U

51 12 15
                                    

Ne kadar süre geçmişti uçak yolculuğunda bilmiyordum bindiğim gibi uyuya kalmıştım, çok kırgındım keşke daha güzel bir hayatım olsaydı belki böyle şeyler yapmak zorunda kalmazdım, o ağırıma giden kelime hiç söylenmezdi belki bana, beynimin içinde yankılanan o fahişe kelimesi hiç kullanılmazdı belki bana..

Uçağın pilotu ineceğimize dair bir anons verdi ve indi. Uçaktan indim havaalanına girdim kontrolden geçmiş bavulumu aldım ve güya benim çok düşünceli olan üvey babamın bana ayarlamış olduğu eve gitmek üzere bir taksi çevirdim. Seul sokakları her zaman ki gibi çok canlıydı, burada gerçekten hayat buluyordum, ilk geldiğimde ilk kez bu kadar huzur dolu hissettiğim tek yerdi ama tek gelmemiştim ki burada Jeonginle hatıralar bırakarak gitmiş geri ingiltereye, jeongin jeongin jeongin niye her bokuma onunla anı bıraktım ki neden ona hep dayandım, neden onun sevgisine hep aç oldum, Allah kahretsin ben sadece gerçekten aşık olmak istiyorum beni kırmadan biri sevip sarmalısın istiyorum artık, ben ölmek istiyorum ölsem nede kimsenin umrunda olmaz ya jeonginin onun olur mu ki acaba, belkide yapmalıyım gittiğim o evde ilk gecemde ölsem kimse gelip sormaz beni, ne de olsa yeni taşınıyorum ve kimse tanımıyor beni o halde daha ne ölmek için tam uygun bir vakit,  evet bunu yapıcam bir pislik temizliyecektim dünyadan, kendimi..

Seungmin: Burada durun lütfen şoför bey.

Adam evimin önünde arabasını durdu bagajı açtı, ben bavulumu alıp ücreti ödeyip saygı ile eğildikten sonra arkamı dönüp sitenin güvenliğine doğru gittim yeni taşındığımı ileterek ölü bulunacağım o bloğa doğru gittim. Merdivenleri adımlıyordum alttan ikinci katta oturacaktım, kapıya anahtarları taktım ve çevirdim tam içeri gireceğim sırada bir çocuk yanımda belirdi, çok seksiydi aynı jeongin gibi, ne diyorum ben ya..

Chan: Merhaba ben Chan hemen karşı dairende oturuyorum, sen yeni taşınan komşum musun?

Seungmin: Buraya gelmiş anahtarları çevirdiğime ve kapıyı açtığıma göre ne yapıyor muşum?

Gülüp bana bakmıştı.

Chan: Sinirlenme, hoş geldin adın ne?

Bu ne yılışıktı ya.

Seungmin: Adım Seungmin ve hiçte hoş bulmadım.

Tam içeriye adım atacakken kolunu önüme koydu.

Chan: Gerçekten özür dilerim kızdırmak değildi niyetim, yardım edilecek bir şey var mı Seungmin?

Hayret doğru konuşabiliyormuş.

Seungmin: Hayır gerek yok izninle.

Kolunu ittirdim ve içeri geçtim kapıyı suratına sert bir şekilde kapattım, yine belalı tiplerden biriydi kesin o da.

Eve girdim herşey yerleştirilmişti çoktan, bu kadar mı gitmemi istiyorlardı o evden? Merak etmesinler bu burada ilk ve son gecem olucak.

Güzel bir banyo yapmak için banyoyu aradım ve bir saat boyunca o suyun altında ağlayarak rahatladım her yerim leş gibiydi, o pis varlıkların izleri vardı gerçektende pisliğin önde gideniydim iğrençtim orospunun önde gideniydim birde yüzsüz gibi jeongini suçluyordum ama haklıydı herşeyde, ben pis bir fahişeydim ve bu asla değişmeyecekti.

Duştan çıktım ve elimdeki bavulu açıp içinden uzun beyaz sıfır kol bir t-shirt ve siyah kısa bir short çıkarttım, kendime bakım yaptım biraz ve müzik açtım bağıra bağıra içten bir şekilde son şarkılarımı söylüyordum taki kapım birden açılıncaya kadar, korkuyla olduğum yerde dona kaldım, bu sabah ki hödüktü panikle içeri girmişti.

Chan: İyi misin seung?

Hemen yanıma koşmuştu. Ne oluyordu lan? kolumu çekmiştim hemen.

Seungmin: Ne oluyor ya haneye tecavüz bu resmen yaptığınız bana dokunmayın lütfen ve evimden çıkın.

Chan: Üzgünüm başınıza bir iş geldi sandım evinizden sesler yükselince birde kapının anahtarını dışarıda unutmuşsunuz yakın zamanda değişmeniz gerekiyor şifreli yeni dokunmatik kapı kilitlerine geçin bence.

Ne diyordu bu değişik ya hem evime baskın yapar gibi dalıyordu birde nasihat veriyordu, kim bu be?

Seungmin: Evimden çıkın teşekkür ederim.

Chan: Üzgünüm iyi başlangıç yapamadık bugün seulde her zaman şarkı söyledyip bazende dans ettiğim bir meydan var benimle gelmek ister misin?

ASlında teklifi hoştu çünkü hep merak etmişimdir bunu geceleri jeonginle otelden hiç çıkmayıp hep konuşmuştuk o zamanlar.

Seungmin: Olabilir teşekkür ederim.

Yüzüne gülücükler yerleşmişti. Benim ölüm planı yarına ertelenmişti.

Chan: Peki akşama alacağım seni o zaman, seninle tanışmak, seni tanımak istiyorum seung.

Neee?

 İlk mi Mmh~ SeungİnHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin