Öncelikle uyarımı eklemek istiyorum eski ficim yani hatalar olabilir, okuyanlar göze alarak okusun.
-
Hyun: çok su sıçratıyorsun! Görende zannedecek katır suda boğuluyor.Havuzun kenarına tutunarak kafasını sudan çıkartıp yüzünü silen Chan'e baktı Hyun.
Chan: "doğal" yağmur sesi diye tutturup zorla kendini buraya getirttiren sen değil miydin? Söylenme şimdi boşuna!
Yeniden havuza dalmadan önce son bir bakış atarak Hyunjin'in bakışlarını üzerine çekti.
Hyun resim yapmaya düşkün olduğu için sürekli resim yapardı. Fakat son zamanlarda ne olduğunu anlamasada ne çizecek bir şey bulabiliyordu, ne bir yetenek. Bunun için bir çok farklı yol denemeye karar verdi. Bir müzikle, sessizlikte doğada, filmin ortasında ve bunun gibi bir çok yerde ve zamanda resim yapmayı denedi. Fakat ne olursa olsun elde var sıfırdı onun için. Chan ona her resimde 'güzel olmuş neyine uğraşıyorsun daha' gibisinden cümleler kursada nafile..
Hyun, sırada yağmur sesiyle beraber resim çizmeye karar verdi. Bu iyi bir fikir olabilirdi. Lakin yazın ortasında olmasalardı....Resim paletini kirli renkleri kapatmaya çalışılan beyaz boyayla kaplanmış tuvalin yanına koydu yavaşça. Havuzun başına gelip ayaklarını suya doğru Uzattı. Ayağına çorapları olduğu için değdirmiyordu suya. Yanaklarını ellerinin arasına alarak Chan'i izledi. Bunu fark eden Chan bir süre sonra çıktı Sudan. Hyunjin'in yanına kenara tutunarak bağdaştırdı kollarını.
Chan: resimlerin gayet iyi. Neden en mükemmeline sahipken dahasını istiyorsun? Belki de dahası yoktur..
Hyun: hayır. Henüz istediğim gibi değil.
İç çekerek etrafa bakındı sıkkın gözlerle.
Hyun: mükemmel olmasını istiyorum. Ama bu, bu mükemmele çok uzak Bang.
Yavaşça Hyunjin'in yanına ilerledi Chan. Bacaklarının arasına girip beline sarıldı nazikçe. Kucağına kafasını koydu. Islak saçları üstünü ıslatsa da Hyunjin pek önemsemiyordu. Chan'in saçlarını okşadı.
Hyun: asla senden mükemmel olamayacaklar..
Gülümsedi içten bir şekilde. Chan kafasını kaldırıp Hyunjin'e baktı. Hyunjin yaklaşıp dudağına minik bir öpücük bırakana kadar bekledi öyle. İstediğini alınca gülümsedi.
Chan: benden mükemmeli olur da, bizden ol-..
Odaya aniden birisinin girişiyle Chan'in sözü kesildi. Kapı sesini duyduğu gibi Chan yeniden suya dalınca, Hyun otamatik olarak ona baktı. Gelenin Han olduğunu fark edemeden Han hızlıca saklanacak delik aramaya başladı. Tuvalin arkasına saklandı hızlıca. Hyunjin Han'ı gördüğünde ne olduğunu soracakken, ikinci bir kişinin kapıyı aralamasıyla her şey karıştı. Hyun tam kapıya baktığı sırada kapı yeniden kapandı. Böylece geleni gören kimse olmadı.
Hyun: ne bok yedin..
Han: vallahi bir bok yapmadım bu sefer!
Hyun: babaannemin gerçek dediği hint dizileri gibisin şu an gözümde.
Han: Tch tch tch. Ayıp ayıp.
Tuvalin arkasından çıkıp ayaklandı. Tuvale baktı.
Han: resim mi yapıyordun?
Hyun: hmhm. yapacaktım diyelim. Sen ne oldu onu söyle!
Han: birisi beni takip ediyormuş gibi hissettim. Neredeyse yarım saat boyunca dön dolaş aynı yerde yürüdüm yanlış anlamışımdır diye. Ama hayırsız, nereden çıktığı bilinmez adam salmadı peşimi! Ben de son çare topukladım. Ama onun bir adımı benim iki adımın olunca..
Hyunjin: anladım anladım. Yanında bıçak falan taşımıyor musun? Bir kez savursan yeter. Sanırım.
Han: bıçak bir yerime saplanırsa... Götü veremezsek yırtamayız bir daha!
Hyunjin: kaç kez verdin sanki!
Han: ilkim olabilirsin.
Han kaş göz yaparak Hyunjin'i ayartmaya çalışırken Chan'in uzun süre nefessiz kalışı aklına dank etmiş olacak ki, Hyunjin hızlıca havuza baktı fakat Chan'i göremedi.
Hyunjin: Chan! Çıksana! Nefes alıyor musun hala??
Hala ses yoktu. Birden bedenine temas eden tanıdık bir elle yerinden sıçradı. Hızlıca arkasını dönerken bu kişinin Chan olmasını umdu. Fakat o kişinin Han olduğunu görünce hayal kırıklığına uğradı.
Han: üzgünüm.. Korkutmak istemedim! Sen de ne korkuyorsun be!
Hyunjin elini kalbine götürerek korktuğunu belli edecek hareketlerde bulundu. Tek kelime etmeden Chan'i görmek amacıyla havuza baktı yeniden. Görünüşe bakılırsa Chan'i bulmak uzun sürecekti..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
smile, darling
Sonstiges𝘚𝘦𝘯 𝘺𝘦𝘵𝘦𝘳 𝘬𝘪 𝘨𝘶𝘭𝘶𝘮𝘴𝘦 𝘴𝘦𝘷𝘨𝘪𝘭𝘪𝘮 /yarı text/ Her şey Chan'in birden ortadan kaybolmasıyla başladı. Sevgiler birbirine girdi.. Kim kimi seviyor, kim kime bağlı resmen içinden çıkılmayan bir boşluk hissi, kötü ve iyiyi ayırt etme...