I will find you

bak buraya

evet onu elimden kaçırdığım günden bu yana tam tamına 1 hafta olmuştu. ama hala kendime kızıyordum. 'neden yakalamadın aptal mısın minho' gibisinden kendime kızıyordum. ama ne fayda şerefsiz kaçtı bir kere. ve o gün bu gündür bir daha da karşıma çıkmadı.

"baş koserim gelebilir miyim?"

"tabi tilki çocuk gel"

"istediğiniz seul cinayet dosyasını getirdim."

"buyrun"

"saol tilkiciğim :)"

"ne demek komiserim de size bir şey soracağım "

"izniniz olursa"

"sana her zaman iznim var tilkiciğim."

"tabi sınırını aşmadığın sürece :)"

"asla baş komiserim b u zamana kadar ne haddimi ne de sınırımı aştığımı gördünüz mü?"

"yada duydunuz mu?"

"işte bu yüzden yerin ayrı ya bende"

"neyse sorunu alayım"

"dosyaları inceleyeceğim zamanım pek yok"

"bu cinayet 1,5 ay önce oldu dosyası da kapanmıştı?"

"peki neden şimdi tekrar bakmak istediniz?"

"Önce ben bir bakayım sonra gerekirse açıklama yaparım jeongin"

"sadece sana değil."

"bütün büroya yaparım açıklamayı."

"anladım baş komiserim özür dilerim, ben çıkayım."

"saol tilki çocuk"

evet jeongin'in söylediği gibi bu dosya 1,5 ay önce kapandı. Ama bu cinayetin sebebi de o han denen şerefsiz olduğuna adım gibi eminim. sanırım atladığım detaylar var. benim bunları bulmam lazım. o piçi içeri atmam için. 

eve gidip araştırma odamda yapmam lazım sessiz sakin bir şekilde. burda odaklanamıyorum.

odamdan çıktım ve kapıyı kitledim. kapıyı kitleme sebebim ise chan'dı. Çünkü neymiş ben o katile fazla kafayı takmışım. odamda onunla ilgili bilgileri tutuyormuşum. o bilgileri alıp başka komisere verecekmiş , miş miş de miş miş.onunla ilgili elimde olan ufak bilgiler var neden başkasına kaptırayım ki?

"onu tek ben yakalayacağım!"

"bir şey mi dediniz komiserim?"

"yok yeji bir şey düşünüyordum"

"sesli düşündüm sanırım"

"bende bir şey istediniz sandım komiserim"

"yok yeji işini yapabilirsin."

"bu arada ben çıkıyorum"

"chan veya hyunjin sorarsa eve gidip dinleneceğimi söylersin"

"baş üstüne komiserim iyi günler"

"saol yejiciğim sana da kolay gelsin"

"teşekkür ederimm :)"

evet eve gidince o dosyayı baştan sona inceleyeceğim. kesinlikle gözden kaçırdığımız bir şey var ve bu o katile çıkacak. daha doğrusu çıkmasını umuyorum.

o akşam üstü saatlerinde baş komiser lee know(minho) bürosundan çıkarak evine yol aldı.bu sefer arabasını almak istemedi. temiz havada düşünerek yürümek istedi. evi çok yakındı zaten bürosuna. ama içi içini yiyordu. o katili bulmak istiyordu.onu bulamadığı günlerde hep kendine kızıyor kendine sayıp sövdürüyordu. ve genç komiser evine doğru düşünceleriyle yürümeye başladı. tam evinin sokağına dönerken bir çığlık sesi duydu. bu bir kadın sesiydi. hemen sesin geldiği yola doğru döndü.ve gördükleri onu çok sinirlendirmişti.

tam eve doğru gidiyordum ve bir kadın sesi duydum 'yardım edin' diye bağırıyordu. hemen sesin geldiği yöne doğru ilerledim. gördüklerim karşısında kanım dondu . bir adam ama adam demek yanlış olur bir şerefsiz kadının birine tecavüz etmeye çalışıyordu. hemen elimi belimdeki silah kemerine attım ama elim boşlukta kaldı.

"hay ananın yaaa silahımı almamışım"

"neyse elimizle işimizi göreceğiz demekki :)"

"LAN KÖPEK BAK BURAYA"

"BİR KADINA DOKUNMAYA GÖTÜN YEMİŞ ANLAŞILAN"

"YİYORSA BANA DA DOKUNSANA ADİ KÖPEK"

tam o sırada arkasını döndü ve gördüğüm yüz beni ikinci şoka uğrattı...

devam edecekk..

tahminleri alalım.

sonn <3 (446 kelime)