Bölüm 2

123 9 37
                                    




Yn'den~

Her zamankinden daha az bir kahvaltı yaptıktan sonra koltuğa oturup hayatı sorgulamaya devam ettim. Kuzenlerimde beni biraz endişeyle izliyordu ama çok aldırış etmedim.

Tamam sadece bir rüyaydı belki, ama o kadar gerçekçiydi ki..

Zaten ekip fanıyım. Fanı olmakla da kalmadım galiba..

Tabi evdeki tek ekip fanı benim. Anlayanımda yok yani.

Aslında bütün olaylar şöyle başladı:

Bir ara yayındayken Youtube keşfetime Emre'nin videosu düştü. Bende fanlarımla beraber izlemeye başladım. Editler çıktı biraz. Bana yapılan normal editler ve.. birazcık ship editleri vardı. Ama az bir kitleydi. Olay büyümeden bitti sanmıştım. Bir süre konuşulmadı çünkü.

Tabi Emre videosunu izlediğim yayını bulup react atmasaydı.

O izledikten sonra ship olayları tekrar gün yüzüne çıktı.

Bende Emre'yi İnstagram'dan takip edince.. ship olayları daha çok büyüdü.

Birkaç kere test etmek için ship editlerini st'me koyup sorular sormuştum. birkaç tanesine st'sinde cevap bile vermişti. Sonra da biraz sohbet etmiştik dm'den.

-sohbet edince bir şey oldu sanki.

Tanıştırmayı unuttum. Bu benim iç sesim. Genelde benden nefret eder. Bende ondan. Tek ortak noktamız.

Neyse.

Sonuç olarak unutup gitmiştir bile. Sonuçta bilmem kaç tane yayıncı izlemiştir videolarını. Kaç tane kişi st'sinde paylaşmıştır böyle videoları. Kaç tane kişiyle öylesiyle konuşmuştur. Sıradan, öylesine biriydim ben onun için. Dediğim gibi unutup gitti. Bir daha ne yazdı, ne paylaştı, ne de videomu izledi.

Ama benim için aynısı olmadı.

Yayınlarda değilde kendi halimde Emre'nin videolarını izlemeye başladım. Cevap verdiği st'lerini kaydedip izledim. Yazışmaları baştan okudum. İlk başlarda neden yaptığım hakkında bir fikrim yoktu. Sonradan anladım.

Ben ona aşık olmuştum.

Sağlam olmayan psikolojimi aşk yolunda harcamak istemiyordum. Tabi her zaman istedikleriniz olmaz.

Gördüğünüz gibi tek bir rüya sarstı beni. Tek bir rüya.

Bazıları rüyalarının tamamını unutsa bile ben her detayını hatırlıyorum.

Belki de fazla hassasımdır, kim bilir?

Beni düşüncelerimden sıyıran şey telefonumun çalması oldu.

Patronum normal şartlarda bu saatlerde aramazdı. Bu yüzden hemen açtım.

''Buyrun?''

''Yn, bugün kuzenlerinle beraber yeni gelen misafirlerimizi havaalanından alıp, otelimize getirip, özel olarak ilgilenmenizi istiyorum.''

''Sormamda sakıncası yoksa.. bir yakınlık dereceniz var mı?''

''İçlerinden biri yeğenim. Diğerleri de arkadaşları. Bu yüzden özel bir ilgiyle ağırlanmalarını istiyorum. Detayları siz gelince konuşuruz.''

''Peki efendim. Nasıl isterseniz.''

Telefonu kapatıp Aylin'e döndüm.

''Adları neymiş?''

''Ne bileyim ben. Gidince verecekmiş detayları.''

"Anladım. Hazırlanıp çıkalım o zaman."

Diğer kuzenlerime baktım. 5 kızız. Betül, Çiçek, Aylin,Kardelen ve ben.

Betül elindeki telefonu koltuğa fırlatıp tavana bakarak konuştu.

"Offf, bizim dışımızda eleman mı kalmadı cidden? Neden biz gidiyoruz?"

Yanındaki Kardelen'de Betül'ün saçıyla oynayıp ayağa kalktı.

"En iyileri biziz de ondan. Kalkın hadi hazırlanıp havaalanına gidelim ve şu aşırı özel misafirlerimizi alıp otele getirelim. Sonra da özel hizmetlileri olalım."

Son cümleyi söylerken göz devirdi. Bence de çok saçmaydı. Ne bu yani, patronun yeğeni ve onun arkadaşları diye niye ben özel olarak ilgileniyorum ki? Amaç ne yani? Herneyse.

Otelde çalışanlar için özel tasarlanan formaları giyip saçımı da yaptıktan sonra doğal bir makyaj yaptım.

Neden makyaj yaptım bilmiyorum. Bir anda makyaj perileri geldi galiba.

Diğerlerinin hazırlanmasını beklemek tabiki de işin en sıkıcı kısmıydı. İnstagramda gezindim ama ondan da sıkılınca koltuğa oturup balkonun camından dışarıyı izledim. Hava yağmurluydu. Buna rağmen köle gibi önce otele -onları alıp götüreceğimiz arabayı almamız gerekiyor-, sonra havaalanına, sonra tekrar otele gelmemiz gerekiyor. Ayrıca Havaalanı ve otel arası baya uzun. Ayrıca yürümemiz gereken uzunca bir yolda var.

Ben bunları düşünürken sonunda hazırlanan kuzenlerimi alkışlayarak kapıya yöneldim. Ve sonunda evden çıktık.

************************************

Havaalanına gelene kadar bir tık ölsekte sonunda gelmeyi başardık. Oturduk ve "değerli misafirlerimizin" gelmesini beklemeye başladık.
Bende tabiki vazgeçilmez etkinliğim olan İnstagram'da gezinme etkinliğimi gerçekleştirdim.
Ben bakınırken patron aradı.

"Buyrun efendim."

"Geldiler. Size güveniyorum kızlar."

"Güvenebilirsiniz efendim."

Telefonu kapattıktan sonra Emre'nin durum attığını gördüm.

Bir 5 dakika kadar ekrana baktım.

Havaalanında çekilmiş bir fotoğraf. Ekipçe.

Rastgele bir havaalanı olsa şaşırmazdım. Ama bizim olduğumuz havaalanıydı bu. Hem de..

Tam arkamızda olmaları lazım.

Arkamı döndüm ve gözleriyle havaalanını süzen Emre'yle karşılaştım.

Aslında beni hatırlamadığından emin olduğum için çok stresli değildim.

Ama gözleri benimle buluştuğunda gülümseyip yanıma geldi ve elini uzattı.

"Tekrardan görüşebilmek büyük bir onurdur Yn."

Denek ~2~ (Mentor x Yn)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin