Başlıyoruz...
Bir zamanlar, sessiz bir kasaba olan Elmwood'un sokakları, sık sık rüyalarına kabuslar getiren bir efsane ile doluydu. Kasaba halkı arasında dilden dile dolaşan bu efsane, "Ejderha Gözü" olarak biliniyordu. Hikayeye göre, yüzyıllar önce kasabanın yakınında bulunan derin bir ormanda yaşayan esrarengiz bir varlık vardı. Bu varlık, gözleri parlak kırmızı ve büyüleyiciydi. Kimi insanlar onu bir ejderha olarak tanımlardı, kimisi ise daha kötü bir şey olduğuna inanırdı.
Kasaba halkı, Ejderha Gözü'nün ormanda yaşadığına ve sık sık kasabaya yaklaştığını iddia ederdi. Ancak hikayenin en ürkütücü yanı, göz teması kurulan herkesin deliye dönüşeceği veya kaybolacağıydı. Kimse bu hikayeye inanmak istemese de, kasabada zamanla tuhaf olaylar meydana gelmeye başladı.
İlk olarak, ormanın yakınındaki evlerin pencerelerinde parlak kırmızı gözlerin parladığı iddiaları ortaya çıktı. Sonra, bazı insanlar ormana girdikten sonra bir daha geri dönmemeye başladı. Kasaba halkı, bu olayları rastlantıya bağlayamayacak kadar çoktu. İşte böylece Elmwood, Ejderha Gözü'nün etrafındaki bir kara efsaneye dönüştü.
Hikaye, genç bir kadın olan Emily'nin yaşadıklarıyla devam eder. Emily, merakı ve cesaretiyle tanınan biriydi. Bir gün, kasabanın sınırlarını aşarak ormana doğru yürümeye karar verdi. Yanında sadece el feneri ve güvendiği köpeği Max vardı. Emily, Ejderha Gözü'nü araştırmak istiyordu.
Derin ormana girdiklerinde, gece çökmüştü ve yıldızlar bile gözükmüyordu. Emily ve Max sessizce ilerlerken, birden el fenerinin ışığı bir şeyin yansıdığını gösterdi. Emily, gözleri yuvarlak ve kırmızı bir şekilde parlayan büyüleyici bir varlıkla karşı karşıya geldi. Max hemen havlayarak Emily'i uyandırdı, ancak iş işten geçmişti. Ejderha Gözü'nün gözleri, Emily'ye dikildi ve anında bir şeylerin değiştiğini hissetti.
Emily'nin davranışları tuhaflaştı, aniden ormanın derinliklerine doğru koşmaya başladı. Max ise korku içinde uluyarak geride kaldı. Kasaba halkı, Emily'nin akıl sağlığını yitirdiğini düşündü. Ancak bir daha geri dönmedi ve kayboldu.
O günden sonra, Elmwood kasabasındaki hikaye daha da derinleşti. Ejderha Gözü, ormanda hala varlığını sürdürüyordu ve kasabanın insanları artık ormanın sınırlarını geçmekten korkuyorlardı. Emily'nin kayboluşu, Ejderha Gözü'nün gerçek olduğuna dair inancı daha da güçlendirdi. Elmwood'da hala anlatılan bu korku hikayesi, insanların ruhlarını titretmeye devam ediyor.
Unutmayın, bu sadece bir hikaye ve gerçek değil. Ancak Elmwood kasabasının halkı için, Ejderha Gözü'nün varlığı hala bir gizem ve korku kaynağı olarak devam ediyor.
