~Miley'nin gözünden~
Sabah yine lanet olası alarm çaldı.Uyanmam gerekti.Ancak yatağın çekim gücü çok fazlaydı.Sonunda yanlızca gözlerimi açabilmiştim.Boş boş tavana bakarken annemin bağırışları duvarlarda yankılandı:
-Kalk artık Miley!Yine servisi kaçırma!
Gözlerimi devirip:
-Tamam anne,hem kaçırsam nolur ki ben büyüdüm;yürüyerek de okula gidebilirim,dedim.
Annem yanıma yaklaşarak:
-Sen hâlâ benim küçük prensesimsin,dedi ve dağınık saçlarıma bir buse kondurdu.Bu ani yumuşamadan pek hoşnut olmamıştım.Annem dışarı çıktığında kalkıp üniformalarımı giydim ve makyaj tabureme oturdum.Aynaya boş boş bakıyordum.Dağınık saçlarıma,bitkin yüzüme dalıp gitmiştim.Annemin bağırışı beni kendime getirmişti:
-Hazırlanıyor musun Mil?
Cevap vermemiştim ancak annem hazırlanmaya çalıştığımı anlamıştı sanırım.Kendime geldikten sonra saçlarımı düzleştirip,ince bir eyeliner çektim.Pek güzel olmamıştı ama idare ederdi.Parlatıcı sürüp tabureden kalktım.Aşağı doğru inerken aklıma bizim grupta yaşananlar geldi.Bizim grup Jessica,Zack,Katy,Cody,Wilmer ve benden oluşuyordu.Aslında grup içerisinde hiç tartışmamız olmazdı.Ancak geçenlerde gittiğimiz barda Jessica'nın sarhoş olup Zack'e sürtünme çabalarından sonra Zack'in çıktığı yani Katy ile araları bozulmuştu ve her fırsatta birbirlerine laf çakmaya çalışıyorlardı.Açıkçası ben Katy'i haklı buluyordum ama taraf tutuyormuş gibi görünmemek için bir şey demiyordum.Bunları düşünürken nasıl olup bittiğini anlamadığım bir şekilde kahvaltımı yapmıştım ve ayakkabılarımı giyiyordum.Annem yanağıma bir öpücük kondurdu ve tebessüm ettim.Merdivenlerden inerken yine aklıma Jessica-Katy olayı geldi yine düşünürken servisin korna sesiyle irkildim.Koşmaya başladım ve servisin içine girip her zamanki yerime yani cam kenarına geçtim....
~Justin'in gözünden~
Beyonce'yle tam öpüşecekken alarmın sesiyle rüyam bölündü.Yeni bir güne bir kez daha lanet okuyarak başlamıştım.Hemen kalkıp elimi yüzümü yıkadım ve üniformalarımı giydim.Aynanın karşısına geçip dağınık saçlarıma baktım.Vay be!Böyle bile yakışıklıydım.Neyse.Saçlarımı rampa yaptım.Ve kendime havalı bir bakış attım.Aşağı inerken mutfaktan gelen kokuyla beraber bizim grubu ve kavgalı olduğumuz grubu düşündüm. Bizim grup Elsa,Alfredo,Ashley,Rick,Olga ve benden oluşuyordu.Grubumu severdim ancak çok kavga ederdik.Kavga etmediğimiz bir gün bile yoktu.Hatta diğer gruplarla olan kavga sayımız bizim kavga sayımızın yarısı bile değildi belki de.İç çatışmalar yaşıyorduk ancak bunu diğer gruplara çaktırmıyorduk.Sonunda bu düşüncelerden sıyrılıp sandalyeye oturdum ve omletimi yemeye başladım.Annem bana 'günaydın' bile demedi.Nedeni sanırsam dün işyerindeki kaza.Herkes onu sorumlu tutuyormuş ancak o hiçbirşey yapmamış.Sonunda omletimi bitirip annemin yanağına bir buse kondurdum ve annemin yüzünü az da olsa güldürebildim.Savaştan zaferle ayrılmış edasında ayakkabılığa doğru yürürken babamın sesini duydum:
-Günaydın evlat!
Bana evlat demesine gıcık oluyordum ve bunu anlamış olmalı ki kahkaha attı.Bense ona bakmadan supralarımı giydim.Merdivenlerden inerken babamın sesini duydum tekrar:
-İyi dersler EVLAT!
Bu sefer 'evlat'ı bastırmıştı.Mimiklerim hiç oynamadan inmeye devam ettim ve servis kapıda belirdi.Servise bindim ve ilerlemeye başladık...
+++++++++++++++++++++++
Sanırsam biraz uzun oldu ama betimlemeli anlatımlar benim daha çok hoşuma gidiyor ve hikayemi böyle yaptım.Umarım iyi bir okuyucu kitlem olur.Okuduğunuz için teşekkürler ^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
∞ Jiley ∞
RandomJiley fanfictionu.Bu benim ilk kitabım ve hatalar varsa affola.Okursanız çok mesut olurum ^_^ şimdiden okuduğunuz için teşekkürler.