Denizin ağzından:
Sabah uyandığımda Elif ve Burak uyanmıştı. Yanlarına gittiğimde tanışacağımız kişi hakkında konuşuyorlardı. Bende onlara katıldım. Biraz sohbet ettik. Sonra Yiğit'te uyandı. Oda yanımıza geldi. Burak ve Yiğit değişik hareketler yapıyorlardı. Sonra Dila kalktı ve bir Çığlık bastı. Yiğit'te onunla beraber çığlık Attı. Burak "Noluyo ya!?!" Diyordu. Elif ise ne yapıyor bunlar dercesine Dila ve Yiğit'e bakıyordu. Sonunda Dila'nın Çığlık sebebini öğrendik. Güzellik kremlerini çalmışlar. Dayanamadım ve:
Dilacım burda biz dışında hiç insan yok. Biz çalmadığınızdan göre sen kaybetmişsindir. Şimdi arar buluruz.
Bulalım,bulalım!
O Sırada Burağın kuzeni elinde yiyeceklerle bize yaklaştı.
Kahvaltımız hazırdı. Bolca Ananas, portakal gibi yiyeceklerdi Dila ise çıldırmak üzereydi. O Sırada Alp:
-Bağırmayın abi yaa. Bakın uyandım!!! Ve çok açım!
Birde ne Görelim! Alp'in yastığı çok fazla kabarık. Kaldırdığımızda kocaman bir Çanta içinde bir milyon kadar krem, macun bir Sürü ıvır zıvır. Ve bunların %25'i yenmiş! Alp:
Valla dayanamadım çilekliydi de yedim biraz. Dila Donmuş kalmıştı. Biraz sakinleştikten sonra Alp'e bir güzel daldı. Sonra Burağın kuzeninin getirdiği yemekleri afiyetle yedik. Artık heyecanlar doruktaydı. Bu büyük heyecan ve merakla bekliyorduk...
