ne zaman değiştin?

16 1 30
                                    

"sen-"

"sen böyle biri değildin"

"ne zaman değiştin?"

"tanıdığım jisung kadınlara tevacüz edebilecek  bir insan değildi"

"gerçi sen artık insan dışısın"

"tanıyamamışım seni jisung"

"üzgünüm başkomser"

"ben o tanıdığın jisung değilim"

"ben hep böyleydim."

"işte bu yüzden seni içeri tıkacağım"

"bu sefer kurtulamayacaksın!"

genç komiser tam jisungu yakalamak için hamle yapmaya geçmişti,fakat arkasını kontrol etmemişti. arkasında onu neyin beklediğinden habersiz jisung'a doğru yürümeye başladı.

"ee başkomiser tamıdığın insanlar tanımadığın insana dönüşebiliyormuş demekki :)"

"işte bende o tanımadığım insanı yakalayacağım"

"maalesef başkomiser "

"yakalayamayacaksın."

"bu kadar emin konuşm-"

minho tam jisunga elini uzatacağı anda kafasına yediği darbe ile yere yığıldı. ve gözlerini kapadı.

"aferin sana"

"ne?"

" ben demedim mi sana ona bulaşmayacaksın diye?"

"ne yapayım kendi kaşındı:)"

"ne alaka amk "

"o beni arıyor seni değil"

"uğraşma onunla"

"yoksa ben seninle uğraşacağım"

"ay ay ay "

"kıyamam"

"nasıl da sevdiğini korurmuş"

"saçmalama peter""

"asıl sen saçmalama gerçek han jisung"

"senin yüzünden bayılttım adamı "

"hep senin pis işlerini temizlemek zorunda mıyım?"

"sana temizle diyen yok ki abicik"

"ben kendi işimi halledebiilirim"

"hı hı gördük"

"sen onu tanımıyorsun"

"eğer ben olmasaydım yakalardı seni"

"gözü karadır onun :)"

"o yönüne aşıktım işte"

"aptallaşma peter"

"o hep beni sevdi"

"seninle hiç bir bağlantısı olmadı"

"neyse evine götürelim"

iki genç minhoyu evine bıraktı. ve jisung bir şarkı armağan ederek o gece minhoya veda etti ve evden çıktı.fakat jisung o şarkııyı minho uyandığında duymasını istediği için sürekli çalmaya ayarladı.gece saat 03:29 sularında minho kendine gelmeye başladı.ve bir şarkı kulağına ilişti.şarkıda şöyle söylüyordu:


So many wasted nights with you
– Seninle o kadar çok gece geçirdik ki
I still can taste it, I hate it
– Hala tadını alabiliyorum, nefret ediyorum.
Wish I could take it back, 'cause
– Keşke geri alabilseydim, çünkü

We used to be close, but people can go
– Eskiden yakındık ama insanlar gidebilir.
From people you know to people you don't
– Tanıdığın insanlardan tanımadığın insanlara
And what hurts the most is people can go
– Ve en çok acı veren şey insanların gidebilmesidir.
From people you know to people you don't
– Tanıdığın insanlardan tanımadığın insanlara


....

I will find youHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin