onbeş

2.3K 154 9
                                    

─ yaseniya

"ağzına sıçıcam senin gel buraya." dedi kız.

anlamsızca kıza bakarken merve bir halt yemiş gibi anında arkama geçmişti.

"kaçma ulan." dedi kız. "burda iki gündür iyi misin diye içim içimi yiyor. bu durumda görüldü mü atılır?"

tek anlayabildiğim muhtemelen arkadaş olmalarıydı. merve ona haber vermemiş olmalıydı.

kız bize daha da yaklaştığında artık beni duvar olarak kullanıyorlardı. "mesaj atacaktım.." dedi merve hiç güvenilir olmayan bir ses tonuyla.

"ee sonra?" dedi kız sinirle.

merve bir süre sessiz kaldı. "özür dilerim." dedi. kız bunu beklemediği için birkaç saniye donmuştu. sinirli durmaya çalışıyordu.

"bir daha bu kadar önemli bir olayda görüldü atarsan ömür boyu konuşmam haberin olsun."

daha sonra kız beni farketti. biraz geri çekilip kendini düzeltti ve bana hafif gülümsedi. "selam, yaseniya değil mi?" dedi. "ben gül. bu görüldücünün arkadaşıyım."

"evet benim.. selam." dedim.

kız merve'ye bakıp beni ima ederek sorar gibi yaptı. sanırım görmediğimi sanıyordu. anlamazca merve'ye baktım.

"biliyor." dedi merve gül'e.

"ha, yani artık sevgilisiniz?" diye sordu.

"hayır." dedi merve.

"flört?"

bir anlığına duraksayıp bana baktı. iç çektim, "kısmen evet." dedim. merve'nin hemen dibimde kocaman sırıtmaya başladığını görmezden gelerek kıza baktım.

"sen merve'nin benden hoşlandığını biliyor muydun?" diye sordum. gül gülümsememek için duruyormuş gibi bir hale dönmüştü. bir kaşımı kaldırıp ona baktım.

"aslında.." dedi gül. "tüm okul biliyor zaten."

ağzım açıldı duyduğum anda. "n..ne?" dedim yumuşak bi sesle. gül kıkırdamıştı tepkime.

"aslında bize bakmaları bu yüzden." dedi merve.

"ve bana bunu şimdi mi söylüyorsun??"

merve'ye kaşlarım çatarak baktığımda "sormadın.." diye cevapladı.

sinirle iç çektim. "herneyse." dedi gül. "ne oldu o gün?"

"artık bir ailem yok sanırım." dedi merve düz bir suratla. kızın kaşları havalandı.

"fuat hoca." dedi merve. gül sinirle iç çekti onun ismini duyunca.

"babama her şeyi anlatmış." dedi merve tekrardan. "yaseniya ile benim fotoğraflarımı dahi çekmiş kanıt için. en son bizi yan yana görünce bize sinirle bakmıştı. intikam almış kendince."

"orospu çocuğu..." dedi gül. "ne dediler peki?"

"annem bir şey demedi, babam çok sinirlendi. ya onunla görüşmeyi bırakacaksın yada bu evden gideceksin dedi. gideceğimi tahmin edemedi."

tam gül konuaşacakken "yurt odası buldum kendime." dedi merve.

"yurt odası mı?" diye sordu gül. "saçmalama olmaz bizde ka—"

"olmaz. yurt odası kötü değil. idare ederim. son yılım zaten."

bana dediklerinin aynısını gül'e de söylediğinde kaşlarım çatık ona baktım.

"ikinizde aynı bakışla bana bakıyorsunuz." dedi merve. "korkutucu olmaya başladı."

bir anda gül'e baktım. o da aynı anda bana bakmıştı.

"dayanışma kurduk biz." dedi gül gülümseyerek. gözlerimi yumarak başımı salladım bilgince.

"ben götümü yırttım arkadaş olmak için ama gül ile toplamda iki dakika içinde arkadaş mı oldun?" diye sordu.

"sapık olmayanlarla kolayca arkadaşlık kurabiliyorum." dedim imalı bir şekilde.

"ha ha ha." diye sahte gülme numarası yaptı merve.

"neyse ne yapıyordunuz burda?" diye sordu. ardından etrafa baktı.

"bide bensiz doğum günü mü kutluyorsun?" dedi tripli bir sesle. "bende sana hediye almıştım oysaki."

merve iç çekti. "ikinci kere özür dilemeyeceğim. görüldü atarken sarhoştum."

"ne bu aldattım sarhoştum gibi."

"napıyım ya kafam yerinde değildi."

ne diyeceğimi bilemediğimde elimle davet eder gibi yaptım gül'e. kabul etti. doğum gününü beraber kutlamaya karar vermek daha iyi bir seçimdi.

merve'yi biraz daha kendine gelmiş görmüştüm. her ne kadar yurt danışmanlığından çıktığında hala modu düşük olsa da kendine geliyordu sanırım.

bizde kaldığında hiç uyuyamamıştı. onu böyle görmek hiç hoşuma gitmiyordu. eski haline böbürlendiğim için çok pişman hale gelmiştim. sürekli mutsuz bir ifadesi vardı ve başkalarına da açmıyordu kendini.

en azından onun hakettiği bir doğum günü vermek istemiştim ona.

ırz düşmanı # gxgHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin