı hızlıca ona çevirdim. "Ne zaman sevgili olduk amına koyayım?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Apocalypse | SunaOsa
Fanfiction"Cigarettes After Sex, huh? Bu bir teklif mi?" "Öyle olmasını mı isterdin?" _____________________ • Kitaptaki karakterlerin yaşantıları ve kişilikleri çoğunlukla aslını yansıtmamaktadır. • Eşcinsellik içerir. Rahatsız olacakların okumamasını istiyor...