Hayallerin Peşinde

Ara Sokak

Hera Şimşek

Annemin beynimi sikmesinden bıktım çantamı alıp dışarı çıktım bir sigara yakıp yürümeye başladım. Nereye gitsem diye düşündüm ve her zaman grafiti yaptığım yere gitmeye karar verdim. Grafiti yaptığım ara sokağa geldim etraf çok fazla sessizdi neyse işime bakayım dedim ama lanet olsun annem yine sprey boyalarımı almış bide not bırakmış.

"Kızım bu senin iyiliğin için o ortamlarda bulunmanı istemiyorum. "

Lanet olsun çok biliyor sanki benim takıldığım ortamı çok ilgileniyor sanki benimle. Sigara yaktım sonra bir daha sonra bir tane daha. Kulaklığımı çıkarıp şarkı dinlemeye başladım. Hidra'nın en sevdiğim şarkısı olan 'Kriz gibi geri geldim' şarkısını dinlemeye başladım biraz sakinleştim ve söz yazmak için defterimi elime aldım. Bu defter babamın bana ilk ve tek hediyesiydi babam, kahramanım, ilk ve tek aşkım beni bırakıp gitti istemeden gitti bir araba kazasında kaybettim babamı annem olacak o kadın tekrar evlendi bok vardı ya çakma babamdan nefret ediyorum o da beni sevmiyor. Uzun boylu tipsiz biri, çok kötü bakışları var ama zengin annemi parayla satın aldı resmen. Bu düşüncelerden sıyrılıp söz yazmaya başlarken Selim yanıma geldi.

"Naber güzelim? "

Ben mi güzelim? Bu çocuğun gözlerin de sorun var. Orta boylu,kahverengi saçlı, mavi gözlü, somurtkan bir kızım.

" Standart sen? "

"Annenle mi kavga ettin? Ne bu suratının hali?"

"Nereden anladın?"

"Her zaman kavga ediyorsunuz. Bu gece kimde kalacaksın? "

"Bu nasıl soru tabiki sende"

"Tamam kanka. Ev kalabalık haberin olsun. "

"Fark etmez tavan arasında ki oda da kalırım. "

"Tamam bebek ben kaçar. "

Seviyorum bu piçi hem yakışıklı hem zeki ve en yakın arkadaşım. Kumral saçlı, yeşil gözlü, yanında kendimi cüce hissedeceğim kadar uzun boylu, oldukça kaslı taş gibi çocuk. Of ben ne saçmalıyorum şarkı yazmaya başlasam iyi olur.

Yarın saat geçti ben daha yarın sayfa yazamadım of ya ne oldu bana.

Bir bağrışma duydum oha kavga var yani eğlence kim acaba bunlar gidip direk dalsam mı? Dayak yemekte var neyse bulaşmıyorum. Ama Selim orada ve tek karşısında çok kişi var yardım etmem lazım.

"Ne oluyor lan burada"

"Sen karışma. "

"Kes lan. Oğlum on kişiye tek kişi ne adam mısınız siz? "

Aralarından sarı saçlı orta boylu deri ceketli biri çıktı.

"Sen karışma canını yakarım. "

"Hadi yak canımı. "

"Kaşınma. "

"Kaşınıyorum."

Ha siktir sustalı mı o? Ne yapsak amına koyim?

"Hem küçümse hem bıçak çek harbi adam mısınız?"

Durdu, sustalıyı kapatıp cebine koydu. Bana döndü hafif güldü ve :

"Yarın teke tek burada? "

"Ha söyle adam ol yarın görüşürüz"

"Görüşürüz Rapçi güzeli."

"Ne? Sen? Of ya neyse."

Arkamı döndüm. Selim motora yaslanmış bana bakıyordu.

"Ne bakıyorsun? "

"Bu ne cesaret vay Hera hanım? "

"Seni korudum işte. Motorun anahtarını ver. "

"Senin ki nerede? "

"Tamirde..."

"Ne yaptın yine? "

"Çok hızlı gidiyordum yolda köpekler vardı çarpmamak için duracaktım duramadım..."

"Yine mi? Neyse al yarın lazım bana haberin olsun. "

"Tamam dostum. Bu arada şu çocuk adı ne nasıl biri?"

"Adı Sinan Erdem sporcu ve metalci senden de çok hoşlanıyor. "

"Siktir amına koyim. Ben gidiyorum"

"Kanka dur ne kızıyosun ya?"

Motora bindim son hız yola çıktım. Gölün oraya gitcektim. Yolda arkamdan çok hızlı bi araba geldiğini gördüm ve karanlık...