Son Söz

29 6 0
                                    


İnsanın en masum anı, ölüme yakın olduğu anmış.

Ve insanın en günahkar anı, anne rahmine düştüğü anmış.

Anladım.

Galiba şu an son kez en masum anımı yaşıyorum.

Gözlerimde sisli geceyi andıran bulutlar var.

Kalbim hissiz.

Parmak uçlarım yavaş yavaş uyuşmaya başladı.

Soğuk yeni bilenmiş bir bıçak gibi bedenimde temas ettiği yerleri yarıp geçiyor. Ardında kan yok. Yalnızca acı bir soğuk var.

Bedenim buz gibi.

Ölüyorum...

Çok üşüyorum.

Hani gece dışarı yıldızları izlemek için çıkarsınız ve aniden bir rüzgar esiverir, vücudunuzu asla dinmeyeceğini düşündüğünüz bir titreme alır. Hiç ısınamayacağınızı düşünürsünüz.

İşte az önce vücudumu ona benzer bir titreme aldı.

Ama rüzgardan değil. Rüzgar' ın yokluğundan.

Hissediyorum.

Kalbim giderek yavaşlamaya başladı. Eskisi gibi yankılanmıyor gümbürtüsü kulaklarımda.

Parmak uçlarımdaki hissizlik tüm vücudumu sarıyor kirli bir ağ gibi.

Bedenimi hissedemeyecek miyim?

Onun dokunduğu yerleri, parmaklarının gezdiği tenimi, dudaklarının dokunduğu dudaklarımı...

Kalbimi...

Kalbini hissedemeyecek miyim?

Sesi kulaklarımda yankılanıyor aniden. Sert ama tatlı, baskın ama boyun eğen, seven...

Ama çok seven...

"Beni özlediğinde elini kalbine koy ve kalp atışlarını dinle. Ben her zaman orada olacağım. Hiç yalnız kalmayacaksın."

Kalbim sızlıyor.

Çok sızlıyor kalbim, ölüyor olsam da dayanamıyorum acısına.

Ruhumun öldüğünü hissediyorum.

Kalp atışlarım iyice yavaşladı.

Ben... Çok korkuyorum.

Tamamen yok olacağım. Silineceğim bu dünyadan.

O'da silinecek benimle.

Kalbi kalbimle birlikte ölecek.

Kimse hatırlamayacak beni.

Zihinlerin tozlu raflarında eski bir anı olarak kalacağım. Hatırlanmak istenmeyen, acı veren.

Ama son kez dokunmak istiyorum ona. Tenini tenimde istiyorum, gözlerini gözlerimde, kokusunu ciğerlerimin karanlık zindanında...

Ben... O 'nu istiyorum.

Gelmiyor.

Gelmeyecek.

Kulağımda sessizliğin en acı melodisi var.

Neden sessiz her yer?

Neden kulaklarımda yankılanmıyor sesi?

Neden sessizlik bu kadar acı veriyor?

Hissizlik vücudumu çoktan sardı.

Bakışlarım tek bir noktaya sabitlenmiş. Nefeslerim hırıltılı. Gözlerim karanlığa kayıyor iyice. Kalbimden tüm hisler sökülmüş.

Bir çöl gibi ıssız...

Hissedemiyorum ama kalbimde büyük bir yangın var. Acısı çok derin. Sanki hep oradaymış gibi, gizliden yıllarca yanmış gibi. Közü olmayan, hala acı veren büyük bir yangın.

Ruhum bedenimden yavaşça ayrılıyor. Gözlerim yerde cansız bedenime kayıyor. Dudakları morarmış. Her zaman sevinçle parlayan gözlerinde fer kalmamış.

Üzerinde en sevdiği elbise var.

Özenle hazırlanmış gibi.

Dudaklarında bir tebessüm.

Öleceğini biliyormuş gibi...

Teni bembeyaz.

Ama melek değil.

Günahkar.

Ben.. Ölüyorum.

Biliyorum. Görüyorum.

Hissediyorum.

Ama o' nu istiyorum.

Bilsin, görsün, hissetsin istiyorum.

Ben ölüyorum.

Bedenini bedenimle toprağa götürüyorum.

O, hep benimle.

Kalbimde, bedenimde, zihnimde.

Yavaşça siliniyorum.

Ölüyorum...

Bin Parça GökyüzüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin