Yine sevdiğim adamın yanına gitmek için yürüyordum bu nasıl bir sevgiydiki beni karanlıklar kraleçesini acımasızlığın ve ölümün tanrıçasını dört yıl süren yolu bana iki günde bitittiriyordu.
Onun ateşi buz gibi karanlığa gömülmüş kalbimi ısıtmıştı âşk denilen şey belki sonum olacaktı bilmiyordum. Ateş tapınağına varmıştım sonunda
Etrafıma bakınıyordum o hasret kaldığım suratı görmek için sağa baktım sola baktım... Göremedim... Yoktu. Ah yüreğim, ah kalbim acıyordu çok acıyordu gözlerim istemsizce doldu konuştum yine o tapınakta belki bir ihtimal duyar diye
"sevgilim, kalbimin ateşi neredesin, ben sana kavuşmak için herşeyi yapıyorum belki beni tahttan inidrecekler" dedim titrek bir sesle özlemiştim şuanki uzaklığa bile zor dayanıyordum, ya o ölse ne olacaktı ben ölümsüz bir tanrıça o ise ateş krallığının ölümlü kralı nasıl dayanırdım
Nefes aldım sanırsın birdaha nefes alamayacak gibi bir kol sarıldı arkamdan titrek bir nefes verdim bu oydu ölümlü sevgilim kalbimin ateşi o gelmişti.
"Ağlama sevgilim buradayım, korkma bırakmam seni henüz değil" dedi kulağıma fısıldayarak
Gülümsedim, dakikalar geçti ve aynı şekilde duruyorduk onunla olduktan sonra heryer huzurluydu
"Neden geç geldin? Neden kendini benden dakikalarca mahrum bıraktın" dedim sesli bir nefes verdi arkamdan çekildi ve önüme geldi o mükemmel sarı gözleriyle baktı önce gözlerime sonra da kalbime en derin düşüncelerime, hayallerime, geçmişime ve geleceğime bakmıştı nefesini sesli bir şekilde verdi ve konuştu
"Ah nazlı sevgilim, bende zor geldim yanına insanlar artık bizden şüpheleniyorlar en ufak açığımızda beni öldürür seninde güçlerini alıp hapis ederler zaman daraldı iki seçeneğimiz var" dedi o çaresiz sesiyle
"Ya krallıkları birleştirip beraber yöneticez yada ikimiz ölücez" dedi durdum nasıl yapardım ki o bana emanet edilen krallığı nasıl paylaşırdım
Bu evrende dört element vardı hava, toprak, su ve ateş bu her kitapta böyle geçerdi krallıklar buna göre düzenlenmişti en güçlü krallık herzaman ateş kırallığıydı ardından su toprak ve hava diye ilerliyordu bu sıralama karanlıklar krallığı sadece bir kitapta bahsediliyor du
- KAİNAT KİTABI- en güçlü krallık aslında karanlıklar kırallığıydı dört element bahsedilirdi heryerde ama gece olunca başlardı herşey KARANLIK konuşurdu herşeyi karanlık herşeyi yönetirdi"Hephaestus sevgilim bir yol daha var belki bir ihtimal olur bilmiyorum ama denemeye değer" dedim nefesini sert bir şekilde verdi neden bu kadar sinirleniyordu ki?
Anlayamıyordum bazen
"Nasıl bir çözüm bu" dedi sert bir sesle
"Bana birdaha sert bir ses tonuyla konuşursan kötü olur" dedim sert ve uyarıcı bir sesle
"Üzgünüm sevgilim çok yorgunum bu aralar dedikodular artık boğmaya başladı" dedi hatasını anlamıştı
"Tamam sorun yok" dedim soğuk bir sesle
"Sen bana darıl-" lafını yarıda kesmiştim
"Çözüm şu krallıklar ayrı olacak ama biz evli olucaz tabi başta herkes onaylamaz ama kabullenmek zorundalar sonra bir varis doğacak buda krallıkları birleştirir bende gücümü ona devrederim ve bende ölümlü olurum yönetim onun elinde olduğu için yeminimi tutmuş olucam bu şekilde herşey çözülecek " dedim
Gözlerimin içine baktı gülümsedi
"Bu zor olur yani eğer çocuğumuz olursa krallıklar birleşicek tamam anladım sen güçlerini ona devredeceğin için yemininide tutucaksın oda tamam ama eğer ilk sen ölürsen ben yaşarsam yönetim onun elinde olmazki bende olur bu yüzden karanlıklar krallığı yönetilemez zaten yönetmek için senin kanına ihtiyacım olur " dedi tek kaşımı kaldırdım
" Bunuda düşündüm büyü yapıcaz en küçük çocuk yönetici olacak öyle biri olacakki hem zeki, hem kurnaz en tehlikeli o olacak ama bunu iyilik için kullanacak liderlik konusu olunca akıla ilk o gelecek, cesur olacak merhametli olacak, ama en merhametsiz de o olacak her gittiği yerde adaleti götürecek, savaş anında kontrol hep elinde olacak görüyorum hissediyorum anneme benziyor mükemmel olacak " dedim bana şokla bakıyordu
" Peki ya cinsiyeti ne " dedi aptalmıydı bu adam anneme benziyor demiştim
" Kız olacak" dedim kahkaha attı garip bir şekilde ona bakıyordum
"Kızmı güldürme beni bir kızda bu kadar şey olamaz" dedi nefesimi dışarı verdim
"Zamanı gelince görürsün sevgilim" dedim ve elbisemin iplerini yavaşça çözmeye başladım arkamı döndüm ve mermerden yapılan kare şeklindeki ortada bulunan büyük alana ilerledim
"Anlaştık mı?" dedim yandan bir bakış attım
"Emriniz olur sevgilim" dedi yanıma doğru ilerledi mermerin üstüne oturduğumda oda dibime girmişti
İlk öpücüğü bıraktı dudağıma
"Karanlığa sesleniyorum ve emir ediyorum, anlaşmak istiyorum ve soyumu ilerletmek amaçlı anlaşmayı sunuyorum" dedim ve bir öpücükte ben bıraktım dudağına
"Geleceği gördüm ve öğrendim doğacak olan kızıma bütün güçlerimi devrettim doğana kadar güçlerim hala benim"
bu sefer dudaklarımız birleşti bir öpücükle kalmadı dudaklarımız ayrılınca tekrar fısıldadım
"Karanlık ebedi olmalı gücüm hep artmalı bütün elementleri yönettim bu hep böyle olmalı"
"Emrediyorum ve onaylıyorum Ateş kralı Hephaestus Wilson ile evlenip ölümlü olmayı ben yeminimi tutum bunu ölüler alemi duymalı" dedim ve Hephaestus'un dudaklarına yapıştım
Tutku artık bütün vücudumu kontrol altına almıştı ellerinin biri elbisemin iplerini çözerken bir yandanda kendine bastırıyorsun diğer eli ise kafamın biraz daha aşağısındaydı
Dudaklarımız birbirine mühürlenmişti adeta tapınakta olan tek ses şuan birbirimizin dudağını iştahla öpmemizin sesiydi alt dudağımı dişleriyle çekiştirdiğinde ağzımdan küçük bir inilti çıkmıştı
Dudaklarımız ayrılınca hızlı hızlı nefes alıp veriyorduk arkama geçip bütün ipleri çözmüştü o bu sefer mermere oturduğunda ben ayağa kalkmıştım bu elbisenin düşmesine sebep olmuştu
...
Gerisi zaten belli yavrular ben bu smuth sahneleri başrol karakterlerimize bırakıyorum
Ateş aşkına yorum ve beğeni atın eliniz kopmaz ya!!! 😅😅
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK ATEŞ -GEÇMİŞ-
FantasyGeçmiş Ateş kıralığının yeni varisinin başına ne getirebilir ki? Annem ve babamın ani ölümü herşey altüst etmişti. Abim Lucas iki yaşında bir suikaste kurban gitmişti, ablam Liliy bilmediğim bir nedenle ölmüştü bu sayede tek varisleri ben olmuştum f...