Herşeyim alt üst olmuş.
Oy atabilir miyizz?_____________
Yürüdüğüm düz yolda bile yamuk yürüyordum, kollarım benden bağımsız sağa sola sarkıyordu.
Kenara park edilmiş arabalar çift gözüküyordu gözüme.
Arkamdan gelen korna sesini duysam bile tepki veremiyordum,
Vücudumu saran rahatlama ve kanımda dolaşan uyuşturucu resmen beni zombiye çevirmişti.
En sonunda arabanın kapı sesi gelmişti ardından gelen ayak sesleride onu takip etmişti.
Anında yakamı kavrayan ellerle durdum.Yüzüme inen sert yumruk ile kafam yana düşerken gülümsedim.
Hissetmiyordum, o kadar uyuşmuştum ki kaç doz çektiğimi ayırt edemiyordum.
"BIKTIM ULAN SİZİN GİBİ İTLERDEN,O MADDELERİ İÇİP ZOMBİ GİBİ DOLANIYORSUNUZ ORTALIKTA!!" yüzüme doğru bağıran adamla sonunda irkilmiştim. Sarsak bir şekilde elimi adamın koluna atarken ne yaptığımı kavrayamamıştım.
Anında yakamı tutan eller beni kaldırama doğru fırlatırken kalçam sert zemine çarptı.
"Ulan..sizin yüzünden en son katil olacağım" diyip üstüme tükürüp uzaklaştı adam. Ve ben sadece bakabiliyordum, o arabasına binip yoluna devam ederken bakakaldım.
Geriye doğru çekilip sırtımı kaldırımın dibinde biten evin duvarına yasladım ve bacaklarımı kendime çekip gözlerimi yumdum.
Yutkunup gözlerimi araladım ve etrafa baktım ardından bir elimi kaldırıp inceledim.
Sokak lambasının ışığı parmaklarımın arasından sızarken ellerim tir tir titriyordu, ellerimi yumruk yapmaya çalışsamda olmuyordu.Gelen yüksek sesler ve adım sesleri ile irkilip kafamı kaldırdım.
"Ben dedim ama kerime o kıza yazma, abisi seni yan yatırıp düz siker diye" bir kahkaha tufanı koparken görüş açıma 3 beden girmişti.
"Oğlum çakı çekti çocuk,keşke sikseydi daha iyidi" 2. Bir kişiden daha ses gelirken olduğum yere dahada sindim.
Hepsi kendi halinde gülüp konuşurken aralarından birinin gözü beni buldu.
"Lan" kısık sesle konuşan kumral uzun saçlı çocuk sanki yeni bir tür görmüşcesine gözlerini kısıp bana bakıyordu.
Onun tepkisi ile yanındaki 2 kişininde bakışları bana dönmüştü. siyah saçları olan bir çocuk vardı en sonda, hemen ortalarında iste oldukça kısa saçlı, yapılı bir çocuk vardı.
Gövdemi tek yumrukta parçalara ayırabilirdi.
En sonunda esmer,siyah saçlı olan en köşeden çıkıp yanıma adım adım geldi.
Ben dahada kendimi duvara yapıştırırken yaklaşan bedenin gölgesi ile yüzüme vuran sokak ışığının aydınlığı kesilmişti."İçmiş mi lan bu" önümde eğilip vücudumu gözlerken en sonunda koyu çakır gözlerini gözlerime çıkardı.
Bir gözünü kırpıp konuştu.
"Hayırdır sen?" Bu soru nazikçe sorulan bir soru değildi, kesinlikle değildi.
Dudaklarımı oynatmaya çalışsam bile açılmıyordu sanki uhu ile yapışmış gibiydi.Kumral,beyaz tenli çocuk yanıma yaklaşıp yukardan baktı bana.
"Hortlak mısın lan sen bu hal ne çocuk" kumralın alaylı ve bir o kadar meraklı sesi ile esmer olanda bana merakla bakmaya başladı. titreyen elimi kaldırıp dibimde olan esmerin yüzüne koydum.
İnce parmaklarım tüm yüzünü kaplarken gülme sesleri kulağımı doldurmuştu.
Bakışları çok rahatsız ediciydi, beni görmesini istemiyordum."Neyi gizlemeye çalışıyorsun" o kadar erkeksi bir sesi vardı ki kulaklarıma kadar ısındığımı hissetmiştim. yüzünde olan elimin bileğini tutup indirdi.
Diğerlerine kıyasla daha otoriter biriydi,ses tonundan ve diksiyonundan anlaşılırdı.
"bakmayı kes" titreyen sesim ile ikili dalga geçerken yapılı vücudu olan kendini belli edip baş ucuma geldi.
"Oğlum dalga geçmeyin lan çocuğun haline bakın" onun ciddi sesi ile diğerleride ciddileşmişti.
Şimdi 3lü pür dikkat beni incelemeye başlamıştı.
Aklım yavaş yavaş gerçekliği kavrarken başıma giren saplantılı acı ile yüzümü buruşturdum.Ellerimi yaslandığım duvara koyarak destek aldım ve kalkmaya çalıştım.
Benim çabamı anlayan esmer anında ellini gövdeme atıp kaldırırken en sonunda kalktım.
Eli belimde duran çocuğun koluna vurup sinirle kaşlarımı çattım.
"Çekilin." Diyip kumrallıya omuz atarak aralarından sıyrıldım.
"Piçe bak yardım ediyoruz anasını satayım organ kaçırmıyoruz" iri olan çocuk konuşunca son kez gözlerimi onlara değdirip boş yolda yalpayalarak yürüdüm.
Onlar homurdanmaya devam ederken ben zikzaklar çizerek ilerlemeye devam ettim.
Ne kadar süre yürümüştüm bilmiyorum ama oldukça uzun bir süreydi. Yavaş yavaş aydınlanan hava ile ulaştığım evimin kapısından içeri girip merdivenleri çıktım.Zihnim artık açılmıştı neredeyse
Madde bende çok etki yaratmazdı yada ben öyle sanıyordum,
aslında bu yüzden abarta abarta kullanıyordum.Ölmek için farklı bir yol değil mi?
Bencede.Cebimdeki anahtarı çıkartıp ulaştığım kattaki evin kapısını açtım. Ayakkabılarımı hızla çıkarıp içeri attım kendimi.
Koltuğun üzerine uzanıp kıvrıldım.
Yorgundum,her açıdan.
İster bedenen ister ruhen,ailem yoktu.Yetim biriydim.
Uzun yıllar önce daha emzikli bir bebeyken ailem yurda vermiş beni,
yaşadığım yurttaki yaşlı bir görevli kadın anlatırdı bana.Annem uzun gür siyah saçlı ela gözlü bir kadınmış ama ruhu sönmüş ölü gibi dolanan biriymiş.Babamda onun gibi bakımsız alkolik herifin tekiymiş.
İstenmeyen bir çocukmuşum, tecavüz sonucu doğmuşum.
Siz düşünün hayatımın ne kadar boktan olduğunu.Tanıdığım kadar olan babamdan bir farkım yoktu, bana bıraktığı tek şey sinir krizleri ve yaşama hakkı,bu son şık olmasada olurdu.
Nefret ediyordum her şeyden herkesten.
Yaşamak istemiyordum yada bu hayatı yaşanabilir görmüyordum.Bu yüzden en makul yolu seçtim.
Madde, uyuşturucu veya zıkkım her ne derseniz zaten hayatım rayında değildi bu yüzden bu bataklığa batıp bu bokla ölmeyi planlıyordum.Ben emir,
Ölmek isteyen ama ölmeye cesareti olmayan bir genç.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uyuşturucu |BXB|
Teen FictionÖlüm düşüncesi izliyor beni. Gece gündüz kendimi öldürmeyi düşünüyorum. Bunun belli bir nedeni yok. Yaşansada olur, yaşanmasada. Bir kaygı yalnız. Beni,kendimi öldürmeye iten bir kaygı.