Düğün günü , Salih ve Nehir nikah masasından düğünü izliyolardı
Salihin içinde iki büyük taraf çarpışıyodu
Onu seviyosun
Sevdiğini sanıyosunSalih derin bi nefes verip
"Nehiri seviyorum" dedi içtenNehir "Bi şey mi dedin?"
Salih "Gelinlik güzel durmuş"
Nehir kızarmıştı eğer yüzünde makyaj olmasaydı bu belli olurdu
"He şey teşekkürler"...
Gece oluyodu Kahraman gelir
"Bi tanecik damadımız ve gelin hanımımız sizi eve ben bırakıcam"Salih "Arabayı insan gibi kullan ... lütfen"
Kahraman "Gel lan it"
Salih gülüp Nehirinde kalkmasına yardımcı olur , birlikte arabaya giderler
...
Salihle Nehir arkada oturuyo Kahraman arabayı kullanıyodu
Kahraman "Düğün yani düğününüz hoşunuza gitti mi?"
Nehir "Müzik ve gürültü tabiki de hoşuma gitti"
Salih "Halay çekmekten kollarım koptu "
Nehir yorgun olduğu için kafasını Salihin omzuna koyar , Salih ise onun yüzünü sol avucuylaseviyodu , bilmiyodu ama bunu yapmak hoşuna gidiyodu
...
Eve gideceklerini düşünürken Kahraman onları bi otele götürü vermişti
Otel odasında
Nehir "Şey bunun iplerini açmaya yardımcı olur musun?"
Salih "Hayani olur" diyip Nehirin sırtına bakmadan açmaya başlar
...
Nehir siyah rahat bi elbise giymişti , Salih ise kırmızı ti-şort ve siyah spor pantalon
Salih kendini yatağa bırakacağı sırada kapı çalar
Nehir kapıyı açınca Kahraman
"Şerbet ... içmeniz gerek"...
Kahraman zorla ikiliye şerbet içirip boş bardakları alıp çıkar odadan
Salih "Şeker oranı midemi ağrıttı be" diyip kendini yatağa bırakır
Nehirde diğer tarafa uzanıp
"Aynen ya"Kahraman gülerek giderken kendi kendine
"Azıtıcı olan şerbetleri içtiniz tebrikler"...
Salih içinden gelen isteği bastırmak için volta atıyodu odada
Nehir yastığı kafasına gömüp kendi kendine
"Salaklaşma lan"Salih aniden yastîğı çekip Nehirin yanına oturarak
"Seni istiyorum , bilmiyorum neden ama duramıyorum"Nehir Salihin dudaklarîna yapışır
...
Öhöm öhöm sabah saat 7 , Salih ve Nehir uyanıdıklarında ikiside çıp....
Nehir üzerine Salihin gömleğini alıp banyoya geçer
Salih ise dolaptan bi şeyler giyer üzerine
...
Otelin restoranında Kahvaltıda , Salihle Nehir bu sapkınca güzel geceyi aralarında kapatıp arkadaş olarak kalmaya karar verirler
~He yav he kesin arkadaşlıktır o~
Kahraman SalNeh'in yanına gelir
Kahraman "Nasılsınız?"
Salih "Senin yüzündeki gülüş ne öyle?"
Nehir "Mutluluğunun nedeni ne abi?"
Kahraman "Hiç , mutlu olmak için nedene ihtiyacım yok" diyip kahvaltıya oturur
...
Nehir bu gün gezip dolaşmış ve yorgun düşûp uyumuştu
Salihle Kahraman ikisi birlikte Kahramanın ince meselesi için bi yere gitmişlerdi bi kaç saatliğine ve şimdide geri dönüyolardı
Kahraman siyah takım elbise içinde beyaz gömlek, Salih ise mor takım elbise içinde beyaz gömlek giymişti
Salih "Ne kadar uzun sürüyo be senin iş"
Kahraman "Sen beni boş verde Nehirle evlilik nasıl gidiyo?"
Salih "Seviyorum da söyleyemiyorum be abi- Ben bunu yüksek sesle mi dedim?" diyip ağzını kapatır
Kahraman güler
İkili Kahramanın otelinden çıkıyolardı , Kahraman
"Cumaliyle Yamaç bozuşmuş "Salih kaşını çatıp
"Neden lan?"Kahraman "Burgazadalı Serdar mı ne boksa onun meselesinde plan ve strateji kavgası çıkmış"
Salih "Bende ciddi bi şey sandım be"
Kahraman Vale'ye para uzatınca adam kabul etmeden gider
Kahraman "Arabayı niye kapatıyon oç"
Salih abisinin omzuna vurup
"Boş ver"Kahraman "Kuyumcuya uğrayalim eşine bi hediye al"
Salih gülüp
"Olur gide- TUZAAAK" der uzaktan duran silahlı adamları görerekKahraman silahına sarıldığı an adamlarda ateş etmeye başlamıştı
Salih Kahramana siper olmak için abisinine sarılır önden
Silah sesleri sokağı bürüyoken Kahramanda karşı tarafı indiriyodu
...
Kahraman "Bittiler" der kan ter içinde kalmış bi halde
Salih abisinden uzaklaşır ve geriye sendeler
Kahraman "İyi misin lan?"
Salih "Yok bi şe-" tam yüz üstü düşücekken Kahraman onu tutar ve Kahraman yere utururken Salih abisinin kucağına düşmüştû
Kahraman düşmenin verdiği şoktan bi kaç saniyeye uyanıp Salihe baktığında beyaz gömleğinin sırtındaki kanı fark eder
Kahraman "Salih ! Saliiih"
Salih "İyi_yim"
Kahraman telefonunu aramaya başlar bu sırada Salihin sırtına kendi ceketini tutuyodu ama üç kurşunun açtığı yaradan akan kanın hangisini tutacağıni bilmiyodu
...
Yamaç ve Cumali mezarlıkta kavgaya tutußmuşlardı
Cumali Yamaça yumruğu iliştirip yere düşürür
Yamaç kalkıp saldıracağı sırada bi el silah sesi duyulur
İkiside bakınca İdrisi görürler
İdris "Ben yaşadığim sürece bir birinizde kavga edemezsiniz , ben öldükten sonra istediğinizi yaparsınız"
Tam Cumali bi şey diyecekken İdrisin telefonu çalar
...
İdrisin telefonu elinden yere düşer , arkaya sendeleyip bi taşın üzerine oturur
CumYam babalarının yanına kaşarlar
Yamaç "Baba noldu kimdi o?"
İdris titreyen sesiyle
"SALİHİMİ VURMUŞLAR"21eylül2023
Uzun bi aradan sonra yb
Yorum yapin lütfeeeeeeeen