ᴛʜᴇ ʙᴏᴛᴛᴏᴍ ᴏғ ʜᴇʟʟ ᡣ𐭩 sᴛᴏʟɪᴛᴢø

𓅓 Marks 𓏲𓌹ّı𓌺

｡ 𓏲 ﾟ⋄ღ ⋄ ⊹𓍯｡ 𓏲 ﾟ⋄ღ ⋄ ⊹𓍯｡ 𓏲 ﾟ⋄ღ ⋄ ⊹𓍯

(14/03)

Blitzø bahçede, bir bankın üzerinde tek başına oturan Striker'ın yanına doğru ilerledi.

Bir süre elindeki takip cihazına baktıktan sonra bankta onun yanına oturarak kolunu omzuna attı.

"Hey, nasıl gidiyor?" diye sordu şakacı bir edayla.

Striker ilk başta biraz şaşırmış görünüyordu ama sonra sarı, parlak gözlerini kısarak Blitxø'e içten bir şekilde gülümsedi.

"Blitz,"

Derin nefes aldı Striker.

"Seni görmek güzel."

Blitzø elindeki takip cihazını fark ettirmeden Striker'ın fularına taktı. Striker şüphelenmesin diye konuşmayı hemen bitirmeden devam ettirmeye çalıştı.

Tıpkı eski zamanlardaki gibi sohbet ettiler.
Bu ikisine de iyi hissettirmişti. Birbirlerini sıcak birer sırıtışla dinliyor, izliyorlardı.

Daha sonra Striker'ın yüzünde rahatlamış ve biraz da hüzünlü bir ifade belirdi.

"Blitz..Ben..arkadaşım olduğun için çok şanslıyım..." dedi kısık bir sesle.

Blitzø kalbinin acıdığını hissetti.

"Striker..."

İzin ver sana yardım edeyim.

Seni bizden bu denli uzaklaştıran ne?

Hiç iyi görünmüyorsun.

Ben senin dostunum. Ben hep burdayım

Senin için yeterince anlayışlı, güven verici olamadıysam çok üzgünüm.  

Striker banktan kalktı ve lisenin çıkışına doğru ilerledi. Blitzø o giderken onu arkasından izleyebilmişti sadece.

𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓ᰔᩚ𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓ᰔᩚ𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓ᰔᩚ𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓

Blitzø lisenin yangın merdivenlerinden hızlıca koşarak imp ofisine (okulun çatısına) ulaştı.

Kapıyı açmaya çalışırken herkes orada onu bekliyordu.

Blitzø cebinden telefonunu çıkarttı ve onlara göstererek konuştu.

"Takip cihazını takmaya başardım. Telefonumla nerede olduğunu görebiliyormuşuz gerçekten..."

Moxxie Millie'nin kucağında yatarken mırıldandı.

"Öyleyse efendim, hadi harekete geçelim."

Millie kucağında yatan Moxxie'nin saçlarını okşarken dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu.

Blitzø da telefonunu izlerken mırıldanıyordu.

"Şu an eve gitmiş görünüyor...Dışarı çıkarsa biz de peşinden fırlarız. Biz ne olur ne olmaz onu evinin önünde bekleyelim."

𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓ᰔᩚ𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓ᰔᩚ𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓ᰔᩚ𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓

Tüm imp ofisi sakinleri Millie'nin silahları sakladığı yere varıp silahları almış, liseden kaçmış, gizlice Striker'ın evinin önündeki inşaat alanına girmişlerdi.

Şimdi Striker'ın harekete geçmesini bekliyorlardı.

Neredeyse akşam olmuştu.

Loona yeni telefonuyla uğraşırken diğerleri de pis olmasını umursamadan alçılı yerlere yatmış baygın baygın konuşuyor, uyukluyordu.

Loona telefonundan başını kaldırdı ve Blitzø'nun telefonunu gösterdi.

Sonra herkes telefona baktı.

Striker bir yere gidiyordu.

"Acele etsek iyi olur."

"Sen gelmiyorsun Loonie. Tehlikeli olabilir." dedi Blitzø ve kazının başını okşadı.

𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓ᰔᩚ𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓ᰔᩚ𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓ᰔᩚ𓏲𓌹ّı𓌺 ᰔᩚ 𓅓

Moxxie, Blitzø'nun telefonuna bakarak önden ilerlerken Millie ve Blitzø de onu takip ediyordu.

Blitzø eski bir o kadar da pörsümeye yüz tutmuş mahallelerde ilerlerken aklından geçiriyordu.

Striker...nereye gidiyorsun böyle?

Ne yapmaya çalışıyorsun?

"Bura..sı-"

Moxxie arkasına döndü birden. Blitzø'e korku dolu bir ifadeyle bakarken fısıldadı.

"Mafyaların bulunduğu...Suç oranının oldukça yüksek olduğu bölgelerden birisisi efendim. Devam edeceğimize emin miyiz?"

"Sen nereden biliyorsun Moxxie?"

Moxxie cevap vermedi.

Millie, Mocxie'nin titreyen ellerini tuttu.

"İyi misin minnoşum?"

Moxxie gözlerini yerde dolaştırıyordu. Yerdeki çakıl taşlarını tek tek sayıyordu biraz olsun rahatlamak için.

Blitzø elini onun omzuna koydu ve elinden telefonunu aldı.

"Bana efendim deme, bu artık bir oyun değil. Ben devam edeceğim. Siz gidebilirsiniz."

Blitzø karanlık sokaklarda yalnız başına ilerlemeye başladı.

Burada insanların yüzleri sürekli sirke satıyordu. Kimse tam olarak rahat değildi. Blitzø bazı şeytanların rahatsız edici bakışlarına maruz kalıyordu.

Daha sonra arkasından gelen adım seslerini duymasıyla sırıttı.

Milliye ve Moxxie...

Onu yalnız bırakmamışlardı.

Üçü de sonunda gerginlik dolu anlardan sonra Striker'ın bulunduğu konuma ulaştılar.

Kimsenin bulunmak istemeyeceği bir sokakta yıkık dökük bir bina...

Blitzø kalbinin sesini kulaklarında oldukça net duyabiliyordu.

Millie, Mocxie'nin yanındayken cebinde sakladığı bıçakları sıkıca tuttu. Böylece kendini güvende hissediyordu.

Blitzø elindeki saç tokalarıyla binanın kapısına ilerledi. Birkaç kere kapıyı zorladı. Dakikalar sonra kapı açılmıştı.

Hepsi derin nefesler alarak içeriye girdiler.

Karanlıktı.

Blitzø'nun cılız telefon ışığıyla sessizce binanın merdivenlerine adımladılar.

Birden acı dolu bir çığlık sesi yankılandı tüm duvarlarda.

｡ 𓏲 ﾟ⋄ღ ⋄ ⊹𓍯｡ 𓏲 ﾟ⋄ღ ⋄ ⊹𓍯｡ 𓏲 ﾟ⋄ღ ⋄ ⊹𓍯