Lilith

- Bölüm I -

Ben kaçtıkça o kovalamaya devam ediyordu. O kadar yorulmuştum ki artık bacaklarım beni taşıyamıyordu. En sonunda yolun kenarındaki evlerden birisinin kapısını çalmaya karar verdim.

"Kimsiniz ?" diye sordu adam.

"Lütfen kapıyı açın !" diye bağırdım içeriden gelen sese.

Karşımda koca cüsseli bir adam duruyordu. Güvenip güvenmemem konusunda kararsız kaldım tam o sırada adam kolumdan tutup beni içeri çekti ve kapıyı kapattı.

"Kimdi o adam ?"

"Eski s-" derken sözümü kesti.

"Eski sevgilin ve peşini bırakmıyor. Doğru mudur ?"

"E-evet de siz nereden-" şaşırmıştım.

"Şuanda düşüneceğimiz bu değil, o adamdan kurtulup geliyorum."

Adam beni evde yalnız bırakıp dışarı çıktı. Bana nasıl böyle güvenebiliyordu ? Bunları düşünürken bir yandan da evi inceliyordum. Biraz karanlık bir havası vardı. Hatta baya karanlık. Dışarı aydınlık olmasına rağmen evin içi kapkaranlıktı evi aydınlatan tek ışı duvarların kenarındaki sarı renkli ışıklardı. Bir anda kapı açılma sesiyle irkildim. Takım elbiseli hoş bir adam bana doğru geldi.

"Hoşgeldiniz. Bizde sizi bekliyorduk, buyrun odanıza götüreyim."

"Nasıl beni bekliyordunuz ?"

"Siz Bay Lucas'ın kardeşi değil misiniz ?"

"Ee hayır maalesef."

"Kusura bakmayın hanımefendi. Yardımcı olabileceğim bir konu var mı ?"

"Hayır sağolun teşekkü-"

Kapının açılmasıyla Bay Lucas ardından Mike içeriye girdi. Mike'nin bir gözü şişmiş ve dudakları patlamıştı.

"Sebastian at bu iti zindana" dedi Lucas bey.

"Lucas Bey bu kadarına gerek yok." dedim.

"Ona ben karar veririm. Ayrıca adımı da öğrenmişsin" dedi.

"Evet öğrenmiş oldum. Lucas Bey her şey için teşekkür ederim, ben eve geçeyim." dedim.

Sebastian geldi ve:

"Hanımefendi ben odanızı hazırlamıştım. İsterseniz bu gece bize misafir olun. Akşam oldu, yarın eve rahatça gidersiniz."

Bu evde daha hiç kimseyi tanımıyordum ama adamı da kırmak istemedim. Başımı sallayıp bu teklifini onayladım ve Sebastian bana tebessüm etti. Lucas Bey'e baktığımda ise sinirli sinirli Sebastian'a bakıyordu. Sanırım beni evinde istemiyordu. Lucas Bey:

"Sebastian, Lilith Hanım'a odasını gösterip çabuk odama gel." dedi ve donakaldım. Adımı nereden biliyordu ? Sebastian:

"Beni takip edin." dedi sesi stresli çıkıyordu. Bir şeyler olduğunun farkındaydım ama ilgilenmedim. Sebastian'ı takip ederken duvarlarda ki tablolar dikkatimi çekti. Sıra sıra adamlar diziliydi ve en sondaki tabloda Lucas Bey vardı. Odama geldik ve Sebastian benimle içeri gelip odayı tanıttı.

"Bu dolabınız, şurada lavabo var ve buda yatağınız."

"Teşekkür ederim Sebastian, çok naziksin."

"İltifatlarınız için bende teşekkür ediyorum Lilith Hanım rahatlıkla kalın." dedi ve odadan ayrıldı.

Odam mükemmeldi, ev çok büyüktü ve insanlar çok misafirperverdi. Çok hoşuma gitmişti burası bir yandan da aklım Mike'da kaldı. Bir evde neden bir zindan olur ki ? Aklıma Bay Lucas'ın sinirli bir şekilde Sebastian'ı odasına çağırdığı geldi ne konuşuyorlardı acaba ? Kendime engel olamayıp onları dinlemek için gitmeye karar verdim. Odanın kapısını açtım ve iki adım atmamla Lucas Bey'i bi anda karşımda görüverdim. Arkasında Sebastian vardı ve kolunu saklıyor gibiydi. Sebastian'a yaklaştım ve: