20

1.6K 61 136
                                    

final yazmak benim icin cok zor... bu ficte son gorusmemiz olacakk

o yuzdeenn son kez iyi okumalar

hazirsaniz?

BASLİYORUZZZ

★彡

"nolur biraz daha hızlı gidin!" diyerek ağlayarak konuşuyordu taksi şöförüne Jennie. adam ona garip garip bakıyor, sonra üzülerek hız sınırını biraz daha aşarak hava limanına sürüyordu.

"Jennie, biraz sakinleş tamam mı? sakın kötü bir şey yapma." diyen kişi Rosé'ydi. Jennie otuz kadar aramadan sonra en son açmış ve zar zor konuşmuştu. Rosé onun konuşması gerekmediğini sadece hatta kalmasını istediğini söylüyordu.

Jennie'nin sadece bir saati vardı. geçmişini ve her şeyini son kez görmek için sadece bir saat.

hala ağlıyordu. bir şekilde kabul etmek istemiyordu Taehyung'un Jennie'yle kurduğu hayallerin hepsini başkasıyla yaşayacağı gerçeğini. acı veriyordu işte, anlarsınız ya.

en sonunda taksi şöförü zor şartlar altında geldiği havaalanına girmişti. Jennie ona eline ne geçerse fazla fazla vermiş ve koşarak taksiden inmişti.

hemen havaalanına girdiğinde girişte duran kadına Fransa uçaklarının kalkacağı limanı sordu. 2. katta olduğunu öğrendiği an hızlı hızlı merdivenlerden çıkmıştı Jennie.

"Rosé ne yapacağım bilmiyorum buraya geldim ama ne yapacağım ben şimdi kaldıramam!" diyerek ağlamaya devam ediyordu. göğsünün tam ortasında derin bir ağrı vardı ve boğazı kilitlenmişti. benekler gördüğune emindi, soğuk soğuk terliyor ve karıncalanan vücudunu gözardı ediyordu.

gerçekten iğrenç hissediyordu.

"Tamam o zaman geri dön!" diyerek bağırmıştı Lalisa telefonda. hepsinin toplandığını anlamıştı Jennie. "Yapamam diyorum-" sıralı banklardan birinde oturan Taehyung'u görür görmez sustu ve seslenmeleri görmezden gelerek telefonu kapattı Jennie.

gördüğü kadarıyla Yuri orda değildi.

Jennie yavaş ve savsak adımlarla onun yanına gitti. Taehyung elindeki biletleri incelerken mutlu gibi görünmüyordu. "Taehyung..." diyerek çıkmayan sesiyle zar zor seslenmişti Jennie. Taehyung kafasını çevirip onu gördüğü an şaşkınlığını gizleyemedi. "Jennie?" diyerek sorar bir şekilde seslendi.

Jennie kendine engel olamadı. Son kezdi belkide. son kez onu görecek, yanına gidecek, belkide sarılacaktı. vedalar bu kadar zor olmamalıydı işte. bir veda bir insanı bu kadar zorlamamalıydı.

"Jennie ne oldu sana?" Taehyung koşarak kalkmış ve ağlayan Jennie'nin yanına gitmişti. Jennie öyle bir ağlıyordu ki, tarif edilecek gibi değildi. Taehyung iki elini kızın yanağına koydu ve gözyaşlarını sildi. "Ne oldu anlat hadi."

"Taehyung... gidiyor musun gerçekten? gidiyor musunuz siz?" diyerek sormuştu. Taehyung bu soru ile afalladı. sorması kadar cevap vermeside zor bir soruydu aslında bu. iki eli aşağı düştü, cevap veremedi.

"Bir şehri, bir ülkeyi arkanda bırakmak bu kadar kolay mı?" demişti Jennie. yavaştan sakinleşir gibiydi. Jennie etrafına bakındı. "Yuri nerde?" diye sordu. Taehyung için cevaplaması zor bir soru olmadığından cevap gecikmemişti. "Tuvalete gitti."

less n than, taennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin