4

38 5 0
                                    

Jeongguk

Erkenden uyanıp Jimin'i uyandırmaya çalışıyordum. Hocaların verdiği proje ödevlerinin taslakları laptobumun içerisindeydi. Laptobumda Jimin'lerin evinde kalmıştı.

Laptobumu bulmak için alt-üst ettiğim odayı toplayamaya başlamıştım. Devam edeceğiz diye kendime yük çıkarmayıp Jimin'lerde bırakmıştım. Bu sonradan aklıma gelmişti.

Jimin'i hâlâ uyandıramadığım için odadan çıkıp Jimin'nin bana verdiği evlerinin anahtarını alıp evden çıkarak Jimin'lere yürümeye başladım.

Eve 10-15 dakika sonra varıp anahtar ile kapıyı açıp içeriye girmiştim. Sessizce yukarıya çıkıp Jimin'nin odasına girerek masada duran laptobumu almıştım. Geri odadan çıktığımda Jimin'nin abisini ve arkadasından odadan çıkan bir kız görüp adımlarımı yavaşlaşmıştım. Taehyung beni görünce az da olsa şaşırmıştı.

"Jeongguk? Ne yapıyorsun sen bu saatte burada?"

"Hiiç..,"

Elimdeki laptobu gösterip yere bakarak konuşmaya devam ettim.

"Laptobumu burda bırakmıştım da, onu almaya geldim. Gidiyordum şimdi."

Başını salladıktan sonra aşağıya inmeye başlamıştılar. Ben de onlara arkalarından bakakalmıştım. Yürümeye devam edecek iken telefonum çalmıştı. Jimin uyanmış olmalı ki arıyordu. Hemen açıp telefonu kulağıma götürmüştüm.

"Alo?"

"Efendim?"

"Nerdesin sen ya? Uyandım hiçbir yerde yoksun?"

"Sizdeyim. Laptobu almaya geldim. Sana haber verip çıkacaktım ama sen bir türlü uyanmadın ben de mecburen direkt gitmek zorunda kaldım. Zaten geliyordum şimdi."

Jimin onaylayan mıtıltılar çıkarıp aramayı kapatmıştı. Ben de yeniden yürümeye devam ederek aşağıya inmiştim.

Taehyung ve yanındaki kız salonda oturuyorlardı. Ben aşağıya inince Taehyung beni görüp ayağa kalmıştı.

"İstersen seni evine bırakayım zaten dışarıda işim var, yolumun üstü."

"Kendim giderdim aslında."

"Hava soğuk yürüme boşuna, hastaymışsın bir de."

Kapıya doğru gidince peşinden gitmiştim. Arkamdan da o kız geliyordu. Ona baktığımda bana göz devirmişti. Önüme dönüp yürümeye devam ederek evden çıkıp bahçeye çıktım.

Taehyung arabayı açıp binince ben de arka tarafa binip oturmuştum.

"Elisa geliyor musun, bekliyor musun?"

"Bekleyeceğim, siz gidin."

"Eh pekala."

Arabayı bizim eve sürmeye başlayınca pencereden baktım. İsminin Elisa öğrendiğim kız içeriye geri girmişti.

-


Bir kaç dakika sonra eve gelmiştik. Arabadan inip el sallayarak içeriye geçmiştim. Jimin hemen önümde bitmişti.

"Abim mi bıraktı hızlı geldin?

"Evet abin getirdi."

Yavaşça salona geçerek oturup Jimin'e baktım.


"Acıktım ben. Kahvaltı hazırladım sen gelene kadar. Mutfağa geçelim hadi."

Pure / TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin