Seksi Sadist

-5-

Kum torbasından ter içinde ayrıldım. Odanın köşesine yürüyüp havluyla yüzümü sildim. Özgür'e baktığımda o da bana bakıyormuş. Ona sırıttım. O sırada telefon çaldı. Ekranda serkan abi yazısını görünce daha bir keyiflendim. Telefonu kulağıma götürdüm.

"Söyle serkan abi?"

"Ece hanım paketledik Selim'i. Sizi bekliyoruz."

"Baygın değil mi?"

"Baygın efendim"

"Tamam, geliyorum. Ben gelmeden ayıltmayın"

"Peki"

Telefonu kapatıp güzel bir kahkaha attım. Özgür yanıma gelip "Noldu"

"Depoya götürmüşler. Çok güzel işkenceler çektirecem ona. Sen de bir köşede izleyebilirsin"

"İzlemek bir şeref benim için" dedi gülümseyerek.

Elimi yumruk yapıp sol omuzuna vurdum.

"Ahh" dedi. Anında kolundan kan sızdı.

"Noldu oraya" deyip kolunu sıyırdım.

"Siktir, dikişin patlamış. Ne oldu buraya"

"Selim'le çatışmaya girdik. Geçen hafta da hastanedeydim"

"Hani nikâh işlerini hallediyordun?"

"Yalan söyledim"

Elimi yaranın üzerine koyup bastırdım. "Ahh" deyip bileğimi tuttu.

"Bana bir daha yalan söyleme" dedim tıslayıp. Bileğimi elinden kurtarıp odanın köşesine ilerledim. Kıyafetlerimi aceleyle üzerime geçirdim.

Son kez Özgür'e baktığımda bana çatık kaşlarla bakıyordu.

"Dışarı çıkmayı düşünüyor musun?"

Hemen çıktı odadan. Ben de çıkıp kilitledim kapıyı. Babamın odasına girip masaya ilerledim. Özgür de bana kapıdan bakıyordu. Sandalyeden deri ceketimi üzerime geçirdim. Çekmeceyi açıp lamborghini'nin anahtarını aldım.

Odadan çıktım. Merdivenlere ilerledim. Arkamdan ayak sesleri duyunca onun da benimle geldiğini anladım. İnsanlar bana yol vererek dışarı çıktım. Anahtarın kilit düğmesine bastım. İleride ışık yanınca oraya doğru ilerledim. Kapıyı açıp koltuğa oturdum. Yan kapı açılıp içeri Özgür oturdu. Anında gazı kökledim. Git gide vitesi artırdım.

"Arabayı bu kadar iyi kullandığını bilmiyordum" dedi Özgür.

Ona yan yan sırıtıp "Benim ile bilmediğin daha çok şey var. " dedim. O da gülümsedi. Depoya gelince direk el frenini çekip arabayı söndürdüm. Kapıyı açıp çıktı arabadan. Arkamdan da Özgür geliyordu.

Deponun kapısındaki iki adam bana baş selamı verdiler. Kapıyı açıp girdim içeri. İleride sandalyeye bağlı baygın yatan Selim'i görünce sırıttım.

Adamlar hemen çekildiler. Yavaş yavaş ilerledim Selim'e.

"Malzemeleri getirin." Dedim. Hemen biri koşup çanta getirdi. Yanımdaki masanın üzerine koydu.

Ben malzemelerle ilgilenirken Özgür yanıma geldi. Adamlardan birine "Uyandırın şunu" dedim. Adam hemen Selim'in üzerine buzlu su döktü. Anında gözlerini açtı Selim.

Malzemeleri bırakıp önüne geçtim.

"Günaydın" sesimi tatlı yapmaya çalışarak.

"Neden getirdiniz beni buraya"