hello bu bölümü atıyorum bir dahaki bölüm ne zaman gelir bilemiyorum stoklamam lazım o yüzden elimde bölüm kalmadı ama en kısa sürede atıcağım byss
Evet, şuan birbirlerine bakıyorlardı. Jungkook duyduğunun gerçek olup olmadığını sorguluyordu, Jimin ise ondan gelecek cevabı merak ediyordu. Ah hadi ama bu kadar zor olmamalı kook! ''ah şey..ne diyeceğimi bilemiyorum çok ani oldu yani ve siz çok büyük şirketsiniz nasıl desem'' ''hadi Jungkook zaten muhasebe ilgili sıkıntı çekiyorum'' aslında Jungkook artık işsizdi gidince iş arayacaktı hatta birkaç başvuru yaptı ama şanslı gibi ayağına gelmişti iş Ve minik bir civcivden!
''ah ne desem bilemedim zaten biliyorsun işten ayrıldığımı zaten birkaç yere başvurmuştum'' Jimin'in ise morali bozulmuştu ama çaktırmamaya çalıştı Hain KOOK! ''ah anlıyorum peki teklifim hayla geçerli'' Jungkook ise tebessüm etti ''teşekkür ederim'' Jimin ayağa kalkmıştı ''ee buraya oturmaya gelmedim taslağı bitirmem gerekiyor'' ayaklanmış gidiyordu ''ah bide maket vardı'' yerinde zıplamış saçını karıştırmıştı Tanrım ne bu tatlılık!
Jimin bilgisayarı almış koltuğa oturup bağdaş kurmuş bilgisayara ayağına koymuştu Evimde bir bebek dolaşıyor! Jungkook kafasını sallamış ayağa kalkmıştı. Elini yüzünü yıkasa iyi olacaktı yoksa hiç iyi olmayacaktı. Elini yüzünü yıkarken telefonu çalmıştı ''kook Jin hyung arıyor!'' ''açar mısın şuan müsait değilim!'' Jimin telefonu eline aldı görüntülü arıyordu
Bilgisayarı masaya koyup boğazını temizleyip telefonu açtı ''lan velet daha ne ayy Jimin nasılsın'' diye u dönüşü yapmıştı resmen Jin. Jimin ise kahkaha atmıştı. Taehyung ise Jin'in omzuna kolunu atmış telefonu almıştı ''yah ne yapı'' ''bebeğim ne yapıyorsun'' Jin ise yanda olan Taehyung'a bir bakış atmıştı ''yah Tae şöyle deme bak millet bizi sevgili zannediyor'' Taehyung ise kahkaha atmıştı ''ahaha boş ver bebeğim öyle zannetsinler''
''saçmala Tae Jimin'in kısmetini niye kapatıyorsun'' diye çıkışıp karnına vurmuştu gülerek geri çekildi ama Taehyung ise onu bırakmadı ikisi de biraz sendeledi ''ah hayvan yavaş elim ya'' bu olaylar yaşanınca Jungkook gelmiş Jimin'in arkasından iki ellerini açarak koymuş dahil olmuştu ''ne oluyor hyung'' Jimin ise gözünü ayırmadan ikiliyi izliyordu. Allah'ım ne tatlılar! ''velet kurtar beni bu hayvanın elinden'' ''ya hakaret etme bak seni dava edebilirim'' ''ahah götün yiyorsa etsene''
Jungkook Jimin'e bakmıştı göz ucuyla resmen gözleri parlıyordu gülümsemiş Jimin'in yanına oturmuştu ''edersem ama giyecek donun kalmaz'' ''ah biz o lafları çok duyuyoruz yiğen'' bu herkesi güldürmüştü. Jimin ise gülerek telefonu Jungkook kucağına fırlatmış kafası da kucağına düşmüştü. Tanrım yardım et! .Jimin şuan tepiniyordu resmen kafası ise Jungkook karnında dolaşıyordu resmen. YA karnımda uçuşan ne kelebek değil de bir civciv mi?. Jungkook ise Jimin'e dalmıştı kendilerine seslenen ikiliyi de duymuyordu ''lan! Deminden beri size sesleniyoruz ses tellerimi geri verin bana doğrarım sizi!''
Jimin duyduğu sesle donup kalmıştı önce tavana sonra ise Jungkook'la göz göze gelmişti. BENİM NE İŞİM VAR JUNGKOOK'UN ÜSTÜNDE!. Jungkook ise telefonu almak için eğilmeye başladı. AH HAYIR!. Gözünü kırpmaya başlamıştı. AH HADİ AMA JİMİN!. Biraz yaklaşınca Jimin kafasını çevirdi yana. UTANDI İMDATT!. Jungkook elini geçirmiş telefonu almak için ama alamamıştı. Jimin rahat gibi duruyordu o yüzden oynatmak istemedi fakat Jungkook biraz kaldırıp telefonu almıştı
''sonunda yani!'' ''onu bunu bırak ta siz ne iş'' demiş kaş göz işreti yapmıştı. Jin ve Taehyung birbirlerine baktığında hayla aynı pozisyonda olduğu gördüler ''ayrılsana hayvan!'' diye çırladı. Jin Taehyung ise gözünü kırpıp kulağını tutarak ayrılmıştı. Jimin konuşmaları hiç duymuyordu kafasını yana düşünce gözlerini kapatmıştı ve o ara uykuya dalmıştı ve Jungkook'un haberi yoktu ''siz yakın değildiniz nasıl oldu da buluştunuz'' Taehyung telefonu eline aldı ''sanane Jungkook niye hesap soruyorsun'' Jin Taehyung kafasına vurup telefonu aldı. Taehyung ise kafasını okşadı
