Bölüm 5.
Ay'la Güneş'in hikayesini duydunmu?Özgür ile konuşmamın üzerinden 2 gün geçmişti. 2 gündü normal konuşuyorduk. Ben galiba Özgüre alışıyordum. Ona alışmak istemiyordum oda her kes gibi hayatımdan çekip gide bilirdi. Belki de bön öyle düşünüyorum ama onun hiç gitmesini istemiyorum. Ona çok alıştım.
Yetimhanede kaldığım sürece çok sevdiğim Şükriyye abla bana çok iyi davranıyordu. Bu eve taşındığım gün 'Al kızım ne kadarda az olsa bir haftalık idare eder bendede bu kadar vardı çok olsa çok verirdim bilirsin beni' dedi. Ne kadar da itiraz etsem parayı geri almadı. Bu para bitmeden kendime bir iş bulmam lazım.
Hemen iş bulmak için kiyafetimi değiştirip evden çıktım. Evden 4 saatdir çıktım. Ya iş tecrübem olmadığı için ya da bana göre olmadığı için bir iş bulamıyordum. Umudumu kaybetip eve dönüyordum ki karşımdakı restaranın camında iş elanı gördüm şon şansımı kullanıp içeri girdim.
Karşımda genç bayana iş için geldiğimi söylediğimde bana detaylı bilgi verdikdet sonra kimliğimi istedi. Kimliğimide verdikten sonra yarın erkenden gelip işe başlaya bileceğimi söyledi. Yarın ilk iş günümdü çok heyacanlanmıştım. Maaşı önceden almak isdedim genç bayan yarın vericeklerini söyledi itiraz iyiki etmedi. Maaşı çok iyi olmasada hiç olmamıştan iyi.
Eve gelmeden önce yemek için bir şey almaya markete gitdim. Çok param kalmamıştı. İsdediğim yemeye param yetmediği için 2 tane noodle alıp eve geldim.
Bu gün hiç Özgüre yazmamıştım. Noodle kaynar suya koyduktan sonra Özgüre yazdım
Güneş: Naber?
Güneş: Bu gün sana hiç yazamadım kusura bakma
Özgür: İyim senden naber?
Özgür: Sorun değil buldunmu iş?
Güneş: Evet! Evet! Maaşı çok iyi olmasada idare eder bir iş buldum.
Özgür: Para sıkıntın olduöunda burdayım biliyorsun değilmi?
Güneş: Teşekkür ederim.
Özgür: Saat 9 da arayıp konuşalımmı?
Özgür: Sesini hiç duymadım
Güneş: Saat 9 da? 9 a ne kadar kaldı ki?
Özgür: Yarım saat:)
Şok içinde saata baktım saat 08:27!
Telefonu kapatıp saat 9 tamamı bekledim. Saat çok geç akıp gidiyordu........
Özgür kişisi arıyor...
Açtım...
İlk ondan ses geldi "Alo?" Sesi o kadar kalındı ki...
"Efendim?"
"Sesin... Çok güzel"
Yaaa... Seninde sesin çok güzel...
"Ayla güneşin hikayesin duydunmi?" Sordu
"Hayır nerden çıktı ki?"
"Hiç öylesine konu olsun diye sordum"
"Anladım... Sen biliyormusun? Biliyorsan anlatlrmısın?"
"Tamam dinle. Her kes Geceyle Ayı Gündüzlede Güneşin bir birine aşık olduğunu sanar ama Ay Güneşi çok sever onu gün içinde 2 kez görür. Güneşte Ay'ın derdinden ölüp biter. Ay gecenin bitib gündüz olup Güneşini görmeyi çok ister. Ay Güneşini gördüğü zaman biter. Ama yinede Güneşini görmek ister. Ay tutulmasıda Ay'la Güneşin kovuşması demek"
Söylediği şeyle ağzım açık kaldı. O kadar güzel anlatdı ki... Ben Gece ile Ayın aşkı sanarken Ay ile Güneşin aşkıymış...
"Ne diyeceğimi bilemedim..."
"Bir şey demene gerek yok Ay'ın Güneşi"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Güneşin Sende Benim
Roman d'amourDokunmadanda seve bilirmiyiz? Ben sevdim, dokunmadan sevdim. Bu nasıl hissdir sorsalar çok kötü hiss sevdiğine dokunamamak...