ÇAĞLAYAN

18.Bölüm

Selin'den

4 gün oldu ben hastaneye geleli çok kan kaybettiğimden 2 gün uyumuşum.

Normalde sadece böyle bir yarayla iki gün uyumak mümkün değil. Sıkıntı bundan önceki yaralanmalarda vücut kendini tam toparlayamadığından tekrar yara alınca savunma mekanizması geliştiriyor ve bağışıklığın tekrar güçlenmesi için melatonin hormonunu daha fazla salgılıyor bu da kişinin olağanın dışında uyumasını sağlıyor. Bende takviye olarak anestezi alınca kış uykusuna yattım amk.

Son 1 gündür de hasta uyandıktan sonraki 24 saat müşahedenin dolmasını bekliyoruz.

Bitecek inşallah bir gün.

Gelelim as konuya. Zehra Güneş.

Radyasyon yayan her şeyden uzak durduğum için telefonu elime alamadım ama en son ki konuşmamızda şu an her tarafı yıkmama sebep olacak şeyler yaşandı. 

Şimdi niye mi yıkmıyorum?

Sebebini öğrenmeyi bekliyorum. Gecenin bir yarısı niye beni arayıp ayrıldığını söylemesini bekliyorum. Allah'ın cezası benin yine ne yaptığını öğrenmeyi bekliyorum.

Sorguluyorum ama bir yandan da ne yapmış olabilirim de beni terk etti?

Anlamadan dinlemeden niye bıraktı ulan beni diye düşünüyorum.

Sebep bulamayınca ayrı çıldırıyorum ama iyiyim ya bokun içindeyim ama iyiyim diyorum ötesi var mı?

Bu son 1 günde ne mi oldu?

Hemen anlatayım

Jasmin geldi babamı aldıklarını söyledi artık her şeyin bittiğini de ekledi benim o gece aldığım dosyalarla kapanışı yapmış. İyi en azından bir işe yaramış dedim.

Gökçe geldi. Tuğba Şenoğlu'nun mekana gidip nerede olduğumu sorduğunu söyledi. Benim nerede olduğumu söylememiş  bir şey vardır deyip. Helal dedim içimden beni nasıl da savunmuş. Neye karşı savunmuş onu bilmesem de olsun.

Aslı gelecekmiş en azından öyle söyledi ne zaman bilmiyorum taburcu olmadan gelirim dedi.. 

Eliflerle gideceğimiz yemek otomatik iptal oldu zaten. Hepsinin beni engellediğini düşünürsek başka yol yokmuş zaten.

Hande hariç o da beni arayıp nerede olduğumu sordu söylediğimde en kısa zamanda yanıma geleceğini söyledi ve tabi ki bunun nasıl olduğunu ona anlatacağımı da. Hande'ye hastanede olduğumu kimsenin bilmemesini söyledim. O da ziyarete gelmek için bugünü seçti. Birazdan burada olur.

Böyle oldu gençlik işte ama yapacağım ilk şey Zehra'nın yanına gitmek olacak. Asla ve asla onu bırakmayı düşünmüyorum. Kim aşkından vazgeçer ki zaten. O benden tamamen vazgeçmediği sürece. Bunu öğrenmenin tek yolu da yanına gitmek. O yüzden taburcu olunca ilk işim onun yanına gitmek olacak.

Şimdi niye mi aramıyorum her taraftan engelliyim çünkü. Biliyor musunuz hat alıp farklı bir hattan aradım ama sesimi duyduğu an telefonu kapatıp yine engelledi. Hayır ne bu ergenlik bilmiyorum ki. Kolay mı bu kadar vazgeçmek? Ya da ben mi sadece böyle düşünüyorum.

Gözlerimi kapatıp başımı yasladım arkama. Ne yaptım diye düşünmeye başladım yine.

Onu kırmadım. Kötü bir şey söylemedim. Sadece o gece evdeyim dedim evde olmadığımı biliyormuş. E bu da ayrılık sebebi değil çocuk muyuz anlamadan dinlemeden bunun için ayrılsın benden?

Selin: Aaaah, başım ağrıdı.

Hande: Ben senin başını biraz daha ağrıtmaya geldim Çağlayan!