😉😉😉

627 36 96
                                    

LAN MINORSANIZ OKUMAYIN BAKIN UTANIYOM GERİLİYOM FENALASIYOM YAZAMADIM DA ZATEN??? LÜTFEN????

NEYSE COK UZATTIM BUYRUN SİKİS SOKUS

story

jaehyun, taeyong ile yaptığı konuşmadan sonra telefonu kapatmış ve onu birkaç saat beklemeye başlamıştı. sabırsızdı ama yaşanacak şeyler yüzünden değildi, sadece bir an önce ona istediğini vermek ve kurtulmak istiyordu. taeyong çoktan ilgisini çekmeye başlamıştı ve bunun daha fazla ilerlememesi için tek yolu istediğini verip tamamen onu hayatından çıkarmaktı. bu iş daha fazla ilerlemeden bitmeliydi.

tam saat 10'u beş geçe kapısı çaldı. kalbi çok hızlı atıyordu, hızlı adımlarla kapıya doğru yürüdü. kapıyı açtığında taeyong karşısındaydı.

üstelik o gün giydiği eteği giymişti.

"yanında giyeceğimi söylemiştim." dedi taeyong, jaehyun'un bir şey demesine izin vermeden. jaehyun ne diyeceğini bilemiyordu bile, gözü bir eteğe, bir yüzüne gidip geliyordu. sadece kafasını salladı ve taeyong'un içeri geçmesine izin verdi. taeyong, hırkasının ceplerine ellerini sokmuş etrafa bakıyordu salonda.

"bir şeyler içmek ister misin?" dedi jaehyun boğazını temizleyip. gerginlikten ne yapacağını bilmez sekilde taeyong'u takip ediyordu, sanki taeyong onun evine değil de, kendisi taeyong'un evine gelmiş gibiydi çünkü taeyong aşırı rahattı ona göre. pembe saçlı çocuk dönüp gülümsedi.

"teşekkür ederim gerek yok."

siyah saçlı olan alt dudağını kemirmeye başladı. onu çağıran kendisiydi ama şimdi ne yapacağını bilmiyordu. taeyong, gerginliğini hissetmişti. bu yüzden kendisini izleyen jaehyun'a doğru adımladı.

"gerginsin." dedi gencin kollarını tutarken. jaehyun gözlerini kaçırdı sadece. taeyong buna karşılık ellerini jaehyun'un çıplak kollarında gezdirdi, biraz daha ona yaklaştı. jaehyun resmen nefesini tutuyordu. taeyong kıkırdadı.

"bıraksana kendini. rahat ol."

"rahatım zaten."

jaehyun kesinlikle yalan söylemeyi beceremiyordu. taeyong diliyle dudaklarını ıslatırken bir eliyle siyah saçlı çocuğun elini tuttu. jaehyun, sıcak elinde hissettiği soğuk elle içinde hafif bir titreme hissetti. artık odasının nerede olduğunu bilen taeyong, jaehyun'un elini sıkıca tutup merdivenlere doğru yöneldi. hızlı adımlarına ayak uyduruyordu jaehyun, kendi içinde gerginliğini yok etmeye çalışıyordu aynı zamanda. odadaki ışık loştu ama jaehyun yine de taeyong'u net bir şekilde görebiliyordu ve buna dayanamıyordu. ikisi öylece dururken taeyong güldü.

"rahatsın öyle mi?"

"taeyong, dalga geçme."

jaehyun için bu an, üzerine gidilmemesi gereken bir andı. bir an önce kurtulmak istediği durumdan kurtulmak için hiçbir şey yapamıyordu ve daha çok geriliyordu.

"karşımda bomboş durmaya devam edersen berbat seviştiğini düşünmeye başlayacağım." dedi taeyong sırıtışının arasından. jaehyun, dilini ağzında dolaşırken gözlerini ona dikti. bakışlarından sinir olduğunu anlamıştı taeyong. yüzünü yüzüne yaklaştırdı ve fısıldayarak konuştu.

one night stand | jaeyongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin