☁️Yedi pt.4☁️

3.8K 478 514
                                    

KURTULUYORUZ BİTTİ ÇOK ŞÜKÜR ARTIK TATLILAŞABİLİRİZ OF

Bu arada size küçük bir tiyo, bölüme resim ekleyeceğiniz zaman o bir türlü eklenmiyorsa ya da boyutu büyük geliyosa resmi whatsappdan atın birine sonra ordan kaydedin. Boyutu küçüldüğü için rahatlıkla kullanabilirsinizz

Bu arada serinin en uzun bölümü oldu sonraki bölüm max 1k sögksmckemckdmfkrm

Sınır 225 oy 400 yorum ki daha fazla da olabilir çünkü normal bölümün iki katı yazdım yuh

Omegaverse etiketinde #1 olmuşuzzzzz

Omegaverse etiketinde #1 olmuşuzzzzz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jimin'in içi hiç rahat değildi.

Muzlu süt krizinin üstünden bir gün geçmişti bile. Gün içinde Jungkook Kangdae ile uzun süre sonra görüşmüştü. Minik çocuk evlerine dönmeyi çok istiyordu. Babasına da bu isteğini dile getirmişti. Oysa babası onu reddetmişti. Yalnızca birkaç gün daha sabretmesi gerektiğini, bir şeyleri düzene sokmak için uğraştığını, başardığı an çok mutlu bir şekilde yaşayacaklarını anlatmıştı.

Kangdae için birkaç anahtar kelime vardı tüm konuşmasında; reddedilmek, sabır, mutluluk.

İlkine üzülmüş, ikinci anlamamış, üçüncüye de sevinmişti. Tüm duygular karışıp birbirini nötrlediği için tepki dahi verememişti minik yavru. Yalnızca babasını onaylayıp amcasının evinden çıkmasını izleyebilmişti.

Şimdi ise gecenin bir yarısıydı. Normalde Kangdae ile birlikte kurulu bir saat gibi uyuyup uyanan Jimin'in gözünde uyku taneciği dahi yoktu.

Gözleri, göğsüne sinmiş minik bedene kaydı. Üstüne dağılmış simsiyah saçları yumuşak dokunuşlarla okşadı. Minik bebeğini çok üzmüştü, yormuştu... Her ne kadar barışmış olsalar da, birbirlerini sevdiklerini tekrar tekrar söylemiş olsalar da Jimin'in içindeki hüzün yerini koruyordu. İlk kez bebeğiyle ters düşmüştü sonuçta.

Saçında hissettiği ellerle birlikte yerine biraz gerindi minik alfa, ardından kollarını daha da sıkı sardı omegaya, yanağını Jimin'in göğsüne sürttü birkaç kere, ağzını şapırdattı.

Onun tüm hareketlerini izleyen Jimin'in gözleri önüne Jungkook geldi bir anda. Birbirinin kopyası olan baba-oğulun uyku şekilleri de resmen kopyaydı. O da omeganın göğsüne başını yaslamayı, kollarını beline sarmayı çok severdi. Uykuyla uyanıklık arası o küçük aralıkta kaşlarını çatar, gözlerini sıkar, ağzını şapırdatırdı.

Jimin onu özlüyordu. Bazı zamanlar hiç tepki göstermeseydi; yine evde olacaklarını, alfanın evde olduğu nadir günlerde beraber vakit geçireceklerini düşleyip duruyordu. Beyin böyle bir şeydi işte: Bir kişiye özlem duyduğu zaman tüm kötü anıları silebiliyordu bir anlığına da olsa. Neyse ki bu düşünceler birkaç dakikadan fazla sürmüyordu. Yaptığının bir açıdan doğru olduğunu hala düşünüyordu. En azından alfa artık bir şeylerin farkındaydı. Bir şeyleri düzeltmek için çabalıyordu. En önemlisi, artık yalnızca kızgınlık partneri olarak görmüyordu omegayı. Gerçekten bir aile gibi yaşayabileceklerdi her şeyin sonunda.

Single Dad | Jikook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin