𝖫𝖮𝖵𝖤𝖱𝖡𝖮𝖸╰┈➤ 𝗝𝗔𝗠𝗘𝗦 𝗣𝗢𝗧𝗧𝗘𝗥

7.

Hogwarts'taki herkes Laura'nın James'in ruh eşi olduğu gerçeğini duymuştu.

Sanki kimse başka bir şeyden bahsetmiyor gibiydi.

Severus yıkılmıştı.

Aşık olduğu kişinin kaderinde başka biriyle birlikte olmak olduğunu duymak onu yıkmıştı.

Tabii ki kızlar Laura ile durmadan dalga geçiyordu.

"Laura James'in ruh eşi Laura Jam-"

"Evet öyle ve ondan hoşlanıyorum, o yüzden lütfen çenenizi kapatabilir misiniz?"

Laura, Lily ve Marlene'in şarkılarını yarıda kesti.

Alice'in ağzı açık kaldı ve iki kız arkadaş hemen yaptıkları işi bıraktı.

Az önce duyduklarına inanamadılar.

Laura Elladora Campbell, James Fleamont Potter'dan hoşlanıyordu.

James'i her zaman reddeden aynı Laura.

Öldükten sonra bile James'ten nefret etmeye yemin eden aynı Laura.

"Bunu söylediğimi ona ya da kimseye söylemeyeceksiniz, yoksa sizi diri diri gömerim," diye haykırdı genellikle nazik ve kibar olan kız, oldukça şiddetli bir şekilde hemen kendilerine geldiler ve histerik bir şekilde başlarını salladılar, Laura kızgın ve kararlı olduğunda çok korkunç bir kadındı.

༶•┈┈┈┈┈┈★┈┈┈┈┈•༶

Ertesi sabah Laura Gryffindor masasındaki kızlara ve çapulculara katıldı.

Otururken gözlerini devirdi.

"Bütün erkekler köpektir," diye homurdandı Remus, Sirius'a bakarak.

"Bazıları diğerlerinden daha fazla." Sirius gözlerini devirdi, "Kurtlar da köpek sayılır mı?" Peter oldukça kırılmış görünüyordu.

"Ben köpek değilim." James de aynı fikirde gibiydi.

"Hayır, ben seni daha çok bir sıçan olarak görüyorum."

Laura oldukça şaşkın ve rahatsız görünüyordu.

"Bu konuşma nereye gitti bilmiyorum."

Oğlanlar gülüp hiçbir şey olmamış gibi davranırken, kızlar yüzlerinde şaşkınlık ifadesiyle birbirlerine baktılar.

Kahvaltılarını bitiren Laura çapulculara katılarak kalenin etrafında küçük bir gezintiye çıktı

James aniden durdu ve Sirius'a seslendi.

"Patiayak, git Moony'ye planımızı anlat."

"Plan mı? ne planı Potter? söyle bana," diye emretti Laura, Sirius sırıtırken.

"BLACK, POTTER, LUPIN VE PETTIGREW, bu sefer sizi yakalayacağım gidelim Bayan Norris!"

Filch'in haykırışını duydular.

James, Laura'ya doğru bir sırıtma gönderirken, diğer üç çocuk çoktan koşmaya başlamıştı.

"Açıklamaya vakit yok söylesene Ellam Peri Kızım, çapulculuk yapmaya var mısın?"

O da daha sert bir şekilde sırıtmaya devam etti.

"Bilmiyorum James, ayak uydurabilir misin?"

"Sanırım idare edebilirim," diye yumuşakça gülümsedi

"Yine de garanti veremem."

Bir sonraki sözlerini söylerken damarlarında adrenalin dolaşıyordu.

"Hadi koşalım o zaman." koşabildikleri kadar hızlı koşmaya başladıklarında James güldü.

"Bu bizim ilk randevumuz mu Peri Kızım? Bayıldım buna."

Laura gözlerini devirdi ama kendini gülmekten alıkoyamadı,

"Kapa çeneni James."

༶•┈┈┈┈┈┈★┈┈┈┈┈•༶

Ertesi gün çocuklar Laura'ya gittiler.

"Size bir şey göstermek istiyoruz."

Hepsi aynı anda söyledi.

Laura'nın tepki verme şansı olmamıştı çünkü çoktan erkeklerin yatakhanesine sürüklenmişti.

O bir şey söyleyemeden animagus formlarına dönüştüler.

Remus açıklama yaparken o şok içinde onlara baktı.

"Benim ne olduğumu biliyorlar, bu yüzden bana yardım etmek istediler dolunayda bana yardım etmek için yasadışı animagi oldular."

Tekrar dönüştüler ve Laura'nın gözlerinin içine umutla baktılar.

Ama Laura sadece James'e baktı.

"Bu çok... hoş bir davranıştı."

James'in Remus'a yardım etmek için yaptıklarını düşündükçe Laura'nın kalbi küt küt atmaya başladı.

Hepsi şaşkınlıkla ona baktı.

Yasadışı animagus olmak gibi aptalca bir şeyi nasıl yapmamaları gerektiğini anlatmasını bekliyorlardı.

James ona baktı, kalbi ona karşı sevgi ve tutkuyla doluydu.

Gecenin geri kalanını Çapulcularla geçirdi.

Ona Çapulcu Haritası'nı gösterdiler ve mutfağa indiler.

Hiç şüphesiz James ve Laura'nın en sevdikleri günlerden biriydi.

Bir hafta sonra Profesör Slughorn ile iksir dersine girdiler.

Laura ve James aynı anda odaya girdiler ve aniden ikisi de birbirlerine baktılar.

"Merlin Ellam Peri Kızım, ne kadar çok parfüm kullanıyorsun?"

Yüksek sesle alay etti.

"Ben mi? konuşması gereken sensin! bütün oda senin gibi kokuyor."

"Bütün oda senin gibi kokuyor demek istiyorsun! her şey senin parfümün ve naneli kokun gibi kokuyor lavantayı'da unutmayalım-,"

James'in sözleri Remus, Lily, Marlene ve Sirius'un kahkahalarıyla kesildi.

"Neden gülüyorsunuz?"

James ve Laura senkronize bir şekilde sordular, bu da onları daha çok güldürdü.

"Teknik olarak ikiniz de yanılmıyorsunuz bu Amortentia her insanın kokusu, onu çeken şeye göre değişir."

Remus yüzünde mutlu bir gülümsemeyle açıkladı.

Laura'nın gözleri de James'inkiler gibi irileşti.

Laura bir domates kadar kızarmıştı.

Az önce James'ten etkilendiğini itiraf etmişti.

Kahretsin.

En azından sadece dört kişi duymuştu.

James kendini Quidditch dünya kupasını kazanmış gibi hissetti  hatta daha iyi!

Sevdiği kız ondan etkilenmişti!

Hayalleri sonunda gerçek oluyordu.

Kızın kokusunu düşünmeden edemiyordu.

Daha çok kimin koktuğunu.

Öte yandan Laura tamamen ve son derece utanmıştı.

En iyi öğrenciydi, Amortentia nasıl aklından çıkmış olabilirdi?

Ve James, o çok çekilmez biri! ve...

"Kahretsin!" diye düşündü.

"James Potter'dan hoşlanmıyorum, onu seviyorum."