[askıda.]
Daegu'nun, Agustd olarak bilinen en iyi araba yarışçısı Min Yoongi kim olduğunu bilmeden Seoul'un en iyisi olan ve Kitty Gang olarak bilinen Park Jimin ile yaptığı araba yarışını kaybederse ne olur?
-
"En sonunda sikeceğim seni sarışın."
"...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-🏁-
"Cidden ne sikim varda sürekli birileri çıkıp çıkıp Stjerneklart'a geliyor amına koyayım?" dedi Jimin parmak uçlarıyla dudaklarını sıkıştırıp dururken. "Ne bileyim." dedi V omuz silkerek. "Durduk yerde sinirlenip duruyorsun amına koyayım. Sende sonradan geldin." diye Jimin'le uğraşmaya başladı Jackson. "Sen sussana be!" dedi Jimin, Jackson'un omzuna vurarak. "Sanki ilk defa insan görmüş gibi bakıyorlar ondan dedim."
"Hadi ama..." dedi V tek eliyle Jimin'in omzunu kavrayıp sıkarken. "koskoca Kitty Gang'sin sen, ondan öyle bakıyorlardır."
"Doğru." dedi Jimin başını sallayıp bakışlarını Yoongi'ye çevirirken. "İlk başlarda Min gıcık Yoongi'ciğim de öyle bakıyordu." Yoongi yüzünü ekşiterek elindeki bardağı hemen önlerinde duran masaya bıraktı. "Ben ne alaka amına koyayım?" Jimin gülerek omuz silkti. "Yalan mı? Far görmüş tavşan- pardon ciğer görmüş kedi gibi bakıyordun."
"İkisi aynı anlama gelmiyor mu zaten?" diyerek araya girdi Namjoon. "Aynı anlama geliyor." dedi Jimin. "E o zaman?" diyerek bakışlarını üçü arasında gezdirdi V. "Sikeyim ne oluyor lan?" diyerek bakışlarını V'den çekip Yoongi ve Jimin'e baktı Namjoon. Yoongi alt dudağını kemirirken Jimin masum bir tavırla sırıtarak "Boş verin... anlayan anladı." diye mırıldandığında Yoongi vakit kaybetmeden elindeki bardağı kafasına dikmişti. "Bir şey anlamadım ben." diyerek bakışlarını Jimin ve Yoongi arasında gezdirdi Jackson.
"Ya, uff! Boş verin siz. Benim Min Yoongi'ciğim anladı değil mi?" dedi Jimin, hareketlenerek oturduğu yerden kalktı ve Jackson'un yanından ayrılarak diğer yanına geçip onu ittirdi ve Yoongi ile arasına girmeye çalıştı. "Çekilsene amına koyayım!"
"Ne halt yemeye buraya geçtin amına koyayım?"
"Sanane!" dedi Jimin, Jacksonu ittirmeye çalışarak. "Belki Min gıcık Yoongi'ciğimin yanında oturacağım ben." Jackson gülerek başını iki yana salladı ve yana kayarak Jimin'in afallamasına neden oldu. Jimin ilk başta sinirle Jackson'a baksa da hemen ardından Yoongi'ye doğru dönerek koluna tutundu. "Ya, Min Yoongi- Konuşsana amına koyayım." dedi sızlanarak. "Ne dememi bekliyorsun sarışın?" Jimin alayla güldüğünde Yoongi çoktan kendini gelebilecek şeylere hazırlayıp garsonun daha şimdi önüne bıraktığı içecekten bir yudum almıştı. "Ben güzelim değil mi?" Yoongi duyduğu cümle ile gülmek istese de yalnızca sırıtmakla yetindi ve bakışlarını, kafasını omzuna yaslamış, ona alttan bakan Jimin'e çevirdi. "Öylesin sarışın." Çoktan çakırkeyif olmuş Jimin'in yüzünde bir iki saniyelik tebessüm olsa da hemen dudaklarını ıslatıp devam etti. "Ya ama böyle çok mu, yoksa az mı, yoksa sadece güzel mi?" Yoongi yüzünü omzunda dayalı olan yüze yaklaştırıp inanmasını istermiş gibi başını sallayarak "Çok." dedi net bir şekilde. Jimin gülerek başını kaldırdı ve hafifçe geriledi. "Ya ben biliyordum işte." dedi sanki heyecanlanmış gibi. "Neyi biliyordun sarışın?" dedi Yoongi göz kırpıp aynı zamanda alayla gülerek. "Sen bana aşıksın değil mi Min Yoongi?" Yoongi gülerek başını aşağı yukarı salladı. "Hmm. Öyle böyle değil hem de. Ölüyorum aşkından Jimin..." Jimin de onun gibi gülüp yeniden eski pozisyonuna döndü. Sarhoş olduğu o kadar belliydi ki kedi gibi Yoongi'ye sokulmuştu.
