Hayattan bıkmış ve tekrar hayata tutunmaya çalışan bir kız düşünün bu kızımızın ailesi gerçekten çok baskıcı.Babası holding sahibi ve birgün ortak almayı kabul eder.Aldıkları ortağın oğlu ciddi bir şekilde kızı uzun bir süredir takip ediyor yaptığı...
Soğuk bir kış gününe uyanmıştık evet yeni uyandığım için yine lanetler yağdırmaya başladım gittim ve elimi yüzümü yıkadım yaptığım günlük rutinler işte sıkıcı hayat... Mina hadi senin uyanmanı bekleyemeyiz işimiz var diye seslendi annem bugün şirketlerimizin ortaklarıyla tanışmaya gidecektik babamın söyle holding diye bir şirketi vardı aslında neden orada kaldığını bilmiyordum çünkü şirket kurulduğundan beri ortak almayı reddediyordu hazırlandım ve aşağı indim ben geldim gidebiliriz dedim ve annem arkasını dönüp çok güzel olmuşsun Mina dedi ve arabaya doğru yürüdük üstünde dar siyah bir elbise vardı normalde elbise giymekten nefret ederdim ama annemin bitmeyen ısrarları ile beraber giymek zorunda kaldım aslında annem değildi çünkü beni evlatlık almışlardı ben küçükken ailemin kaza yaptıklarını söylediler radan beni söyle ailesi yani şu an olduğu mail almış herkes çok şanslı olduğumu söylüyordu ama ben şans bunun neresinden bir türlü çözememiştim İlk başlarda çok seviliyordum ama kardeşim Aleyna doğunca işler değişmişti aramızda sadece 2 yaş olmasına rağmen onu daha çok seviyorlardı holdinge gelmiştik annem bana dönüp gülümsemeyi unutma Mina dedi ve babam önden gitti toplantı salonuna girdiğimizde herkes ayağa kalktı ve alkışladılar babam teşekkürler deyip oturdu Sena Kartal Mehmet Kartal ve çocukları Berk ve Özgür dü . İkisinde gerçekten yakışıklıydı
Tanışma bitti ve şirket ile ilgili birkaç evrak imzaladılar.Mehmet Bey bana dönüp "Kızım sen neden hiç konuşmuyorsun " dedi "Kızım pek konuşkan değildir " diye lafa atıldı. Hıhhh sanki bana konuşma şansı veriliyor da ben konuşmuyorum .Ne zaman bana bir şey sorulsa annem yada babam cevap veriyordu. "Kızada söz hakkı verin " dedi sertçe Mehmet Bey. Adam haklı arkadaşlar dağılın ben konuşuyorum. "Yarın müsaitseniz bize gelin bir yemek yiyelim ,orada Mina kızımla sohbet ederiz" Bu adam yeni idolüm ,adamın dibisin Mehmet abii Gel konuşmaya döndüler ve 5 dakika sonra babam toplantı bitmiştir diyerek toplantıyı bitirdi. Zaten gerçekten çok sıkılmıştım çünkü konuştukları şeylerden hiçbir şey anlamıyordum. Şirketten çıkarken ben belki yanında yürüyordum ve Berke "merhaba "dedim
Berk bana garip bir şekilde baktı ve "Merhaba " dedi soğuk bir şekilde. Ne tersliyorsun be sanki burada durmuş ona sevgilin var mı diye sordum ,Allah Allah kesinlikle annesine çekmiş ,suratsız. Kardeşi özgür'ün yanına doğru ilerledim.
"Merhaba ben Mina" "Merhaba Mina ben Özgür" dedi ve duraksamadan "Az önce el çantanda bir kitap gördüm ne okuyorsun" "Küçük Prens benim en sevdiğim kitap 10 kere falan okudum ama hiç sıkılmıyorum sen sever misin" "Aslında kitaplarla pek aram yoktur ama Şeker Portakalını seviyorum " Arabaya yaklaştık ve ona dönüp "Sonra görüşürüz Özgür" dedim o da gülümsedi ve arabalarımıza bindik. Arabada kimseyle konuşmamıştım zaten bugün annemin sevimsizliği üzerindeydi ne zaman bir soru sorsam ters ters cevap veriyor veya hiç cevap vermiyordu bu yüzden konuşmamayı tercih ettim.Eve gelmiştik,Aleyna'da okuldan gelmiş ders çalışıyordu .Bende ders çalışmaya başladım, lise son sınıftım ve hukuk fakültesi ni istiyordum .Bu aralar derslerim çok yoğundu.Aleyna odaya girdi ve "Sana kahve getirdim"derken kahve yi masanın üstüne koymak yerine üzerime döktü.Kahve gerçekten çok sıcaktı bu yüzden büyük bir çığlık attım.Elim çok pis yanmıştı. Annem ve babam yukarı çıkıp aynı anda "Ne oldu "dedi . "Aleyna üzerime kahve döktü " "Yalan söyleme Mine kahveyi sana verdim sen kendi üstüne döktün"dediğinde şaşırdım çünkü üstüme bilerek kahve dökmüştü ve bunu yalanlıyordu. "Hayır anne yalan söylüyor yemin ederim o döktü" "Kıvanç ,Aleyna dışarı çıkın siz " dedi ve babam ve Aleyna çıktı. Annem zaten acıyan kol umu tuttu . "Aleyna yalan söylemez Mina kendi üstüne kahve döküp suçu o kıza atamazsın" "Anne yemin ederim o döktü " "Sus Mine birde yemin ediyorsun, bir daha böyle bir şey için huzurumuzu bozarsan senin o kolunu ben kırarım . Zaten bu gün şirkette bizi rezil ettiğin yetti ."diyerek sıktığı kolumu bıraktı ve kapıyı çarparak dışarı çıktı. Keşke beni de Aleyna gibi,eskisi gibi sevseler. Eğer intihar etmiyorsam Yakamoz ve Efsun içindi . Bu kavgaları zaten her gün yaptığımız için artık ağlamıyordum.Kendimi temizledim ve balkona geçip Küçük Pres 'i okumaya başladım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Evet bu bölüm bu kadar ballarım .Bir sonraki bölümde görüşmek üzere
