Tepki:biz gelecekte ölüyoruz ve bunlar Takeyle birlikte geçmişe gidiyorlar ve geçmişte de kurtaramıyorlar
Olayın oluşu:sen onlarla alışverişten
çıkmıştın eğlenceli bir gün
geçirmiştiniz onların sana seçtiği çok
hoş beyaz Bi elbise vardı üstünde sen
önden giderken onlar da arkandan
senin mutluluğunu izlerken bi anda
korna sesiyle mutlulukları
yüzlerinden silinmişti tır sana
çarptığında onlar 5dklık şokla üzntü
içinde fona kalmıştılar sonra yanına
gelirler ve ağlamaya başlarlar
bembeyaz olan elbisen kanın yüzüne
kırmızıya boyanmıştı onlar senin için
ağlarken akıllarına takemichi geldi
seni hastaneye götürdükten sonra
hemen takemichinin yanına giderler
gelip konuşup karalaştırdıktan sonra
geçmişe giderler ve sizi kurtarmak
için çabalarlar bu çabaları sonuç mu
gösterir yoksa ölür müsünüz
(uzun ve saçma yazdım biliyorum
TnT)
______________________________________
Mikey:Mikey her zaman yanındaydı
toplantılarda bile yanından
ayırmamıştı bir gün siz okuldan eve
giderken silah sesi duyulur Mikey
noluyor diye bakacakken tekrar silah
sesi duyulur bu sefer ki mermi
kafana isabet etmiştir kanın onun
yüzüne sıçrar ve dehşete düşer sen
onun motorundan yola düşünce
Mikey motoru hemen kenara çekip
yanına gelir adamlara bakar ama
yüzlerinde kask vardır Mikey seni
bırakıp onların peşine düşemedi
hemen Drakeni arayıp seni almasını
istedi aldıktan sonra Mikey peşlerine
düştü bulamayınca eve döndü sinirle
evi dağıttı yıkılmadığına
şükrediyorlar ve hayırlı olsun Mikey
takeyi bile dinlemeyip bonten haline
geldi ^^
Draken:Draken hep seni gözlüyordu
hep işlerini erteliyordu yada seni de
götürüyordu sen hiç bir şey
anlamıyordun bir gün onla dıaşrıda
geziyordunuz Drakenin telefonu
çalar sana Bi bakıp hemen telefona
bakar kim arıyor diye o sürede sen
yola çıkmıştın ve araba çarpmıştı
Draken sanki travması tekrarlanıyor
gibi koşarak yanına gelir ve hemen
seni hastaneye götürür ama.. Nafile..
Ölmüştün Draken kabullenmez artık
seni kurtaramicağını biliyordu... Çok
kötü olsa da dışarı vurmaz hep içinde
yaşar Mikey tabi bunu fark etse de
yarasını açmamak için tek kelime
etmez
Mitsuya:ölmeni onu sarmıştı ve o
halde geçmişe geldi seni kurtarma
umuduyla her hareketine dikkat
ediyordu kardeşleriyle de
ilgileniyordu senle de o olayın olacağı
gün geldi çattı mütsuya ekstra Bi
özen gösteriyordu gözleri
üzerindeydi ve tırın geldiğini
görünce seni kendine çekip olayı belli
etmemek için kumaş alacağını
söyleyerek kumaş almaya gidersiniz
tırın geçip gittiğini ve senin de
yaşaman onu o kadar mutlu etmişti
ki sevdiğin renklerde kumaş alıp eve
geldiniz sana özel olarak elbise dikti
ve hep giymeni istedi ve sana sarılıp
öptü seni ^^
Kazutora:kazu ölümüne dayanamaz
takeyi hatırlar ama ümidi çoktan
kesilmişti... Eve gider
Kazu:aşkım...yanına geliyorum tekrar
birlikte olucaz söz veriyorum...
Kazutora intihar eder kendini 15 kez
bıçaklayıp
Baji:baji seni kurtarmak için
takemichiye gitti gittiğinde ağladığını
bile fark edemicek kadar kafası
karışıktı geçmişe geldiğinde dikkat
etmeye çalışır sana ama biri sana laf
atınca sinirine yenik düşüp adamla
kavga eder o esna da sen zaten evde
yeterince kavga sesleri çekiyordun
zaten psikolojin bozuktu bajinin de
bu tavırları seni üzüyordu hep
dövüşüp kendini yaralamaktan
vazgeçmiyordu sende onu orda
bırakıp eve giderken baji kavgasını
bitirmişti senin bağrışınla hemen
neredesin diye bakar küfredip
hemen sesin geldiği yöne gider ama
sen zaten 17 yerinden bıçaklanmıştın
kanların yerde birikmişti üstün kana
bulanmıştı önceki görüntü geldi
bajinin aklına sinirden ve Bi bok
yapamadığı için kendine kızıp
küfrederken seni bıçaklayan adam
bajiye de saldırdı
X:SEVGİLİN ÖLDÜ SENDE ÖLÜCEKSİN
BAJİ KEİSUKE!
Baji o an o adamın yaptığını
anladığında doğduğuna pişman etti
kendini kaybettiği için adamı hem
tanınmicak Bi hale getirdi yüzünü
parçaladı hem de onun tüm
kemiklerini kırıp seni öldürdüğü
bıçağı alıp adamın her yerine sapladı
adam ölse de baji umursamadan
adamı bıçaklamaya devam ediyordu
en son derin derin nefes alarak
adamın üstünden kalkar ve yanına
gelip seni kucağına alır gözleri dolar
ve tenin buz gibiydi öldüğünü
biliyordu seni koruyamamıştı ölü
cesedine son Bi öpücük verir artık
sicak ve tatlı olan dudakların ona buz
gibi ve acı geliyordu seni hastaneye
götürür hastanedekiler morga
kaldırır cesedini baji üzgün ve
pişmanlık içinde eve gider annesi bile
halinden çok endişe ediyordu yemek
bile yememişti aç olsa da senin
ölümünden sonra iştahı kapanmıştı
odasına kapanmıştı sessizce ölümün
için ağlıyordu... Daha fazla buna
katlanmak istemedi yanına gelmek
istedi sonsuza kadar seninle olmak
istedi annesi dışarıdayken baji
birinden silah alıp eve geri gelmişti
annesi de tam o sıra eve geliyordu
kapıyı tam açacaktı ki silah sesi
duyulur bajinin annesinin elleri
titriyordu ve korkuyla içeri girip
bajinin odasına dalar baji kendini
vurmuştu... Yerde kanlar içinde
yatıyordu annesi olayın şokuyla yere
çökmüştür oğlunun bunu yaptığına
inanmak istemedi onu bu raddeye
getiren şey neydi diye sorguladı ta ki
masasında bir not görene kadar
"anne... Biliyorum bana kızacaksın
ama senden tek bir ricam var beni
sevgilimin yanına göm onun yanında
olmak istediğim için bunu
yaptım...seni seviyorum beni affet"
Bunu okuduktan sonra annesi de göz
yaşlarına boğuldu ve bajiyi de morga
kaldırdılar en son da bajiyle seni yan
yana gömdüler her gün gelip dua
ediyordu annesi ikiniz içinde
