1. Bölüm

34 2 5
                                    

Bugün yeni okulumun ilk günüydü ve her zaman olduğu gibi aşırı heyecanlıydım okul yolunda yürüyordum. Çantam boş olduğu için tek elimde tutuyordum. Çok geçmeden bir ses duyuldu

"Jimin!"

Kesin bir ihtimalle bunlar en yakın arkadaşlarım Taehyung ve Hoseok hyungdu. Arkamı dönmeden daha hızlı yürümüştüm. Eğer yetişirlerse kafama vuracaklardı.Etrafta fazla insan vardı. Karizmam çiziliyordu şuan!

Aynı ses tekrar daha yakından geldi  "Jimin beklesene bizi!" dedi Hoseok Hyung, onun sesiyle koşmaya başlamıştım.

Yorulduğum için yavaşlamıştım. Büyük ihtimalle onları atlatmıştım ama küçük bir ihtimal olsa bile ensemde büyük bir acı hissettiğimiştim, Hoseok hyungcuğum bana vurmuştu. Taehyung ise büyük bir kahkaha patlattı. Olduğum yerde durdum gözlerimi kapatıp sakin kalmaya çalıştım. Neyse ki bugün iyi günümdeydim ve sinirlenmedim.

"Jimin-ssi bugün bağırmadın noldu?" dedi Hoseok hyung keyifle. Sanki çok komik ensem delindi şuan ya.

"Bence psikolojik ve fiziksel olarak tüm sorunlarını atlattı." dedi Tae. Dolaylı yoldan bana özürlü demeye çalışıyordu aslında doğru bir davranış değildi ama beni kızdırmak için her şeyi ortaya koyuyorlardı.

Okulun girişine geldiğimizde saçlarımı elimle arkaya taramaya başladım. Okulun ilk günü herkesten daha çekici olmalıydım tabii.Taehyung saçımı bozmak için elini kaldırdığı anda elini tuttum ve yavaş bir şekilde aşağı indirdim.

"Bugün olmaz sevgili Taehyung, kavga etmek istemiyorum." dedim samimi olmayan bir gülüşle.

Taehyung ve Hoseok hyung ise bu samimi olmayan gülüşe karşılık güldü. Ben de onlara katıldım. Okulun ilk günü olduğu için erken gelmiştik. Yolda Okul Müdürüyle karşılaştık ve bize okulu gezdirmek için eşlik etti. Okul aşırı büyüktü: spor salonu, yüzme havuzu,kafeterya, giyinme odaları v.b. yerleri gezdik ve en sonunda dolapların bulunduğu koridora geldik. 11, 12 ve 13 numaralı dolaplar bizimdi ve ben 13.  Tae 12. Hoseok Hyung ise 11. dolabı aldı ve Müdür Bey bize anahtarları verip uzaklaştı ama dolaplara bir şey koymadık. Koyacak bir eşyam da yoktu zaten.

Kafeteryada bir kaç içecek içsek iyi olurdu. Çantalarımızı sınıflarımıza bıraktık ve Kafeteryada buluştuk. Boş bir masaya oturduktan sonra içecek olarak limonata söyledik.

Parasını da Hoseok hyungcuğuma ödettim. Ben çok önemli bir birey olduğum için geleceğe kazandıracağım yenilikler için azdı ama olsun.
İçiceklerimizi içerken bir yandan da konuşmaya başlamıştık.

"Hoseok Hyung, bu yeni yılda ilk dönemimiz ya hanii." dedi Taehyung.

"E yani ne olmuş?" dedi Hoseok Hyung.

"Buna bu yıla özel bana kopya tekniklerinden bir kaç tane verirsin değil mi?" dedi Taehyung.

"Hayır."dedi Hoseok.

"Neden?"dedi Taehyung. Cebinden bir kaç Won çıkarıp masanın altından Hoseok Hyung'a uzattı.

"Kim demiş hayır diye? Tabii ki veririm canım."dedi Hoseok Hyung.

Onlar komuşmaya devam ederlerken ben pipetle bardağın içindeki buzları karıştırıyordum ve kafamı kaldırıp etrafa baktım. İçeriye bir çocuk girdi, etrafa göz gezdirip  bizim çarprazımızda oturanlara el salladı ardından masaya arkadaşlarının yanına oturdu. Ardından göz göze geldik çocuk yan bir sıtırış attı, bende gözlerimi kaçırdım ve buzları karıştırmaya devam ettim.

"Tae." dedim.

"Efendim Jimin-ssi." dedi Tae.

"Şu çarprazımızda en sol tarafta oturan çocuğu tanıyor musun? Çaktırmadan bir baksana." dedim ama demez olaydım çünkü Tae Bey kafasını şak diye o masaya dikip oturan çocuklara tek tek baktı ve parmağıyla o çocuğu gösterdi.

Visal | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin