Uyuşturucu |BXB|

3

Günlerden ölmek istemek.

______________
06.12

Çalan alarmın sesi artık ninni gibi gelmeye başlarken hızla gözlerimi açıp doğruldum.

Yastığımın altındaki telefonumu alıp alarmı kapattım ve yüzümü ovdum.

Keşke hayatımı düzeltme kararı almasaymışım,öğlenleri kalkmaya geceleri sabahlamaya alışmıştım ben.

Yataktan inip mutfağa doğru ilerledim. Cebimde tek bir kuruş yoktu evde adam akıllı yiyecek birşey yoktu.
İş bulmam lazımdı ama işte yoktu.

Buzdolabını aralayıp içine baktım.
2 yumurta,1 çürük elma ve 2 dilim ekmek vardı.

Peki oldukça iyidi.

Dolaptan iki yumurtayı çıkarıp tezgaha bıraktım.
Ardından dolaptaki çürük elmayı çıkarıp çöp poşetine attım.

Son olarakta ekmekleri çıkarıp buzdolabının kapağını kapattım.
Çıkardığım yumurtaları tavada yapıp yemeyi planlıyordum.

____
07.10

Tam ders saatinde geldiğim için kendimle gurur duyarken bakışlarım oturduğum sıraya kaydı.

Oğuz ve baş ucunda duran 3 kız
Konuşuyordu. Oğuz benimle konuşma şeklinin aksine oldukça ciddi duruyordu.
Yavaş yavaş sırama yaklaşırken kızların bakışları bana dönmüştü.
Uzun boyumla onlara yukardan bakarken kafam ile yan tarafı gösterip çekilmeleri için işaret verdim.

Anında hepsi geri çekilirken oğuzda sırasını geri itip bana yer açtı.

Boşluktan hızla ilerleyip sırama yerleştim, çantamı direkt masaya bırakıp kafamı sıraya gömdüm.
'
'
Çalan bilmem kaçıncı zil ile en sonunda olduğum yerde gözlerimi açtım.

Üstüme gelişi güzel atılan deri ceket ile kaşlarımı çatmıştım.

Kimindi bu?

Yavaşça doğrulup üstümdeki ceketi alıp masaya koydum.

Bakışlarım hemen yan tarafımda kıvrılıp uyuklayan çocuğa kaydı.
Büyük ihtimalle onundu bu yüzden elimdeki ceketi onun üstüne atıp sırama yaslandım.

Tuhaftı.
Birinin bana bu kadar yakın davranması sinir bozucuydu,ona tolerans gösteremezdim ama bir diğer tarafım onun zararsız olduğunu haykırıyordu.

Birine bağlanmak benim gibi intihar düşüncesi olan birine yapılacak en kötü şeydi.
Bu yüzden ona yeterince mesafeli davranıyordum.

"İngiltere prensi kalkmış" onun alaylı tınısı ile gözlerimi pencereden alıp halen sıranın üstünde uzanan çocuğa baktım.

"Ceketini birdaha üstümde görürsem parçalarım ceketini"

"Aynen" diyip çakır gözlerini bana dikti.

Bakışlarımı ondan çekip tahtaya birşeyler karalayan edebiyat hocasına baktım.

Dersin ilerleyişi o kadar sarmıştı ki kendimi kaptırıp not almaya başlamıştım.

"Ya oğuz hadi gel sende!" Hoca olduğu için sesizce Oğuza yalvaran kıza baktım anında.

Bakışlarım ilk önce oğuzun tıraşlı ensesine ardından omuzlarına kaydı. Sırtı bana dönük olduğu için rahatca onu inceliyebiliyordum.

"Güzelim gelemem diyorum neden inat ediyorsun?"

"Alt üst bir parti abartma oğuz ya"