ÖLÜM ÇANLARI

ÇAN SESİ

Yeni bir gün, herkesin kafasında çalan çanlarla yeni bir gün.

Hani bazen olurda birisi size yaşamanız gerektiğini söyler ama öyle olmaması gerektiğini bilirsiniz ya, öyle bir gün işte.

Yine bir çan sesi, yine bir çığlık sesi.
Ardı ardına çalan çanlar insanın kafasında şu düşünceyi uyandırıyor;

"Benim sıram ne zaman?"

3 ay önce...

Genç kız, edebiyat dersindeydi. Notlarını alıyor, dersi ilgiyle dinliyordu.
Her ne kadar sınıf onun gibi ilgili olmasada zevk alıyordu edebiyattan.

Birden arkasındaki kız dürttü onu. Uzun siyah saçlarını dağınık bir at kuyruğu yapmış, okul formasını giymemişti.

Yerinden sıçrayarak arkasını döndü. Bıkmış bir ifadeyle kıza gözlerini dikti.

"Ya ne var ne?! Dersin başından beri bi rahat bırakmadın!" Dedi bıkkın bir şekilde.

"Of be Sky, sende hemen şikayet ediyosun!" diyerek yakındı kız.

"Bana notları atsana akşam" kendini şirin sandığı bir ifade takındı suratına.

"Ay hiç uğraşamicam seninle Lenora, git uğraşmak için başka birini bul."

Kız oflayarak önüne döndü. Her ne kadar sinir olsa da seviyordu arkadaşını. Belki de tek arkadaşıydı.

Not almak için kalemini eline aldı, fakat kendisini durduran bir sesle irkildi.

Çığlık sesi.

Sky, gelen çığlığı tek o mu duydu diye etrafına bakındı. Herkes normal davranıyordu.
Yanlış duymuş olabileceğini düşünüp tekrar yazmaya dönecekti ki kendisini durduran bir ses daha oldu.

Çan sesi.

Ardı ardına çalan çan sesleri kızı rahatsız etmeye başlamıştı.
Sesleri tek o duyuyor olamazdı herhalde?
Yani en azından öyle umut ediyordu.

Lenora'ya doğru döndü.

"Sende duydun mu?" Diye fısıldadı.

Sky'ın fısıldamasıyla irkilen Lenora,  şaşırmış bir haldeydi.
Çünkü o hiç ses duymuyordu.

"Ne sesinden bahsediyorsun?" Diye sordu kız.

Sky'ın içini bir huzursuzluk kapladı.
"Çan sesleri... Nasıl duymuyorsun? Çok gürültüler!?"

Kız endişelenmeye başlamıştı. Arkadaşının bu kadar korkması onu da etkilemişti.

"Sen iyi olduğuna emin misin Sky? Mantıklı konuşmuyorsun..." dedi Lenora şüpheli bir sesle.

Sky artık çıldıracak haldeydi, ardı arkası kesilmeyen çan sesleri gittikçe sesini yükseltiyordu.

"Her çığlık, bir çan. Her çan, bir ölüm."

Beyninde yankılanan bu yabancı ses,  partiye davetsiz katılan bir misafir havası veriyordu.

Sky'ın kafası çok karışmıştı. Tüm o çan sesleri ve çığlıkların üstüne bir de bu yabancı ses eklenmişti.

Sesler yükselirken genç kız bir anda ayağa kalktı, ellerini saçlarına geçirdi. Çan sesleri artık onun kendi sesini bile duymasına engel oluyordu.
Avazı çıktığı kadar bağırdı fakat yine de duyuramadı kendisine sesini.

Sınıftaki tüm öğrenciler gözünü ona dikmişti. Kızın davranışları onlar için garipti.

Öğretmen, kendince haklı bir şekilde  kıza doğru yaklaştı ve elini delirmiş durumdaki kızın omzuna koydu.
Ona birşeyler söyleyip azarlamaya çalışsa da Sky onu duymuyordu.