Okuldaki revirden çıkınca eve doğru omzumda asılı olan çantamla beraber yürümeye başlamıştım.Burnum sızlıyordu ama sorun değildi sonuçta bu ilk değildi.
Daha önce birkaç kez daha böyle zorbalamışlardı,ama bu sefer çok ileriye gitmişlerdi.Ben bile bunu beklemezdim kaç yıllık zorbalar sonuçta alışığım.
Yolda biraz kedi seviyor,biraz da dinlenerek eve doğru gidiyordum.
Eminim anneme bundan bahsedilmişti ve en korktuğum şey buydu,bu tür olayların annem denen kadına bildirilmesi.Hiçbir zaman haklı olsam bile beni asla dinlemezdi,ve döverdi.
Belimde ve bacaklarımda morluk gibi şeyler hatta daha beterleri vardı ve bunu yapan sözde "annem" işte.Öz değil üvey anne.Evin kapısına vardığımda kapıyı birkaç kez çalmıştım ardından kapı açılmıştı,annem tarafından.
Bana çok tuhaf bakışlar yolluyordu ben ise korkak olacak türden bakışlarımı.Beni bir süre inceleyip konuşmuştu.
"İçeri geç Jisung."
"Tamam anne.."
Ayakkabılarımı çıkarıp içeriye geçtikten sonra kendisi koltuğa oturup benide karşısındaki tekli koltuğa oturtmuştu.
"Bu halin ne Han?"
"Anne ben-"
"Yine mi o zorbalar!?"
"..."
Koltuktan ayağa kalkıp yanıma gelmişti.Ben ne yapacağını merakla beklerken aniden yüzüme inen tokat ile ne yapacağımı şaşırmıştım.
"Seni işe yaramaz aptal velet!!Ne zaman benim istediğim tür bir çocuk oldun ki?Aklın fikrin ders harici herşeyde,daha kendini bile korumayı beceremiyorsun Jisung!Keşke orda seni bu hale getirmek yerine öldürmüş olsalardı,emin ol tek bir gözyaşı akıtmazdım Han"
Bu sözler annemin mi ağzından çıkıyordu gerçekten?Onun acımasız olduğu zamanları görmüştüm ama annemdi bu,ne yapacağı belli olmazdı.Annem..
Sözde anne,öz değil üvey anne..
Eminim üvey anneler bile çocuklarına daha iyi davranıyor.Daha fazla annemin gözlerine ağlamaktan bakamayacak durumda olduğum için odama gidip çantama birkaç parça birşey ve biraz da odamdaki atıştırmalıklardan alıp koşarak çıkmıştım.Ayakkabılarımı annem yetişmesin diye acele ile giymeye çalışıyordum.
Çünkü annem yine aynısını yapacaktı.Konuşup konuşup özür dileyecekti.Ve cidden bıkmıştım.
Özür dilemek..
Özür dilemek bu kadar basit miydi?İnsanların kalbinde açtıkları yaraları,travma etkisi bıraktıkları kelimeleri bizi düşünmeden ve acımdan söyleyebildikten sonra aptal bir özür neye yarardı ki?Koşarak evden çıktıktan sonra sokakta gezmeye başlamıştım.Hep böyle yapardım.Geceyi rastgele bir sokak arasında geçirir sabah ise eve dönerdim ve hiç birşey olmamış gibi davranırdık.Çünkü zorundaydım.Hiç birşey olmamış gibi davranmak zorundaydım.
Caddelerde gezerken yine aynı caddeye girmiştim.Buradaki herkesile tanışmıştım neredeyse.
1-2 ev harici tüm apartmanı tanıyordum.Her gece o apartmanın kapısının ağzına geldiğimde beni içeriye alırlar ve yaralarımı sararlardı.Hepsi annem ile olan durumu biliyordu.Yine apartmanın kapısının ağzına geldiğimde kimseyi beklemeden yere oturmuş ve duvara yaslanmıştım.Daha sonra kendimi uykunun kollarına bırakmıştım.
Tabii gözlerimi açtığımda kendimi bir yatakta bulmayı beklemiyordum.Gözlerimi açtığımda önce 15 saniye kendime gelmeye çalıştım.
Daha sonra etraftan kalkıp odadan çıktım ve korkmaya başladım çünkü burasının kimin evi olduğunu bilmiyordum.Ev çok lüks bir şekilde düzenlenmişti.
Zengin evi olduğu her halinden belliydi yani.Odadan dışarıya çıktığımda Minho Hoca ve Soobin Hoca ile karşılaşmayı beklemiyordum.
Minho,hoca dememe gerek yok zaten içimden konuşuyorum.
Hemen yanıma adımlayıp beni incelemeye başlamıştı."Jisung,bir yerine birşey oldu mu?İyi misin?Ağrı kesici falan vereyim mi istersen?Hmm?"
"A-hocam gerek yok ki"
"Sana ne oldu Jisung anlat bakalım?"
Soobin hoca sorduğunda üstü kapalı anlatmıştım çünkü annem ile olan konuya detaylıca girersem çıkamazdım.Sadece tartıştık falan demiştim.Tokat attığını demedim.
"Han,eğer annen ile sadece tartışmış isen yanağındaki tokat izi kendi kendine mi oldu?
"Minho Hocam-"
"Bu apartmanda olduğumuz için bizde biliyoruz Jisung,annenle olan ilişkini.Saklamana gerek yok bizden korkma çekinme."
Ne yani biliyor muydu?O zaman neden en başından beridir bana yardım etmemişti?
"Sadece tartıştığımızı mı biliyorsunuz hocam?"
"Derken?Dahası da mı var?"
Bana tedirgin gözlerle bakarken ona cevap vermiştim.
"Ah-yok yani hayır ne dahası hocam d-dahası yok ki!!"
"An Jisung-ah,seni düşündüğünden çok daha iyi tanıyorum bu yüzden bana söyler misin bebeğim?"
Bebeğim mi?Ne.Dur bir dakika şuan zaman durdu o bana bebeğim dedi değil mi..
"Hocam.."
Yavaşça yanıma yaklaşıp elini omzuma koymuştu.
"Evet Jis,söyle bana."
Yavaşça yutkunmuştum.
"Sırtım.."
"Dur bir dakika..ne?
"Evet hocam..sadece sırtım değil bacaklarımda aynı şekilde."
"Bacakların,görebilir miyim?"
"Ama-"
"İçeriden sana bir şort vereceğim,
Onu giy gel olur mu?"Tamam"
İçeriden bir şort vermişti.Morluk denecek şeyler çok belli oluyordu böyle.Odadan çıkıp Minho Hocanın yanına geldiğimde bakıp gözlerini açmıştı.
"Annen sana bunu nasıl yapar?"
O sırada Soobin Hoca da konuşmuştu.
"Öz annen olduğuna emin miyiz?"
"Ben hiç emin değilim hocam.."
Minho Hoca ben mırıldanırken yanıma gelmişti ve ellerimi alıp avcunun içine koyup tutmuştu.
"Seni korumak için Soobin ve ben herşeyi yapacağız Han,sana söz veriyorum."
"Evet söz veriyoruz!!"
Onlara bakıp gülümsemiştim.
Arkamda duracak böyle sağlam insanların olması güzel hissettiriyordu.Artık korkmama gerek yoktu onlar beni korurdu.Değil mi?
______________________
anyoooonng~
ben geldim yb attım😎
nasılsınııızz?oy ve yorum.
sizi seviyorumm muah!!☆
ŞİMDİ OKUDUĞUN
men asik olmusem-minsung
Fanficminho: arkadaslar men asık olmusem. bir gulusu güzele vurulmusem.