2 Different People | GeminiFourth✓

[Kurabiye]

.
.
.

"Ya bakın dil bölümü o kadarda zor değil"

Diyerek çıkıştı fourth oturduğu masada. Oldukça ciddi görünüyordu. Kaşlarını çatmış dudaklarını ısırırken derin nefes alıyor, etrafa bakıyordu..

"Ya mal mısın abicim! Bi yarışma için bölüm değiştirmek nedir!"

Nanon bağırdığında masada ayaklanarak fourth a eğilmiş ve kafasını eliyle ittirmişti.

"Biliyorum! Sadece artık sayısal fazla stres yapmaya başladı.. sözel derslerin bok gibi, ezberim yok; tarihten nefret ediyorum ve dil kolay geliyor."

Fourth eliyle başını ovduğunda mızmızlanırmış gibi sesler çıkarmaya başladı. Öğle arası, yemek yemek için ayrılan bir süreydi fakat fourth sayesinde geleceği için tartışılacak bir zaman dilimi olmuştu.

Bu ana kadar gelip yarıda bırakmak kolay değildi, olmamalıydı da.. geceni gündüzüne katıp çözdüğün testlerin karşılığı bir anda kaybolacaktı.

Etraf öğrenci sesleri ile doluydu.. sabit bir ritimde, yan taraflarında ki basketbol sahasındaki çocukların topu zemine vurması koridorlarda yankı yapıyordu.

Öğlenin verdiği hafif mayhoşluk ve yarıladıkları günün yorgunluğu vardı üstlerinde... Fourth matematikte iyi olmasaydı okulun boş çocuklarından biri olacaktı kesinlikle. Ne kadar vurdum duymaz olsa da bazı kararlar da bu kadar çabuk davranmamalıydı.

Ciddi bir şekilde konuyu tartışırken fourth'un gözüne karşı masaya oturan gemini takıldı. Tek başınaydı ve canı sıkık duruyordu.

"Bekleyin bir dakika geliyorum."

Fourth ayaklandığında gözünü gemini'dan ayırmadan konuşmuştu.

"Nereye lan?"

First meyve suyundan bir yudum alıp konuştuğunda fourth'un kaşı ile işaret ettiği yöne baktı.

"Bakın dil bölümüne geçmemin nedeni kesinlikle onlar değil. Bende istemem herhalde o piçlerle aynı sınıfta olmayı."

Fourth, son sözünü de söyledikten sonra yemek tepsisini alarak tek başına oturan çocuğun yanına gitmişti.

"Sela-"

"Ne var?"

Diyerek böldü fourth'un sözünü.

"Tek başına oturduğunu görünce-"

O an fourth'un sözünü karşısındaki çocuğun bakışları bölmüştü.

Fourth'un tek amacı ona biraz daha yakın gibi davranıp, zamanı geldiğinde onları sabote etmekti.

"Heyy sakin ol kötü bi amacım yok.."

Derin nefes aldı ve devam etti,

"Ve lütfen anneni yemişim gibi bakmayı bırak... korkuyorum."

Fourth konuştuktan sonra sırıtmış ve ensesini kaşımıştı.

"Oturabilir miyim?"

Fourth birkez daha konuştuğunda karşısındaki çocuk ilk önce sabır diler gibi iç çekmiş, daha sonra da kafasını evet der gibi yavaşça eğmişti.