-Tumblr Çevirileri
-Dikkat; Kitap içerisinde bulunan her şey hayal ürünüdür. Rahatsız edici (NSFW, AU, Angst, Smut vb.) içerikler bulunabilir.
-Rahatsız olacağınız bölümü okumadan geçebilirsiniz.
》Bölümlerin hızlı gelmesi için yorum yapmayı ve vote'...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İlk aşkının reenkarnasyonusun,
Jungkook seni o sabah ya da herhangi bir sabah görmeyi beklemiyordu. Uzun zaman önce öldüğünü sanıyordu ama orada yürüyordun ve sanki yıllardır onların arkadaşıymışsın gibi kızlarla konuşuyordun.
"Y/n?!" Adını duyduğunda arkanı döndün ama tanıdığın kimseyi görmedin ve arkadaşlarına döndün, Jungkook kaşlarını çattı. Ona doğru bakmıştın ama sanki onu tanımıyormuşsun gibiydi, sana yaklaştı ve adını tekrar seslendi.
"Y/n?" Yüzüne bakmak için döndün ve seni bulduğu ve hayatta olduğun için kendinden geçmiş bir şekilde gülümsedi.
"Bu benim... Jungkook." Ona deliymiş gibi baktın ve sonra kaşlarını çattı,
"Y/n Y/l/n?" Senin onun ilk aşkı olduğunu doğrulamaya çalışarak sordu,
"Evet, ama seni tanımıyorum... Üzgünüm." Uzaklaşırken sizi izledi ve sizi yakından dinledi. Kalbinizin çarptığını duyabiliyordu, ki bu sadece bir şey anlamına gelebilirdi, sen onun Y/n'si değildin. Bütün bunları daha önce Namjoon'un eski kitaplarından birinde okumuştu, bazı aileler doppelgänger genlerini aktardı, bu da size olan şey olmalıydı, ancak neden aynı isme sahip olduğunuzu açıklamıyordu. Neler olup bittiğini anlayacak kadar hazır hissedene kadar hafta boyunca seni takip etmeye devam etti, ama hafta ilerledikçe kendini daha da kafası karışmış buldu. Sen onun Y/n'siydin, öyle olmalıydın. Yanağında aynı doğum lekesi vardı, aynı şekilde konuşuyordun ve birebirinle aynı ilgi alanlarına sahiptin ama onu hatırlamıyordun.
"Ah! Kahretsin!" Halka açık şehir meydanının ortasındaki bir merdivenden düşüp yere inerek haykırdın, Jungkook iyi olduğundan emin olmak için senin yönünde koştu ve sonra sana baktı,
"İyiyim, sanırım ayak bileğimi büktüm." Aşağıya baktı ve şişmiş görünüyordu,
"Seni eve götüreceğim." Teklifini kabul ettiniz ve birlikte evinize doğru tökezledin, havayı nasıl dolduracağınızı bilmiyordunuz, bu yüzden yapmadınız ama Jungkook sizinle konuşmak için ölüyordu, bu yüzden elinden gelenin en iyisini yaptı.
"Geçen gün için üzgünüm," Ona baktın ve başını salladın,
"Üzgün olan ben olmalıyım, beni açıkça tanıyorsun ama ben seni tanımıyorum." Bir mola verip bir kayaya yaslanarak iç çektiniz, yanınızda kaldı ve ayak bileğinizi ovalarken izledi.
"Gerçeği söylemek gerekirse, çok fazla hatırlayamıyorum, 17 yaşındayken kafamı çarptım ve o zamandan beri gençlik yıllarından hiçbir şey hatırlamadım." İşte buydu, her şeyin yerine oturması için duyması gereken tek şey buydu, sen Y/n Y/l/n idin. Sen onun Y/n Y/l/n'siydin, Namjoon'a seninle ilgili her şeyi anlatmıştı ve Namjoon farklı doppelgänger türlerini, gerçek doppelgänger'ınkileri ve doppelgänger'ınkine benzeyen ama aslında aynı kişinin sadece gerçek kimliğini bilmeyen, zihninin belirli bir yaştan hiçbir şey hatırlayamadığı için silinmesini açıklamaya devam etti. Sen özel bir durumdun. Jungkook sizi bir vampire dönüştürdüğünden, herkes gibi yaşlanmadığınızı fark ettiğinizde zihniniz sıfırlandı ve vücudunuz kan almayı reddetti, sadece yaşamak için et yemek, daha önce pek çok insanın belgelemediği garip ve nadir bir fenomendi ve Namjoon her şeyi duymayı sevecekti, Jungkook ise olmadığını fark ettiğinde seni tekrar kaybetmek zorunda kalmanın işkence dolu olduğunu görecekti.
