Septem

18 5 1
                                    

[Jisung'un anlatımıyla]

Uyandığımda gece değilde sabahtı, yumuşak beyaz çarşaflı bir yataktaydım. Yavaş yavaş olanları hatırlarken kimin evinde olduğumu hatırlayınca kalbimin hızlanmasını durduramadım. Etrafıma bakındığımda tam yatağın yanında sandalyede oturarak gözlükleriyle mükemmel görünen o adamı gördüm. Ciddi anlamda büyüleyici ve güzeldi, herşey mi yakışırdı birine? Okuduğu kitabın sayfalarını çeviren damarlı el üstü ve güzel parmakları o kadar hoş duruyordu ki kitabın üzerinde.. kelimelerle anlatamaz derecede büyüleyiciydi..

Onu izlerken dakikaların nasıl geçtiğini fark etmemiştim yüzünü incelerken gözleri gözlerimle buluşunca utanarak gözlerimi kaçırdım, uyandığımı fark etmiş olacak ki kitabı nazikçe kapatıp bir kenara koydu ve oturduğu yerden kalktı.

"Günaydın, oturmak ister misin?"

"Bi doğrulsam iyi olur aslında.."

Beni belimden tutup nazikçe doğrulttu, sırtımdaki yanma hissinin nedenini biliyordum. Araba çarptığında sürüklendim sanırım, beni doğrulttuktan sonra üstümdeki yorganı ve yastığımı düzeltti. Derin nefes alıp konuşmaya başladım

"Ben.. neden buradayım?."

Sesimi çok çıkartamasamda ortam sessiz olduğu için kolayca duyulabiliyordu. Bir süre durakladı benim gibi derin nefes alıp yere bakarak konuşmaya başladı.

"Ben, özür dilerim Jisung. Binlerce yüzlerce kez özür dilerim.. ben.. sana çarptım. Ama dalgındım ve yorgundum geldiğini göremedim.."

Dediği her kelimede yavaş yavaş şok olurken bir yandan da özür dilediği için nedenini bilmediğim şekilde gözlerimin dolduğunu hissettim, kalbimden gelen ufak acıya anlam veremiyordum. Sanki acı gittikçe yoğunlaşıyor ama bir o kadarda beni ona bağlı kılıyor, bu his ne? Anlayamıyorum..

"Özür dilemene gerek yok sunbae.. sorun değil.."

"Bana sunbae demene gerek yok Han, Minho Hyung desen yeter. *Hatta baş başayken sadece Hyung da diyebilirsin"

(*:Koredeki gay ilişkilerinde Ukenin Semeye Hyung demesi Semenin hoşuna giden bir tabirdir.)

Dediği şeyi algıladığımda utançtan kızarmamı engelleyememiştim, etrafı inceliyor birşey olmamış gibi davranmaya çalışıyordum..

"Aç mısın?"

"Evet, biraz."

Beni salona götürmek amacıyla yavaş ve nazikçe kucağına aldığında kafamı göğsüne yaslamış ondan gelen hafif ama çekici kokunun huzuruyla gözlerimi kapatmış anın tadını çıkarıyordum. Salona getirdiğine beni koltuğa koymuş rahat etmem için de başımın altına yastık koydu ve mutfağa yöneldi. Mutfağa girmeden önce duraksadı ve bana baktı.

"Yorgan ister misin? Soğuk hava."

"Hayır Minho hyung teşekkür ederim.."

Gülümsedi ve içeri gitti.
Gülümsedi.
O kadar içten ve güzel gülümsüyor ki..

--

Selam
ÇÇk uzun yapamadım zaten bu araba çarpma olayını da pek uzatmayacağım zaman atlayışı ile bitireceğim çünkü texting kısımlarını da yazmam lazım
Görüşürüz
Seviyorum lan sizi


"Biz ekim ayında aşık olduk, Sonbaharı sevmemin de nedeni bu."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 14, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

"Bin İşte!" MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin