BÖLÜM 4 "ODAMDAKİ YABANCI"

42 14 2
                                    

Durdum kafamın içinde yine o adamın sesi "arkanı dönersen kötü şeyler olur" diyordu ama ben onu dinlemicem, en fazla ne olabilir ki derin bir nefes aldım arkamı dönmemle bir arabanın birine çarpmasıyla bir oldu hemen oraya koştum araba siyahtı ve hemen uzaklaştı. Yerde yatan kişiye doğru ilerledim "lanet olsun sera iyimisin, gözlerini aç seraaa, yardım edin lütfen" diye çığlıklar atmaya başladım. Etraftaki duyarlı insanlar ambulans çağırdılar bende ambulansa bindim hastaneye gittik. Sera bnm en yakn arkadaşmdi okulu değiştrince artık görüşemedik. Seranın annesi emma teyzeye haber verdim. Çok şükür kolu kırılmıştı emma teyze geldi odaya girdi bende arkasından ilerledim "sera nasılsın" öfkeyle bana baktı canı yanmıştı ve korkmuştu "hepsi senin yüzünden, dursaydın şimdi bunlar olmazdı" haklıydı kahretsin ki haklıydı "bbeen" sera sözümü kesti " sus tina git burda git artık seni görmek istemiyorum" onu ilkez böyle görüyordum, öyle bağırdıki bana kendimi odadan dışarı atıım ve koşarak hastaneden çıktım. Emma teyzenin arkamdan seslendiğini duydum ama aldırmadım. Eve geldiğimde derin bir nefes aldım, ben şizofrenim gerçekten şizofrenim kafamın içinde duyduğum ses ile rüyalarımdaki ses aynıydı. Bugün olanlardan çok yoruldum odama çıktım güzel bir duş alıp yatağıma girdim. Tam uykuya dalacakken bir ses duydum, "kalk" gözlerimi hemen açtım sağıma soluma baktım kalp atışlarım hızlanmaya başladı uyku sersemliğiyle bana öyle gelmiş olduğunu düşündüm ve tekrar gözlerimi kapattım. "kalk" gözlerimi açıla bilecek kadar çok açtım ve hemen yataktan doğruldum tam karşımda siyah pelerin giymiş ve yüzünün bir kısmını kapatmış biri duruyordu. Kalbim göğsümden fırlayacak gibiydi "benimle gel" korkudan öylece kala kaldım adamın kendisi de seside çok korkutucuydu. Kendimi biraz toparlayıp "kimsin sen" diye bildim adam hiç bir tepki vermedi "benimle gel" yine aynı şeyi söyledi ve arkasını döndü hemen yataktan kalktım ayaklarım ilerlemeye başladı. Bu bunu ben yapmıyorum ayaklarım beni adamın peşinden sürüklüyordu korkuyla "nereye" dedim ama hiç bir cevap alamadım. Siyah bir kapı çıktı karşıma adam içinden geçti, ayaklarım beni halen sürüklüyordu, sanki ayaklarımın kontrolünü kaybetemiştim. Kapıdan geçtim Bi yol vardı. Yolun iki tarafı sarmaşıklarla kaplıydı, karanlıktı ve kenarlarda insan kemikleri kafa tasları vardı etrafta. Durmaya çalışıyordum ama olmuyordu ayaklarımı halen kontrol edemiyordum, ağlayıp çıklık atmak istiyordum ama bunuda başaramıyordum. Yolun sonunda kocaman bir kapı vardı. Kapı açıldı içerisi tapınak gibi bir yerdi, ve büyük bir taht vardı ve bize arkası dönük iri bir adam içerdeydi. Fısıldaşan sesler vardı ama etrafta bizden başka kimse yoktu beni buraya getiren adam eğildi ve "yüce efendi kızı getirdim" fısıldaşmalar arttı. "kız bumu, bize bumu yardım edecek, efendi bunumu seçti, şimdi ne olacak" sadece anlaya bildiğim bunlar ve kahkaha sesleri vardı. Etrafıma baktım ama kimse yoktu kalbim yerinden çıkacak gibiydi..

ANLAŞMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin