yoongi
bir hışımla evden çıktım.
jin o aptal annemin karnından çıktığından beri hiç bir bok bilmiyordu. ama bilmiş gibi davranıyordu hoseok canlanıcaktı kan avı ile ölmüş olması onun hayata tekrar dönmeyeceği anlamına gelmiyordu
kendimi yine burda buldum
mezarlık
alışmıştım artık her kötü hissettiğimde buraya sığınmaya ne kadar mantıklıydı artık varolmayan birine sığınmak
zaten hepimiz böyle değilmiyiz göremediğimiz yada duyamadığımız tanrıya sığındığımızda kendimizi huzurlu hissediyoruz
tanrıya inanmazdım
hoseok öldüğünde ağlayarak ona yalvarana kadar
orda ne kadar boş bakışlarla haç işaretini izledim bilmiyorum
açıkcası biz vampirler dinlerden uzak dururuz haç dini kitap uzak dururuz onlardan ama ben hoseok hayata döner belki diye içimdeki kor ateşle günlerce tanrıya dua ettim
adım sesleri ile kafamı kaldırdım sonra tanıdık koku doldu burnuma
park jımın
bir huzur ver artık
beni farketmemesi için ağacın arkasına geçtim
bişey arıyordu
yavaşça etrafa baktı sonra o büyücünün olduğu yere doğru ilerlemeye başladı
öğrenmemesi gerekiyordu
hızla yanına gittim
nasılsın park
ah hyung korkuttun beni sen nasılsın
iyiyim fakat burası vampirlere ait burda durmamalısın
aslına bakarsan bişey arıyorum
etrafa şöyle bir göz gezdirdi
aslında bana ne aradığını söyleyebilirsin ama acele et çünkü buraya tae ile ölen sevgilisinin mezarına geldik
aslında önemli birşey değildi hyung boşver
hafifçe eğildi
iyi günler dedi ve uzaklaştı
park jimin ölümden korkup ölüye sığınıyorsun
jimin
koşar adım mezarlıktan çıktım.
açıkcası bu gün bir büyücü ile konuşmuştum oda beni buraya göndermişti ne kadar korksamda yanlız gelmekten başka çarem yoktu.
büyücü bana beni evlat alan ailenin evine gitmem gerektiğini söylemişti
ama öncesinde mezarlığa uğramalaydım
min yoongi ben aptal değilim.
aşırı kısa ama böyle güzel oluyo
bu bölümde aşırı hoşuma giden dizeler oldu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
prophetia /yoonmin
Fanfic"Peki siz biliyormusunuz o vampirin dilegini bayım" "Dilegimi bilmeyen yok park jimin" "Siktir"