14-✩

722 47 46
                                    

+Tost da tost diyip durdu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

+Tost da tost diyip durdu.
-hiç mi itiraf neyim yoktu?
+yok ne gezer.
Jimmy arkadaşlarıyla oturmuş, bugünki sabah ziyaretini konuşuyordu. Sahte sevgililik işini onlara söylemişti. Şimdi ise duyguları hakkında söylediklerini onlara anlatıp yardım istiyordu.
-²kızda odun çıktı.
-³he bulmuş jimmy gibi birini keyifne baksana aa.
Jimmy ters ters onlara bakmaya başladı.
-²tamam,sustuk.
Kris'le karl bunun kritiğini yapıyordu
Karl jimmy'in yanına oyurup sırtını sıvazladı.
-üzülme jimmy, biraz zaman ver ona.
+1 aydır tanışıyoruz, yeterli bir süreç değil mi?
-kafası karışık olmalı.
Jimmy derin bir of çekti. Diğerleride onun için açıkca üzülüyordu.
+onun için başka şeyler daha yapmalıyım.
-bulusma ayarla, romantik yerlere götür.
Karl içiceğini alıp arkasına yaslanırken fikirlerini söylemişti.
+evet, evet yapıcam bunu.
Hızla ayağa kalkıp eşyalarını topladı.
-hemen mi?
+hemen!
Jimmy hızla evine doğru yola çıktı. Ne yapacağını bilmiyordu ama birşeyler yapmalıydı.

Akşam için lüks bir restoranta rezerve verdi. Siyah bir takım giydi saçlarını taradı. Hazır oldğunu hissedince.
Telefonunu çıkarıp sana mesaj attı.
-
Jm
+Merly, orda mısın?

   -                             Evet. Bir şey mi oldu?
Jm
+Oh hayır sadece akşam yemeğe
Gelmek ister misin?

                 -                         Tabi! Ne zaman?

+Mümkünse yarım saate?
            -                 Peki, birazdan hazırım.

+Ben seni alırım.
                                                     -       Peki.

-
Jimmy'in mesajı üzerine üzerini giyinmeye basladın. Açıkcası yarım saat kısa bi süreydi. Dusa girip çıkman lazımdı. Koşarak dusa girip saçlarını yıkadın. Çıktığın gibide üstünü giyinecektin. Kırmızı saten mini  bir elbise giydin. Kolları bağlanabilir ipleri vardı. Hafif bir yırtmacı ile harika görünüyordu. maskara ve ruj sürmeye vaktin vardı. Makyajını halletiğinde telefonuna mesaj geldi.
Jimmy aşağıda beklediğini yazmıştı.
Koşarak aşağıya inip topuklularını giydin. O ise siyah bir takım giyiyordu. Kravatı herseyi siyahtı jimmy'in beyaz teni ile çok uymustu. Harika göründüğünü söylebilirim. Seni gördüğünde kasları havaya kalktık elleriyle ceketini dğzeltip sana yaklaştı. Elini tuttu ve öptü.
-çok güzelsin.
Utananark iltifatını kabul ettin basını eğdin. Arabaya bindiğinizde harekete basladı.
-yolumuz biraz uzun.
+sorun değil, müzik açabilir miyim peki?
-tabi ne istersen açabilirsin.
Telefonundan something about you şarkısını açtın.
Şarkıyı mırıldanırken göz ucuyla seni izliyordu. Sevdiğin güzel şarkıları açtın.
Yolun sonuna geldiğiniz de jimmy senden önce hızlıca indi. Koşarak kapını açıp elini tutarak seni arabadan indirdi.
Restauranta girdiğinizde garsonlar sizi karşıladı. Masanız restauranttaki en güzel yerlerden bi yerdeydi balkona yakındı. Dışarıdaki manzarayı görebiliyordun. Akan suyu izledin etrafına güzel ışıklar döşenmişti parıldıyordu. Jimmy etkilendiğini fark etmişti.
-Burası çok güzel öyle değil mi?
+evet, çok beğendim.
-sık geliriz, eğer istersen.
+hmm 2 ayda ne kadar gelebilirsek işte.
Jimmy bu dediğin ile ellerini masadan çekip geriye yaslandı.

Huzuru kaçmış gibiydi garson geldiğinde menuyu eline aldın.
Bunlar daha önce yemediğin şeylerdi. Adları bile garipti denebilir.
Jimmy'e baktın o ne yiyeceğin biliyor gibiydi.
-Chateaubriand istiyorum hafif pişmiş ve yanınada Gnocchi istiyorum. Sen ne istersin?
+ehm eeee jimmy ben bunlar ne bilmiyorum.
-peki, ona da aynısından olsun.
Garson menuleri alıp gittiğinde utanarak başını eğdin. Daha önce hiç böyle bir yere gelmemistin.
-sorun değil merly. Bunları bilmek zorunda değilsin.
+doğru evet,
-makarna ve et sipariş ettim. Seversin değil mi?
+evet, evet severim.
Yemekleriniz gelene kadar bir şey konuşmadınız. Jimmy sessizdi. Yemekleriniz geldiğinde de değişen bir şey olmadı. Sessizlik seni rahatsız etti. Başını kaldırıp jimmye baktın yemeğine odaklanmış yiyiordu.
+ahm şimdi ne tür videolar üzerinde çalışıyorsun?
- dünyadaki tüm ülkelerden bir kişiyi davet ettim. Yarışma olacak.
+hmm güzelmiş. Ne zaman yayınlanacak?
-cumartesi.
Konuşmaya istekliymiş gibi değildi. Sessizce yemeğe devam ettiniz.
-2 ay dolduktan sonra iletişimi kesecek miyiz?
+hm evet, sanırım.
-anlamı yok.
Dediği şeyi önceki cümlesi ile bağdaştıramadın.
+neyin anlamı yok?
-bitirelim gitsin o zaman.sana 3 ayın ödemesini yaparım.
(afied olsun ayrılak mı)
Dediği şey ile şoka uğradın. Bu kadar hızlı bitirmesini beklemiyordun. Henüz 2 ay vardı. Demekki bu iş onu sıkmıştı. Ne diyorsa ona uymak en iyisiydi.
+nasıl istersen, patron sensin.
Yemeğini bitirmesende ayağa kalktın.
+afiyet olsun sana, ben eve dönceğim.
-seni bırakayım.
+hayır, gerek yok. Saol.

Kapıdan çıkıp, uber çağırdın. Ağlıyordun bunun farkına bile varamamıştın. Henüz çok erkendi diye düşündün. Ona karşı hataların vardı bunu inkar edemezdin. Senden bu kadar çabukda vaz geçmemeliydi.
Ubere bindin.
-nereye gidiyoruz ablam?
+eve.
-ev neresi.

Vakavaka eee samınamına samınkaniva dis time for afrika

cry for me |Jimmy Donaldson×Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin