3. bölüm || Kaza

442 50 10
                                    

Taehyung'dan;
*arabamı çalıştırmış, son sürat bindiği taksiyi takip ederek sürüyordum. Neyse ki ona bir zarar gelmeden inmişti araçtan. Evinin arka taraflarına arabamı park edip koşarak evin ön tarafına geldim, gizlice olsa da izliyordum onu.
Her evine doğru yaklaştığında bahçeye daha çok yaklaşıyordum ben de.
Titreyen ve minik ellerini yumruk yapıp kapıya vurdu iki üç kere, hâlâ sessizce izliyordum ve evine girip ortam sessizleşene kadar da gitmeyi düşünmüyordum. Çok geçmeden kapı açılmıştı, küçük çocuğun önünde, bilinci yerinde olmayan, sarhoş olduğu belli bir adam duruyordu. Merakla yapacağı şeyi bekliyordum, ikinci kere bir kişi daha bu minik canı yakacak olursa sanırım dövmekle de yetinmeyecektim. İkisi konuşmaya başladığında hareket etmeden, hatta nefes bile almadan ölüm sessizliği ile onları dinlemeye başladım.*

Jungkook:
Özür dilerim baba geç kaldım.

B:
Uzatma geç içeri Jeon!

Taehyung'dan;
*Babası Jungkook'u kolundan tutup içeri çekmişti,
Çocuk ani hareket ile dengesini kaybetmişti, görebildiğim son şey.. jungkook'un yere düşmesiydi. Babası olduğu için bunu şiddet ile halledemezdim. Doğruldum ve gömleğimin açık olan düğmelerini kapatıp kravatımı sıktım. Sakince eve doğru yürüdüm, kapıyı çaldım ve açılmasını bekledim.
Kapı açıldığında önüme duran adama baktım ve
telefondan bulduğum rastgele bir mekan ismini söyledim, ardından nasıl gidileceğini sordum. Jungkook arkadan sadece olanları izliyordu. Babası bana bir şeyler saçmalarken yanıma gelmesi için işaret yaptım ona, anlatabildiğim kadar anlattım. Kapıya doğru yaklaştığında elinden tutup arkama çekmiştim minik bedeni.
Koşamayacağını biliyordum ayağı incinmişti, Jungkook'u kucakladım ve arka tarafa park ettiğim arabama doğru koşmaya başladım. Arkamda neler oluyordu bilmiyordum tek amacım Jungkook'u pis ellerden kurtarmaktı. Arabaya yaklaştığımda anahtarı çıkartıp arabayı açmıştım, Jungkook'u arka koltuğa bırakıp sürücü koltuğuna geçtim ve geldiğim yolun tersinden evime doğru sürmeye başlamıştım arabayı.*

Jungkook:
Evimi nereden buldun?

Taehyung:
Takip ettim Gguk, hem o taksiciye güvenemezdim.
Gece gece başına bir iş gelecek kendini korumayı bilmiyorsun sen.

Jungkook:
Haklısın, teşekkür ederim ama yine de korkuttun beni
Ya babama yakalansaydık kaçarken.

Taehyung:
Gguk ben başkası için yaptığım planı asla batırmam anladın mı?

Jungkook:
Peki Hyung kızma

Taehyung:
Ufaklık, sana kim kızabilir ki?

Jungkook'dan;
*Dediği şeye utanınca yüzümü ellerimle kapatmıştım,
Bana aynadan bakıp güldüğünde seslice kıkırdadım. Yanaklarımın kızardığını hissedebiliyordum hatta.*

Hyung peki, peki ben bir daha oraya gitmeyecek miyim?

Taehyung:
Gguk, emin ol bilmiyorum.

Jungkook:
Ya geri döndüğüm zaman beni döverse tekrar?

Taehyung:
Öyle bir şey yapamayacak.
Hassiktir.
*Yan camdan gördüğüm araba ile son sürat sürmeye başladım tekrar, büyük ihtimalle babasının arabasıydı zaten
Dengesiz sürülmesinden fark ediliyordu
Birden önümü kesecek olan arabayı fark ettiğimde direksiyonu sağa doğru kırmıştım,
Araba resmen ağaçla bütünleşir bir şekilde çarpmıştı ağaca.
O sırada kafamı vurduğumdan bayılmıştım ki babası Gguk'u kaçırıp tekrar götürmüştü.*


(Arkadaslaaar merhaba bem geldimm, 2. Bolume cok oy gelmis fazla begendiniz sanirimm umarim bu bolumu de begenirsiniz. Buna oy gelirse gunun 2. Bölümünü atacagımm 🙋🏻‍♀️)

Love Has No Gender || TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin