İkimizde uzun süredir uzak mesafe ilişkisi yaşıyorduk. Sesli ve görüntülü konuşmaktan başka bişi yapmıyorduk arada birbirimize kargolar gönderiyorduk ama hiç yüz yüze bulunmamıştık ve sonunda ikimizde müsait olduğu bir gün ayarlanmıştık. İkimizin aileside iliskimizi biliyorlardı ve onaylamışlardı.
Bugün buluşucaktık çok heycanlı ve mutluydum. En sevdiği tatlıyı yapmıştım ve onun için ilk günden beri yaptığım el işi hediyeleri getiriyordum. Bir sürü mektup, kağıttan çiçekler, kağıt yüzükler ve daha bir sürü şey vardı.
Altıma siyah bir pantalon giymiştim üstünde bol bir tişört geçirmiştim. Saçımı iki yandan balık sırtı örmüştüm. Yaz ayıydı hava çok da olmasada sıcaktı. Siyah sırt çantami aldım ve ona veredeğim şeyleri aldım ayakkabılarımı giydim ve evden çıktım. Annemler evde değildi bir süre olmayacaklardı ama buluşacağımdan haberleri vardı. Kulaklığımdan şarkısından açmıştım. Buluşma yerine giderken telefonumu çaldı. Baran arıyordu. "Nerdesin güzelim ben geldim attığın konuma." Demişti kalbim heycandan küt küt atmaya başladı. "Geliyorum bitanem 3-4 dakikaya ordayım." Demiştim."Tamam bekliyorum." Telefonu kapatıp cebime koydum ve adımlarımı hızlandırdım.Buluşacağımız yere gelmiştim. Çok heyecanlıydım. Derim bir nefes aldım. Kulaklığımı çıkarıp boynuma astım. Etrafa bakmaya başladım. Gözlerim Baran'ı aradı. Bi anda gözlerim kapandı. "Korkma güzelim benim Baran'ın." eller görüş açımı açtığı gibi arkama döndüm. Karşımdaydı. Aylardır hayalini kurduğum an şuan gerçekleşmişti. "Barraaann" diye boynuna sardım kollarımı. Sıkı sıkı sarıldım, kokusunu içime çektim. Sadece kullandığı parfümü koklayarak geçinmiştim ama bu kokuyu ondan duymayı hiçbir şeye değişmezdim. Bir süre öyle kaldıktan sonra ayrılmıştık. Elindeki çiçeği bana uzatana kadar onda olduğunu görmemiştim. Büyük bir demet papatya vardı. Daha önceden kelebekli bir demeti evime kargolamişti doğum günümde "hiiii teşekkür ederim çok güzeller." demiştim. "Rica ederim bebeğim senin kadar güzel olmasalarsa güzeller." demişti. Gülümseyen dudağına hızlı bir öpücük bıraktım "Hadi bir yere oturalım güzelim" dedi. Hemen ilerdeki banka oturduk. Bir süre sohbet ettik onunla telefonla konuşurken bile çok keyifli vakit geçirirken şimdi yüz yüze olmak ayrı bir keyif vermiştim. Aklıma çantasındaki tatlı gelmiştim. Tatlıyı çıkardım. Saklama kabının kapağı açıp çatalı uzattım. "Afiyet olsun oğluşuma" demiştim. Çatalı eline aldıktan sonra "senin oğluşum diyen ağzını yerim güzelim benim." diyip dudağıma bir buse kondurdu. Çok mutlu hissediyorum bir çok duyguyu aynı anda yaşıyordum aşırı hoşuma gitmişti bu his. Traliçeyi yemeğe başlamıştı. O yerken izliyordum. Çok tatlıydı. Sabaha kadar izleyebilirdim onu. Ağzındaki lokmayı çiğnerken imm mmm diye sesler çıkarıyordu. Hoşuna gittiği belli oluyor. Isırasım gelmişti o tatlı yanaklarindan. Traliçeden bir çatal alıp bana uzatmıştı "iğrenmez misin ayni cataldan yememize?" Diye sormuştum. Belki sevmez diye söylediğim cümleyle. Kaşlarını çatıp bir yandan ağzındaki lokmayı çiğniyordu. Kafasını hayır anlamında salladı ve çatalı ağzıma yaklaştırdı. Uzattığı lokmayı yemeye başladım.
Traliçe bitmiştik. "Çok güzel olmuş aşk mücevherim eline sağlık" demişti. "Afiyet olsun oğluşum sen iste ben hep yaparım." dedim. Kucağına hediye kutusunu koymuştum "ah güzel çiçeğim teşekkür ederim." Demişti. "rica ederim oğluşum ne demek." Demiştim. " tişört içinde mi?" Diye sormuştu. Ona yaptığım öpücüklü tişörtten bahsediyordu. "Evet içinde." Demiştim. Hızlıca içine bakıp tişörtu eline almıştı. İlk başta burnuna götürüp koklamıştı. Benim kokumu aldığında ise yüzünü tişörte görmüştü. " Kokuna deli oluyorum bebeğim." Dediği şeyle yüzümün ısındığını hissettim. Etrafa biraz bakındı, sokakta kimse yoktu, zaten çok kullanılmıyordu. Genede etrafa iyice bakıp üstündeki tişörtu çıkarmıştı ve hızlıca yaptığım tişörtu giymişti. Sevinçle ayağa kalktı ve üstüne baktı. Etrafında bir tur döndü ve bakışları beni bulduğu "Nasıl sevgilim var gibi gözüküyor muyum miniğim?" Diye sormuştu. O sıra onun bu tatlı haline dalmış bir şekilde izlerken " Evett çok yakıştı sana oğluşum. Tam sevgilim var uzak durun benden karım sizi ikiye böler modundasin." Onun sesini taklit etmeye çalışarak söylediğim cümleyle sesli bir kahkaha patlamıştı. Yanıma gelip yüzümü ellerinin arasına alarak dudağıma buse kondurdu. "Çok tatliisi ama sen yerim seni" demişti. Dediği şeye karşılık hemen "oluuur" demiştim. "Evett sıra benik hediyemde güzelim." Demişti. Kucağıma koyduğu kutu ile ellerimi küçük bir çocuk gibi çırptım. Hızlı ve dikkatli bir şekilde kutuyu açtığımda içinden bir sürü takı çıkmıştı. Birkaç kağıt ve sakız kağıdından kalpler. Daha önce onun taktiği mor bir balıkçı şapkası, aldığı orjinal Fenerbahçe forması ve daha niceleri. Onun yanına ayağa kalktım ve sıkı sıkı sarıldım. "Teşekkür ederim bitanem." Demiştim. "Rica ederim bebeğim daha dur neler alıcam bu daha başlangıç." Birkaç saniye durdu sonradan bakışları bana aldığı kutuya gitti. " Hadi gel takalım takılarınıda şıkır şıkır gez miniğim." Demişti. Ah ben bu çocuğa deli gibi aşığım.
Evet şimdilik ilk bölüm bu kadar canim ne zaman isterse o zaman yeni. Bölüm gelir büyük ihtimalle yarın ikinci bölüme devam ederim iyi akşamlar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Mücevherim
Short Storybir süredir uzak mesafe ilişkisi yaşıyorum ve birlikte yapmak istediğim şeyleri burda paylaşıcam bölümler birbirleri arasında bağlantı yoktur iyi okumalar dilerim