Gecenin Yıldızı

02 - Merdiven Faciası.

Multimedia: Helin.

Neye sevinsem bilemiyorum.

Okulun ilk haftasının bitmesine mi, buz prensesin üzerime düşmesine mi, Dilara'nın bana yürümesine mi, Öykü'nün evde olmamasına mı, yoksa Kamil Yüksel'in gelecek ay okulda olmayacağına mı?

Tabii, önce size son 1 haftada neler olduğunu anlatmalıyım.

Okulun ilk gününü 2 kez Kamil Hoca'yla uğraşarak geçirdiğimi hatırlarsınız, eve döndüğümde babam iş için yurtdışında olduğundan beni azarlayacak biri olmadı. Dayak yemedim, sülalem rahat yani.

Evde rutin işleri hallettikten sonra -sizin rutin işiniz ne bilmiyorum ama benimki tıkınmak, dizi izlemek ve tuvalete gitmek-, ertesi gün okulda Dilara'nın garip hareketleri başladı.

#

Çarşamba günü, ikinci teneffüse girmemizle beraber ilk 2 ders boyunca beni kesen Dilara yanıma geldi.

Dilara'dan size tam olarak bahsetmemiştim, kendisi genel olarak okulun en güzel kızı denebilir. Böyle bir kızın yanıma gelmesine şaşırdım mı, hayır. Şimdi ben de övünmek gibi olsun aşırı tatlı, mükemmel- Nerede kalmıştık?

"Anıl, ya ben dün son derse kalmadım ya, ders notlarını alabilir miyim?"

"İyi de dün son ders bedendi?"

"Cidden, öyle miydi?"

Bu saçma hareketleri 1 hafta boyunca devam etti, gizlice laf sokmaya başlasam bile pes etmedi. 13. gelişinde, "Yeter be kardeşim, tamam ben de bir dinozor, bir ejderha değilim ama tükendim," dememe rağmen üstüne alınmadı. Hatta espri yaptığımı sanıp güldü.

Bir sonraki gelişlerinde Göktuğ bırakın laf sokmayı, kızı yumruklamaya çalışacaktı. Bu arada, kendisi Dilara'dan pek hoşlanmaz da. Örneğin Dilara kantinde yanımıza geldiğinde;

"Şey, Dilara, aslında bizim konuşacak özel bir konumuz vardı."

Yine üstüne alınmayıp yanımıza sandalye çekmeye çalıştığında Göktuğ ağzına geleni söylemeyi başladı.

"Kızım sen salak mısın? Hayır, yani daha ne yapalım? Kafanı açıp kafana beyin mi sokayım? Tumblr kızları gibi 'you can not sit with us' yazılı telefon kabı alıp gözüne mi sokayım? Oturamazsın işte yürü git."

Göktuğ'un örneği mi daha üzücüydü, Dilara'nın cevabı mı?

"Ay evet ya, o kaplar çok tarz oluyor. Görürsen bana da al."

#

Diğer bir konuya gelecek olursak, üzerine iddiaya girdiğim şu kıza buz prenses diyoruz. Çünkü soğuk, anladınız mı yani? Hani soğuk davran- Her neyse.

Perşembe günü okul çıkışı, her zamanki gibi tüm okul kapıya çullanınca buzdan prenses üstüme düşmüştü.

Tamam, aslında tam olarak öyle olmadı.

Tüm okul kapıya çullanınca, son derece muhteşem olan ben, kız çığlığı atarak Kamil Hoca'nın üstüne düşmüş olabilirim. Sonra bunu gören Öykü sarsılarak gülerken buzdan prensese çarpıp onu üstüme düşürmüş olabilir.

Ama dediğim gibi, burada önemli nokta buzdan prensesin üstüme düşmesi ve benim ona, "Düşme numarası yapmana gerek yok havalı kız. Üstüme düşmeye çalıştığını ikimiz de biliyoruz," demem.

Ağzımdan çıkmadan önce havalı olduğunu düşünmüştüm.

Ayrıca o günden sonra Kamil Hoca'yla tüm vücudumuzun temas ettiği gerçeği ile yaşamak zorundaydım.