Beni güldürüyor.
Beni mutlu ediyorsun.
Sen benim güneş ışığımsın.
Sen benim ilham kaynağımsın.
O her zaman sendin.
Kalbimin özlediği sensin.
Sevdiğim sensin.
Ve seni ne kadar uzaklaştırmaya çalışsam da kalbim seni asla bırakmayacak.
Bu yüzden eğer aşkına bir şans daha
bulamazsam, bir daha kalbimi kırma
"Seni seçiyorum Levi."
Gözlerini kapattın ve sabırla bir cevap
bekledin.
Aldığın tek şey alnına bir vuruştu.
"Ah!" geri çekildin.
Bir gözünü tereddütle araladığında Levi'nin kollarını göğsünde kavuşturduğunu gördün."Tch. Ben bir Pokemon değilim, seni velet" tek
söylediği buydu.
Sana söylediği seye rağmen
usulca gülümsedi ve başını okşadı.
"Az önce sana aşkımı itiraf ettim ve elde ettiğim tek şey bu mu?" sızlandın.
Levi seni kollarına sıkıca sardı. Hafifçe
çay ve rüzgar kokusu kokuyordu.
"Ben de seni seviyorum aptal."
Uzaklaştı ve her zaman istediğin gibi
seni yumuşak ve tatlı bir şekilde öptü.
"Bunu yapmak için ne kadar
zamandır beklediğimi bilmiyorsun."
klişe sözler ağzından döküldü.
Levi sana doğru eğildi, alınlarınız birbirine değiyordu. Gözleri kapalıydı.
"Bu rüyadan uyanmama asla izin verme" diye fısıldadı.
Ah, şu anda zamanı durdurup sonsuza
kadar sürmesini ne kadar isterdin.
Seni seviyorum. Bir daha asla yanımdan ayrılma.
Ve böylece iki imkansız aşığın
hikayesi kaçınılmaz bir sona ulaşıyor. Yıllar süren kalp kırıklığı ve özlemin ardından ikili nihayet hak ettikleri mutlu sona kavuşur.
