''Artık o bilgisayarın başından kalkmayı düşünüyor musun,Gece'ciğim?'' Bende annemin sesi ne zaman duyulacak diyordum.Hah,tamda zamanında.''Anneciğim,tamda dediğin gibi.Ben gececiyim.'' dedim hala bilgisayar ekranına bakarken.
''Bazen gerçekten beni zorluyorsun.'' Güldü ve kapıyı kapattı.
Ben Gece.Annemin neden bana bu adı koyduğunu hep düşünmüştüm.Geçen sene babam ile annem ayrıldıktan sonra sormuştum.Bana 'Babanla bir gece kaza yaparak tanışmıştık.O günden beri geceleri severim.Seninde ismini bu yüzden Gece koymak için diretmiştim.Sonunda bana dayanamayıp izin verdi ve senin adını Gece koyduk.' demişti.Aslında bu çok güzel bir şey.Yani babanızla annenizden kalan bir anıyı taşıyorsunuz.
Aslında annem ve babam birbirlerini severek ayrıldılar.Ayrı bir saçmalıktı bu da.Kardeşim ve ben bunu hiç kabullenemeyeceğiz galiba.
Ben 17 yaşındayım.İstanbul'da özel bir lisede okuyorum.Pek arkadaş canlısı biri değilimdir.2-3 arkadaşım vardır ama beni bütün okul tanır.'Asosyal' diye çağrılırım.Bunu bende sevmiyorum ama insanlarla da uğraşmayı sevmediğim için takmam.
Kardeşim Cem 16 yaşında.Herkesten çok sevdiğim kişidir.Aynı lisede okuyoruz.Bazen kavga ederiz ama birlikte daha çok güleriz.
Annemi sinirlendirmeyip bilgisayarımı kapattım.Yatağıma geçip ışıkları kapattım.Yarın yeni bir okul yılının ilk günü.
****
''Gece!!''
Evet bu bağıran Asya'ydı.Kafamı sesin geldiği yöne çevirdim.Bana doğru koşturuyordu.En sonunda kollarını boynuma doladı.
''Seni çok özledim.'' Evet bu 'çok' kelimesini baya uzatarak söyledi.Bende ona karşılık verdim. ''Bende seni çok özledim,Asya.''
''Okula yeni gelen çocuğu gördün mü?'' dedi bana gözlerini oyuklarından çıkacak gibi bakarak.''Hayır ama Cem'den duymuştum.'' dedim.Evet,Cem sevgilisinden alırdı haberleri.Sevgilisi yani Ayça,okul dergisinde fotoğraflarla ilgileniyordu.
Bunları düşündükten sonra ''Eee,n'apim yeni çocuğu?'' dedim.Bana 'Sen mal mısın?Evet malsın.' bakışlarından attı. ''Kızım,çocuk model ve fotoğrafçı mal mısın sen?'' dedi.Hm,bu kısımları bilmiyordum.Ve..OHA.Fotoğrafçı mı?Ve model?Asosyal olsam bile bende hobi olarak fotoğrafçılıkla ilgileniyorum.Aman neyse...
''İyi,çocukla tanışırsınız.Neyse ben sınıfa çıkı—'' Son cümlemi söylerken geri geri söylüyordum.Cümlemi birisine çarpmamla bitirememiştim.
''Ah,özür dilerim.'' dedim hemen çarptığım kişinin kim olduğuna bakmadan.Kafamı kaldırdığımda karşımda hiç tanımadığım biri duruyordu.
''Asıl ben özür dilerim.'' dedi.Yüz hatları çok sertti.Asya'nın elini belimde hissediyordum.Beni uyarıyor gibiydi.
Yok artık! Bahsettiğimiz çocuk bu çocuk muydu?
Bunu farkettiğime sevindim bir taraftan.En azından 'Oha' gibi bir şey dememiştim çocuğa.
Gülümsedim ve yeni çocuğun yanından geçip gittim.
Sınıfa girdikten 5 dakika sonra zil çaldı.İlk ders Fizik'ti.En nefret ettiğim ders ama en sevdiğim hoca geçireceğim 40 dakika...
Fizik hocası Adnan Hoca içeri girdiğinde yanında..Aha şimdi sıçtık.
Hoca içeri girdiğinde yanında şu yeni çocuğu da getirmişti.Gerçekten mi yani?Gerçekten mi? O çocuk bizim sınıfta mı yani şimdi?
''Evet arkadaşlar.Bu yeni arkadaşınız Selim Yılmaz.Umarım iyi anlaşırsınız.Geç bakalım yerine evladım.'' dedi Adnan Hoca.Neden bilmiyorum 'Geç bakalım yerine' lafını duyunca istemsizce sınıfın içinde gözümü gezdirdim.Bu yeni çocuk nereye oturacaktı? Sınıfın içinde hiç boş yer—
''Burası boş mu?'' Düşüncelerimi bölen yeni çocuğun sesiydi. ''Tabii.'' dedim sırıtarak.İşte şimdi başlıyoruz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UKALA
Teen Fiction''Çok ukalasın.'' dedi bana dönüp.''Ne sandın?'' dedim şaka amaçlı saçımı sağ elimle savurarak.Güldü.Gülmesine sebep olmuştum.GÜLMÜŞTÜ. Selim'in gülüşü gerçekten harika.O tiz sesli kahkası.Hatta biri görmesin diye gizliden sırıtışı bile harikadır.Çü...