Nasıl oldu bilmiyordum ama beni en sonunda sakinleştirip terasa çıkarmayı başarmıştı.
Şimdi ise sâdece yere oturmuş yağmuru seyrediyordum. O da hiç konuşmamıştı çünkü suçunu biliyordu."Biliyor musun"
Onun yüzüne baktım.O zaten beni izliyormuş.
"Uç dort insan tipi vardır bu hayatta."
Anlamayarak bana baktı, ben de açıklamaya başladım.
"Birincisi hayatin tadini çikaranlar, ikincisi tembeller, ucuncusu basariya kosanlar ve son olarak benim de icinde bulundugum olu (ölü-)
olanlar."Yüz ifadesi değişmeye başlamıştı.
Ben de yüzümü çevirip gökyüzünü izlemeye devam ettim.Daha sonra ayağa kalkıp demirlere tutundum ve elimi uzatıp yağmuru hissettim.Aslında benim yaptığım tek ıslanmak değildi.Benim yaptığım şey onu hissetmekti.Bazı insanlar yağmuru hisseder, bazıları ise sâdece ıslanır. Ben, onu hisseden insanlardandım.Bir süre sonra cümleme devam ettim.
"Hayatta olup aslinda olmayan.Oluler hicbir sey basaramaz,neticede yasamın icinde degillerdir."
Ve bir kez daha dönüp ona baktım.
"Benim katilim de iste sendin"
"Jeongin yeter ama!"
Sustum.Ben o kadar şeye katlanmışken yeter diyordu.
"Beni iyi dinle bir daha anlatmam."
Dinliyorum anlamında başımı salladım.
"Gittiğin gece o kızdan ayrıldım.Onun yüzünden gittiğini düşündüm.Saatlerce aradık seni bulamadık sonra baban aradı söyledi.O an üzülmedim.Ama içeri geçtiğimizde Felix o kadar çok şey anlattı ki"
Cevap verecekken izin vermedi.
"Her gece ağladığını,yemek yemediğini, dediklerimi ciddiye alıp gerçekten kendine zarar verdiğini söyledi.Bunlar benim umrumda değildi ama iyi ki bunları bağırarak söyledi biliyor musun.O an kafama yaptıklarımın jetonu düştü işte.Dedim kendi kendime ne yaptım ben"
"Neden simdi cikip geldin o zaman!"
"Bilmiyorum!"
Bana yaklaşıp bileklerimden tuttu.
"Bu yapacağım şeyi neden yapacağımı da bilmiyorum!"
Ve kendine çekip dudaklarıma yapıştı.Gözlerim fal taşı gibi açıldı ve o anın heyecanı ile dona kaldım.Benden ayrıldığında ise heyecandan titriyordum.
Bileklerimi bırakıp içeriye girdiğinde bile hâlâ az öncedeydim.
Ama daha sonra gitmesi ihtimali aklıma geldi ve arkasından içeri koşturdum."Nereye!"
Tahmin ettiğim gibiydi.
"Otele gideceğim,sen de ikna olunca beraber döneceğiz"
Gidip çantasından tuttum ve geri çektim.
"O yo yo! Gitmiyorsun ayrica ben de oraya gelmiyorum!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
×LoserBoy× |Jeongbin
Fanfic𝙅𝙚𝙤𝙣𝙜𝙞𝙣: Yine yapıyorsun kalbimi kırıyorsun. Ve kırdığın her bir parça kalbime batıyor. Kırık parçalar ise kalbe battıkca kan akıtır. Ben de kan kaybından öleceğim;) 𝙜𝙤̈𝙣𝙙𝙚𝙧𝙞𝙡𝙙𝙞