Parça

109 14 8
                                    

Pastanenin kapanmasına az bir süre kala son toparlamaları yapıyordum.
Bugün bir müşterinin doğum günü kutlaması olduğundan çok fazla iş çıkmıştı.Sildiğim masaların tekrardan bir üzerinden geçerken,telefonum da cebimde titriyordu.Ona bakmayacak kadar meşguldum.Beni kim arardı ki? Ethan ya da diğer grup üyelerinden başka tabi.

Kapı açılma sesini duyduğumda kim olduğuna bakmadan"Kapatıyorum." dedim.ayak seslerinin yaklaşmaya başlamasıyla onun sesini duymam
bir oldu.

"Bana da ayıracak vaktin var mı?"

Beklemediğimi söylemeliyim.Gözleri beni baştan aşağı süzüp gözlerimde durmuştu.Keskin bakışları yutkunma hissi oluştururken,o keskin bakışına karşın alaycı gülümsemesi tezatlık oluşturuyordu.Ne yapacağını tam olarak kestiremiyorum.

Eli,elimdeki beze uzanıp fırlatırcasına
masaya attı.Saçlarımı sağ boynumda toplayıp,sol boynuma sıcak nefesini üflerken"Ben yanındayken benden başka şeylerle meşgul olma hakkını sana kimse vermedi." dedi.Ondan uzaklaşmaya çalıştığımda kollarını belime doladı.Pastanedeyiz ve o kollarını belime doluyor.

"Çalışıyorum Ethan.Lütfen." dedim kaslı kollarından kurtulmaya çalışıp. Bunwı dememle bir kahkaha patlattı.

"Çalışıyormuş. Sana o işi kim buldu?"

Histerik bir kahkaha atmak istedim.
Gerçekten istedim ana yapamadım.
Bu acınacak halime gülmek olurdu.
Sözleri aşağı çekerken,bir kez daha
bu koca dünyada beni düşünenlerin olmadığını hatırlatıyordu.

"İşini bırak gel,çabuk olmalısın."

"Neden? Bir sorun mu var?"

Havaya kalkan elini bir süre spnra saçlarımda hissetmiştim.Pastanede olmasaydık,vuracaktı.Biliyordum.
Ona ve onun dengesiz ruh hallerine
alışmıştım artık.Eskisi gibi güçsüz değildim.

"Sana ne deniliyorsa onu yap." dedi sinirlerini yatıştırmak istercesine, sakin bir sesle

Ofladım.Tezgahın üzerindeki çöpleri çöpe atarken bana bir uyarıda daha bulunmuştu.Sıkıntılı bir nefes verip "Tamam çabuk olacağım." dedim.

Montumu giyip çıkışa ilerlemiştim ki kapının önünde arabasını görmemle donup kaldım.Pastane evime uzak değildi.Genelde o veya diğer üyeler evime gelirlerdi.

"Ne duruyorsun binsene." dedi kabaca

Onu sinirlendirmek istemediğimden dediğini yaptım.Sinirlenirse iyi şeyler olmuyordu.Ona güvenmediğimden içimde bir huzursuzluk oluşmuştu.

"Beni nereye götürüyorsun?"

"Gidince görürsün.Çeneni kapa."

Sorularımın yanıtsız kalması sinirimi bozuyordu.Usulca gözümden bir yaş aktı.Görmemesi için kafamı çevirip, dışarıyı izliyormuşum gibi yaptım.
Zaten benimle ilgilenmiyordu,gözü yoldaydı.

Arabanın tanıdık yollardan geçtiğini görünce nedensizce rahatlamıştım. Grupla buluşup toplantı yapacaktık. Bu sefer burada olması önemli bir mesele olduğunun kanıtı gibiydi.
Yine gelmiştim herşeyin başladığı yere.

Tedirgindim.Araba durduğunda elini, elimin üstüne koyup,yavaşça okşadı.
Bugün ne olmuştu? Bana normalin aksine kibar davranıyordu.

"Buraya grubun bir parçası olmak için geldin."

Grubun parçası?

Bugüne kadar grubun parçası değil miydim?

Aklıma gelen anıyla neyi kastettiğini anlamıştım.

Flashback:

Anlaşmanın maddelerini tekrardan okumanın,karar vermeme yardımcı olacağını düşünmüştüm.Bunun ne
kadar salakça olduğunun sonradan farkına varmıştım.Bir yanım şimdiki
durumundan ne kadar kötü olabilir derken diğer yanım,görev derken ne kastettiklerini düşünüyordu.

Bacak bacak üzerine atmış,derin bir nefes veren kadının sıkıldığı belliydi.
Daha kimseyi tanımamama rağmen, onun hakkındaki ilk izlenimlerin iyi değildi.

"Daha ne kadar bekleyeceğiz?"

Gruba katılma şansı veren Ethan sert bir sesle"Doğru bir karar vermesi için düşünmesi gerek Amanda,şimdi kapa çeneni." dediğinde gözlerinden geçen sinir,eğer anlaşmayı imzalarsam bana yapacaklarını şimdiden düşünüyor gibiydi.

Tamamiyle özgür olma şansım yoktu.
Verdikleriyle yetinmek zorundaydım.
Sırf temiz havayı içime çekmek için bile bu anlaşmayı imzalayabilirdim ama önce merak ettiğim soruyu soracaktım.

"Görev derken ne demek istiyosunuz?

"İlk başta küçük şeyler oyunculuğunu sınayacağız,gerekirse takip edeceksin.
1 yıl süre dolunca ilk gerçek görevin verilecek .Artık grubun bir parçası haline geleceksin."

Şimdi

Tıkanıp kalmıştım.Ne ileri gidebiliyor,
ne de geçmişimden kaçabiliyordum.
Ne yapacağımı bilmemenin yanında, başarabilir miyim endişesi de vardı.
"Bu zaman hiç mi gelmeyecekti?"diye hatırlattım kendime.Ethan belimden kavramasa,titreyen bacaklarım daha fazla taşımıyabilirdi."Hadi. dedi ilk defa yumuşak davranıp.

Amanda diğerlerinden bir adım öne çıkıp bana elini uzattı.Bir ona,bir de bana uzattığı eline baktım.Ethan'ın dürtüklemesiyle kendime gelmiştim. Elini sıkarken sahte gülümsemesiyle
"Grubun parçası olmaya hoşgeldin'" dedi.Zoraki gülümsedim.Konuşmak istedim ama sanki ağzım mıhlanmış, açılmıyordu.

"Anlaşmada değişiklik olacak mı?"

"Hayır."

Bu sefer cevap Ethandan geldi.Elime bir dosya tutuşturdu."Bu ilk görevin." Resimde gördüğün çocuğu kendine aşık edeceksin."




AnlaşmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin