Hyunjin ile mesajlaşmamdan sonra sarhoş olduğunu anlamıştım. Yanına gitmem için bir neden yoktu aslında. Ama gitmek istiyordum
evinin yerini bildiğim için kolayca bulmuş ve bahçeden içeri girmeye başlamıştım.
ailesinden ayrı okuyordu. Zaten özel okulda okuduğu için zengin olduğunu anlamak çokta zor olmuyordu
kapıya tıklamaya başladım. Bir iki dakika sonra saçları dağılmış, burnu, yanakları ve dudakları kızarmış ve beyaz bez şortu ile bir tanrı duruyordu
aslında çokta duramıyordu. Başı dönmüş olacakki eli ile başını tutup kapının kenarına tutundu
"Hyunjin?"
"Ah sen ve ikizin, çok benziyosunuz"
"içeri geç salak çocuk"
"hmhm" derken içeri beni eli ile davet etti ve kendi de girdi. İçerisi kaos alanı gibiydi. Koltuğun üzerinde mavi pofuduklu bir örtü, yerlerde alkol şişeleri ve köpek maması. "Hyunjin iyi misin?" "yOK"
örtüyü üstüne alıp televizyona bakmaya başladığında yanına oturdum. Konuşmuyordu veya tepki vermiyordu
birden başını omzuma koydu garipsemeden maviliklerini okşadım
birden omzum ıslanmaya başladı. Ağlıyordu
"a neden ağlıyorsun ki şimdi"
"Haru.. Gitti ofd. Dan-o'nun suçu hep hık, neden kaderini değişmek istedi ki hık" arada hıçkıyordu ama sözlerine devam ettirmekte ısrarcıydı
"sadece bir dizi güzelim ağlamaya gerek yokk" derken elimle sakinleştirmek amaçlı yavaş yavaş kollarını okşuyordum. Birden üstündeki örtüyü attı ve gözlerini sildi, yüzüne sinsi bir sırıtma oturttu
Yanında oturmamdan yararlanarak kafamı koltuğun başlığına dayatıp yatar pozisyona gelmemi sağladı. Ne yapıyordu diye düşünürken saçları önüne gelirken tek çırpıda üzerime çıktı.
Ellerimle saçlarını geri attım. Sırıtması iyice büyürken dudaklarını dudaklarıma yaslayıp kendini bana sürttü. Az çok ne yapmaya çalıştığını anladığımda hemen üzerimden attım Hyunjini.
ne de olsa sarhoştu. özgür iradesi yoktu, alkolün etkisi gittiğinde pişman olabilirdi değil mi?
neden yaptığımı anlamaya çalışan gözler ile bakan Hyunjin'e sitemli bakışlar bıraktım
"Eğlenecektik" dedi, Hyunjin
"Pişman olmanı istemiyorum" dedim
"olmaamm" derken öpülesi dudaklarını daha da büktü. Koltuğa yanıma oturdu tekrar. Uzak durmakta kararli olduğum için hızlı şekilde tekli koltuğa oturdum. Bir kaç dakika sonra sızan hyunjin ile baş başa kaldım. Hızlıca kucaklayıp odasına götürdüm ve üstünü örttüm. Hafifce gözlerini araladı yatakta uzanırken
"seni affetim say" dedi ve dudaklarıma kelebek bir öpücük bıraktı. Gözleri tekrar kapandı. o gözleri kapanırken benim ağzım açılıyordu. Olayın şokunu atlattıktan sonra baş ucuna ağır kesici koydum ve not yazdım "Başın ağrımasını istemem ~Affettiğin Minho:D"bende oturma odasını toplayıp evime gittim
bu günü unutmayi planlamıyordum
umarm hyunjinde unutmaz...
HEHEHE ZORTENGEN

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teacher~Hyunho
Fanfictionstajyer öğretmen Lee Minho ve ona yavşayan öğrencisi Hwang Hyunjin